• sosyal etkileşim esnasında karşımızdaki kişilerin beden dili, jest ve mimiklerini, aksanını, ses tonunu, hatta nefes alma temposunu, konuşma tarzını farkında olmadan aynen tekrarlamak anlamına gelir. en belirgin örneği ise, yanınızdaki biri kısık sesle konuştuğu zaman sizin de hemen aynı moda girip kısık sesle konuşmanızdır.

    aynı zamanda nlp eğitimlerinde üzerinde yoğunlaşılan bir konudur. şöyle ki;
    "eğer karşımızdaki kişiye benzer bir ses tonu ve ritmiyle konuşursak bu mutlaka ilişkilerimizi güçlendirecektir. daha sonra duruş şekli, bakışlar ve mimikler aynalanabilir. bu daha çok birebir konuşmalarda arkadaşlarımızla ilişkilerimizi güçlendirmek için kullanabileceğimiz bir yöntemdir."

    (bkz: ayna nöronları)
  • çocuklar üzerinden örnek verecek olursak…aynalama ile çocuğununuzun o sıradaki duygusunu ona yansıtıyorsunuz, ona ne olduğunu söylüyor…. ve sonra susuyorsunuz.

    mesela kreşten gelmiş ve bir arkadaşına kızgın. 'şu anda ayşe’ye kızgınsın, çok öfkelisin' dediğinizi düşünün.
    ya da dışarıda yağmur yağıyor, şimşek çaktı ve gök gürledi, miniğin içi hopladı ya “ şimşek çaktı,gök gürledi ve sen korktun.' dediğinizi hayal edin ..heh işte o zaman böyle aynalama ile yaptığınız sadece kısa bir şekilde duygusunu söyleyip, susmak oluyor... bunun üzerine yapılacak daha fazla yorumlar, açıklamalar, uzatmalar, derleyip toplamalar yok anlayacağınız. ama en önemlisi şu ki aslında “'kızacak bir şey yok'lar”, 'ağlayacak ne varlar”, “gök gürledi sadece korkacak bir şey yok'lar” yok. çünkü bunlar aslında 'sizin duygunuz, oluyor 'çocuğunuzun yaşadığı' değil…ve o minik için önemli olan siz değilsiniz, önemli olan kendis ve kendisinin ne yaşadığını bilmesi… bunu da ancak sizin aynalamanız ile görebiliyor, eğer şanslı ise…

    yani anne baba olarak belki de onun geleceğinin çimentosu olacak şey çocuğunuza korkmamayı, ağlamamayı, öfkelenmemeyi öğretmek değil, ne yaşadığını, ne hissettiğini gösterebilmek. ..yani onun kendi duygusunu isimlendirerek, onu kendi duygularıyla tanıştırmak….yani, şimşekten ödü kopmuş bir çocuğa, 'korkacak bir şey yok, o şimşek işte doğal bir şey' demeden önce bir düşünmek lazım….eğer 'korkacak bir şey yok, derseniz, çocuk kendi yaşadığı duyguyu ketleyecektir.. gerçekte korkmuş olmasına rağmen, korkmaması gerektiğini düşünecek, az bi zaman sonra ya da yetişkin olduğunda bile annesi babası üzülmesin, kızmasın, hayal kırıklığına uğramasın diye hayal kırıklıklarını saklayan, üzüntülerini gömen, korkularını bastıran birisi olup çıkacaktır… ileride bir gün de bir terapist koltuğunda “ne hissettiğimi bilemiyorum, ne istediğimi bilemiyorum, kim olduğumu bilemiyorum” diyecektir. ..çünkü kimse duygularına değer vermemiş, aynalamamış, ona tanıtmamıştır..

    bugünden tezi yok şunu hatırlamalıyız ki. duygu neyse odur, ne yaşadıysak ve ne hissettiysek odur. .. ve hiç bir zaman '–mış gibi' yaşanmaz..ondan sebep lütfen çocuklarınızın duygularını onlara aynalamayı ihmal etmeyin… bir çocuğun bugün aynalanmayan duygusu yarın onun arka bahçesinde gömülü olarak kalacak, dip kazısı ile çıkarılmaya çalışılacaktır..tabi o kadar şanslı ise
  • (bkz: bilimsel trip)
  • psikolojide kullanılan bir teknik sanırım. çocuklarla iletişim kurarken ebeveynlere tavsiye ediliyor. mesela çocuğunuz ağlıyor, oturup işte "istediğin oyuncağı almadık bu seni kızdırdı değil mi canım" gibisinden bir şeyler söylüyorsunuz. onun duygularını kelimelere dökmüş oluyorsunuz. bunu yetişkinlere uygulayanlar var mesela. arada karşıma çıkıyor böyle insanlar. iyi niyetlerinin farkındayım. ancak feci şekilde sinirleniyorum. gerizekalı mısın kardeşim, neden söylediğimi tekrar ediyorsun diyesim geliyor. çünkü yetişkin şahıs zaten dökmüş duyguları kelimelere ve bu kelimelerle sana soruyor. karşında cevap vermek yerine sorduğun şeyi tekrar eden bir kişi görmek insanın asabını bozuyor. amaç yetişkin insanı sinirlendirip öfkesini attırmaksa, yöntem doğru. yoksa bilemiyorum bir gözden geçirin derim. belki klinik dışındayken insanlara teknik meknik uygulamasanız daha hayırlı olur, hele de psikolog değilseniz.
  • neredeyse tüm cad programlarının sahip olduğu özelliktir.

    işlemi gerçekleştirmek için teknik olarak ayna ekseni çizmek gerekir. ayna çizildikten sonra aynalanmak istenen obje seçilip işlem gerçekleştirilir. iki boyutta kısa yol olarak görülen işlem üç boyuta geçildiğinde hayat kurtarıcı olabilmektedir.
  • attechment parenting sayesinde tanıştığım kavram.bebeğimi gerçekten sakinleştirdiğini gözlemliyorum.
  • sosyal etkileşim esnasında karşımızdaki kişilerin beden dili, jest ve mimiklerini, aksanını, ses tonunu, hatta nefes alma temposunu, konuşma tarzını farkında olmadan aynen tekrarlamak anlamına gelir.
  • çoğu zaman hayvanlarda da işe yarayan tekniktir. daha iyi arkadaş olursunuz.
  • limbik senkronizasyon.
hesabın var mı? giriş yap