• (bkz: ayhan akman)
  • (bkz: ayhan ışık)
  • memduh şevket esendal'ın 1942'de yayımlanmış bir öyküsü. hafiften sonradan görme ve batı özentisi ilkokul öğrencisi bir kızla ayhan adlı, dönemin orta sınıfına mensup mütevazı kız arkadaşı arasındaki diyalogdan oluşan, kısa ve sevimli bir öykü.

    ve biraz da

    (bkz: süreyya ayhan)
    (bkz: ayhan şahenk)
    (bkz: ece ayhan)
    (bkz: orhan ayhan)
  • apaçi olanı için:
    (bkz: apaçi ayhan)
  • bir çamaşır suyu markası.
  • eski yazımıyla ay han, ay hakimi, ay gibi güzel yüzlü hakan anlamına gelen bir erkek ismi. oğuzların ışık'tan doğma üç oğlundan biridir ki bunlar bozokları (sağ kol) oluşturur. ay­han'ın dört oğlu da 24 oğuz boyunun dördünü oluşturur.

    aytül ismi ile iyi bir ikili oluşturur. erkek çocuklarına bu dört oğuz boyu olan yazır, döger, todurga ve yaparlı adları önerilir.
  • başka bir iş yaparken açık olan televizyonda süregelen maçta spiker ayhan dedikçe my hump anlayıp kendi kendime eğlendiğim ve bu isimli bi arkadaşım olsa da dalga geçsem azıcık diye düşündüğüm isim.
  • ankara balgatta "normal olan" annesi ve liseye giden kız kardeşi ile kalır. abisi ise evlendiği için seyrek gelir evlerine. 30 yaşını geçmiştir. istisnasız her gün ister ağustosun en sıcak günü ister kışın en soğuk günü olsun o evden dışarı çıkar. bazen gece 2'de bazen sabah 6'da ama kesinlikle sokağa çıkar. hiç değişmeyen ise ayhan'ın hattıdır. sanki bir ego otobüsü veyahut bir semt dolmuşuymuşcasına hep aynı yoldan yürür. ziyabey caddesinden geçer, konya yoluna çıkıp anap genel merkezi, dışişleri bakanlığı ve sayıştay'ı geçerek tekrar ziyabey caddesine gelir. ne zaman başlamıştır yürümeye kimse bilmez.

    bahsettiğim güzergahta görürseniz hemen tanıyacaksınızdır ayhanı. vurdukça sallanan ve hiç durmayan tombul göbekli bir oyuncak gibidir vücut şekli. koca göbeğine ek olarak kalın ve birleşmiş kaşlarını, kuvvetle muhtemel doğduğundan beri traş edilmemiş burun kıllarını ve yollarda yürürken geçirdiği trafik kazalarından ötürü topallayan sağ bacağını söyleyebiliriz. bir otobüs durağında oturmuş etrafa mal mal bakarken veya sayıştayın önünde uzanmış krallar gibi yatarken görürseniz eğer hiç çekinmeyin sorun "ne yapıyon lan ayhan" diye o da hiç çekinmeden cevap verecektir duymayanlar için çok boğuk olan sesiyle "iyiyim lan sen ne yapıyon" veya "iş yok iş" veya da "turgut özal ölmüş kaymakamdan duydum" şeklinde.

    bazı insanlar vardır ki biz ne kadar fark etmesek de ne kadar kabul etmesek de hayatımızda yer kapsarlar. kimisi yazdığı kitaplarla, kimisi yaptığı şarkılarla, kimisi girdiği entrylerle. ayhan soy adını kimsenin bilmediği umursamadığı bir delidir evet akıl yönünden 5 yaşındaki bir çocuktan farksızdır. çıkar dersen çıkarır şeyini, sıkışınca bir elektrik direğine işeyebilir. ama onu 1,5 senedir tanıyorum haftada 2-3 defa denk geliyorum. çayını da içiriyorum elbet. hayatımda ufak da olsa yer eden bu şahsiyet için bir entry fazla değildir bence.
hesabın var mı? giriş yap