arda türkmen

• roka cateringin ve 11leblonun sahibi, produksiyon dunyasinin baş karin doyurucusu, guler yuzlu, neseli insan.
• koyu galatasaraylidir kendisi.
• (bkz: arda'nın mutfağı)
• istanbul bilgi üniversitesi mezunu yemek üstadı
• arkamdan iş arkadaşıma "herkes ona layık olanı yaşar " diyerek dedikodumu yapmış..bu gereksiz açıklamayla kalbimi kırmış insan.
• arda'nın mutfağı'nı izlerken kendisine şu nedenlerle tahammül edemediğim insan:
  
  öncelikle sürekli olarak kullandığı "...yapıyor olmak" kalıbı türkçede kendisi kadar sık kullanıldığında rahatsız edici oluyor. "buharda pişiriyor olacağım", "lezzetli bir çeşni katmaya çalışıyor olacağım" gibi kalıpları iki cümlesinden birinde duyuyoruz.
  
  ikinci olarak da hijyen problemi olduğunu görüyorum. çıplak eliyle köfteyi yoğururken kolundaki saat de elleri kadar köfteye bulandı. elini ne kadar temiz tutsan da saatin hijyenik durumunu düşünmek bile istemiyorum. akabinde her şeyin içine soktuğu elleriyle gelen konuklarını karşılayıp onlarla tokalaşması... bambaşkaymışsın.
• kaba ve kendisi ile konuşulduğunda celebrity moduna giren bir insan. sahibi olduğu yerde müşterinin tartaklanmasına, neredeyse bir bayana el kaldırma aşamasına kadar varan terbiyesiz ve kaba personeline ses çıkarmayan biri. üstelik kendisini nasıl pohpohladılarsa artık, kendisiyle normal bir şekilde konuşan birini bile kendisine asılıyor zannediyor. aklınca alaycı tavırlar sergilerken aslında karşısındaki tarafından kafaya alındığının farkına varması gerek.
• buranın sıkı takipçisi kendisi. adalet duygusu çok gelişmiş bir insan, başkasının yaptığı şey için, hiçbir ilgisi olmayan kardeşini aratıp husursuz edecek derecede adalet duygusu gelişmiş hem de. dakika tutuyorum, bu entryden sonra neler olacak bakalım. ah bir de küfür ettiğimi söylemiş kendisi. ama tdk küfürün tanımını şöyle yapmış:
  
  1- sövme, sövmek için kullanılan söz, sövgü.
  2- tanrı'nın varlığı ve birliği gibi dinin temellerinden sayılan inançları inkar etme ve bu yoldan söylenen söz.
  3- olumlu işleri gösterme, varlıkları inkar etme.
  
  yani ortada küfür tanımına giren bir şey yok. ama celebritylerimizde tanrı kompleksi olduğu için madde 2'den dolayı üzülmüş, alınmış olabilir. gerçekten çok haklı işte bu konuda, celebritylere laf söylenmez çünkü. sonra sabahın erken saatlerinde kendisine yaranmak isteyen yancısına, olayla ilgisi olmayan birini aratıp adaleti yerine getirmeye çalışabilirler. çünkü her zaman onlar haklıdır. ayrıca böyle yaparak, korkup bu entryleri sileceğimi sanıyorsa çok yanılıyor. ben kimseye küfür etmedim, telefonla aranılıp 'arda bey çok kızacak.' denilmesi tehdite giriyor ama, bir hukuk fakültesi öğrencisi olarak bunu bilecek bilgideyim. daha önceki entrymi de silecektim ama kardeşimi arayıp, husursuz ettikleri için bu entryleri asla silmeyeceğim. eğer küfür ve hakaret ettiğimi düşünüyorsa tck 125'den dava açabilir kendisi. bu kadar da yardımseverim işte, maddeyi bile söylüyorum. mesela ben tehdit unsuru içeren bir durumda kalsam tck 106'dan dava açarım. misal yani. kardeşimin aranması da başlı başına bir olay. 24 yaşındaki bir insanın kardeşi, annesi, ya da babası aranmaz. hareketlerinden kendin sorumlu olduğun bir yaştır 24. neyse bu konuyu daha fazla deşmeyeceğim, tabi yeni bir telefon gelmezse.
• çapsız lafını kendisine iade ettiğim, küfüre karşı insan. küfüre karşı derken, ona karşı edilenine karşı anladığımız kadarıyla, başkasına çapsız demek küfür olmuyor öyle ya. komik.
• kendisinin telefon aratmaları devam ediyor, şimdi de arkadaşım aranmış ama beni aramıyorlar her ne hikmetse. her telefon açıldığında bir enrty daha yazacağım buraya.