beta laktam

• penisilin, sefalosporin gibi antibiyotiklerin yapılarında bulunan halka. bu halkayı bulunduran antibiyotikler de beta laktam grubu antibiyotikleri olarak adlandırılır zaten.
  bakterilere karşı son derece acımasız olup hücre duvarı sentezlerini engelleyerek yerle bir eder. bunu da transpeptidazları inaktive ederek başarır. transpeptidaz hücre duvarının en mühim elemanlarından olan peptidoglycanlerin cross link yapmasını sağladığı için al başına belayıdır. hücre duvarı sentezi yapamayan bakteri napsındır, kös kös otursundur, şurdan şuraya bölünemez, onca gen boşa gitti. kabuğu kırılmış yumurta gibi oraya buraya dağılır zira yavrular, helak olurlar. hikayesini okuyunca hep iyi ki bakteri, hele de gram pozitif bakteri değilim yarebbim derim şükrederim. zaten epi topu ne kadar zavallının. merak etmeyin bölünemeyen o bakteriyi bizim müthiş tatlı savunma hücrelerimiz tuttuğu gibi midesine indirir.
  
  gelin görün ki bakteri bir zaman sonra akıllanır. biz böyle saf saf elimize geçirdiğimiz antibiyotiği ağzımıza attığımız için yıllardır, bakteri de gidip bakkaldan beta laktamaz enzimlerini alıp karnına doldurmuştur. intikam sırası ondadır. sen verirsin beta laktamı antibiyotik adı altında, o da enzimiyle halkayı bir güzel kırar parça pinçik eder. kıs kıs da güler, sen daha annenin karnını bırak maymun bile değilken ben dünyanın dört bir yanında fink atıyordum bebeğim der. insanoğlu durur mu, son hamleyi o yapacak tabii ki, kuş kadar bakteriye yenildi dedirtmeyiz kendimize. hemen çalışır çabalar beta laktamaz inhibitörünü yapıveririz. dişe diş kana kan, sen kimsin benim beta laktam halkamı kırıyorsun ibiş bakteri. bulduğum bu intibitör senin önce enzimini kulaklarından tavana asar, sonra da transpeptidazlarını ayaklarının altında eze eze salça kıvamına getirir. kolaysa yap hadi hücre duvarını. hahayt kaldın mı yine bir başına, yürüyün koçlarım şu zavallıyı yiyin de gelin.
  
  malesef ki savaş bitmedi, amma inatmışsın yavrum sen ya. tabii biz yine bonibon niyetine yuttuğumuz için antibiyotikleri bakteri gider bu kez içinde dekorasyon değişikliği yapar. bizim bu beta laktamcığımızın bağlandığı proteini sen at çöpe, al yeni bir koltuk. oldu mu ya şimdi, halkamız tutunacak yer bulamaz, hayır bir tutsa o bakterinin kafasını gözünü yine patlatacak ama uyanık bakteri tutunacak yer bırakmıyor. hiç tasvip etmediğim bir dövüş şekli ancak takdir de etmedik değil, yiğidi öldür hakkını yeme. sonuç olarak bu anasının gözü bakterilere bizim masum, iyi kalpli antibiyotiklerimiz çalışmıyor artık. her hasta olduğunda kafasına göre antibiyotik kullanan o müthiş insanları bakterileri özgürlüklerine kavuşturdukları için tebrik ediyorum. aferin yavrum, otur, sıfır.