benim dünyam (film)

• an itibariyle haberdar olup, "oleeey uğur yücel" diye sevinirken beren saat denen "ünlü"nün baş rolde olduğunu görüp dumura uğradığım film.
  
  allah aşkına bu adamlar niye böyle şeyler yapıyor? sen yanına ayça bingöl 'ü almışsın, sırf isim için kendisini oyuncu sanan magazin maymunlarına ihtiyacın mı var ? uğur yücel'sin sen ! yazı-tura 'yı çektin. onca hayranına işkence çektirmek neden ?
• haberlerden aldığım kısıtlı bilgiye göre efsane black filminin yerli versiyonu gibi duran uğur yücel projesi.
  
  orjinalinin kalitesine ne kadar yaklaşabilecek bakalım.
• uğur yücel'in yönetmenliğinde, başrollerinde uğur yücel, beren saat ve ayça bingöl'ün yer aldığı ekim ayında çıkacak olan film.
  
  fragman
  facebook
  twitter
• hollywood'dan sonra bolluwood'u da taklit etmeyi başarabildiğimiz yeni bir türk filmi.
  böyle filmlere baktıkça yılmaz güney'i arar oluyorum.
• black filminin direkt kopyasıdır. kostümlere, mekanlara ve hatta tiplere kadar.
  
  oyunculuğun da direkt taklit olması, en azından beren saat açısından çok iyi olmuş; rani mukherji'den daha iyi oynama ihtimali yoktu çünkü.
• "izlenecekler" listemde yerini almis filmdir.
  yok kopyaymis, yok uyarlamaymis, mesele o degil. (ramiz dayiya baglayacagim biraz) mesele insanda biraktigi etkidir, ilgidir.
  fragmani beni çok etkiledi, ilgimi çekti.
  ayrica beren saat de fragmana bakarsak çok iyi bir oyunculuk sergilemis görünüyor, tabi son not filmin tamami izlendiginde verilir ama gerçekten çok iyi görünüyor.
  uğur yücelhakkinda da bir iki sey yazmadan geçmemek gerek... iyi oyuncu, iyi yönetmen, iyi senarist, iyi besteci... say say bitmez... yani kisacasi bu filmi izlemek için bir sebep dahadir "uğur yücel" ismi
• fragmanı güzele benziyor. beren'de güzel oynamış lakin bana çok inandırıcı gelmedi...
  
  yani fragmanı izlediğimde keşke beren yerine daha tanınmamış birisi olsaydı hatta hiç tanınmamış bir yüz olsaydı dedim.
  
  filmdeki kız sağır ve dilsiz. şimdi daha 2 gün önce intikam dizisinde şakır şakır konuşan, duyan beren'i görüp de 2 gün sonra sinemaya bu filmi izlemeye gidersem eğer kendimi ne kadar hikayeye kaptırmaya çalışsam da bana inandırıcı gelmez.
  
  o yüzden gitmeyi pek düşünmüyorum açıkçası.
• black filminin kopyası değil, uyarlamasıdır. bu da gizlenmiş bir durum değildir, film ile ilgili çıkan ilk haberlerde black filminden uyarlama olduğu bilgisine yer verilmiştir. "bir kere özgün bir eleştiri yapın beee".
• işsizliğin dik alası film.üretememenin bu kadarı.
• black filmini izlememiş olanların "kopyası olmuş" diyenlere "uyarlama o kopya değil" diye kızdığı film. kitapları bıraktık şimdi de yabancı filmleri uyarlamaya başladık. kitaptan diziye ya da filme uyarlamayı, filmden diziye ya da diziden diziye uyarlamayı anlayabilirim ama filmden filme uyarlamaya, üstelik kostümleriyle, mekanlarıyla, karakterleriyle, çekim açılarıyla bile aynı işi yapmaya neden ihtiyaç duyulur, işte onu anlayamam. bu filmi orijinaline altyazı ekleyerek tüm dünyaya izletebilirlerdi zaten. black filmini izlemek, kör sağır ve dilsiz bir insanın hayatta sağladığı başarı hikayesine şahit olmak isteyenler için internette bu film zaten mevcut. televizyonda dublajlı haline rastlamadım; ama yapılamayacak şey değil. para için bunca işe kalkışmak yerine, türkçe dublaj yapıp televizyonda yayınlatmak daha mantıklı olmaz mıydı? zaten özgün konulu filmlerin sayısı gittikçe azalıyor, şimdi bir de aynı filmleri başka ülkelere defalarca "remake" etmekle elimize ne geçecek? sinema ve televizyon sektörünün gittiği yol, gerçekten yol değil. bu uyarlama çılgınlığına "dur" demediğimiz müddetçe, birbirinin kopyası işler, bin kere izlediğimiz hikayeler, klasikleşmiş karakterler seyretmeye mahkumuz. ne güzel, elinde parası olanlar, senaryoya ihtiyaç duymadan oradan buradan esinlendiği(!) ya da uyarladığı(!) senaryolarla film çeksin, sektör birkaç adamın parmağında dönsün, yeni insanlar, yeni kalemler, özgün işler hiç göremeyelim. bu sadece bir başlangıç. eğer bu film sinemada büyük bir gişe başarısı elde ederse -ki bence eder-, hollywood'da ve bollywood'da başarı elde etmiş tüm filmlerin yavaş yavaş taklit edilmesine(!) hazır olalım.
  
  bunu yapanlardan çok, yapılmasına izin ve prim veren seyirci konumundaki insanlara üzülüyorum. yazık.