• herodotos'un historiai'de* andığı 26. sülaleden mısır kralı/firavunu. iö 565 - 525 arasında hüküm sürmüş. mısır'ı yunan ticaretine açan ve zenginleştiren firavun. hukuk ve ekonomiye mal beyanı ilkesi ve yasasını koymuştur. her yıl mal beyanı zorunluymuş; geçim kaynaklarının haklı ve doğru olduğunu kanıtlayamayan mısırlının kafası gidiyormuş.

    polykrates'le de kısa bir senaryo tadında karşılıklı bir öyküleri vardır. kader, zekat, dostun yükselişinden ürkü, kıskançlık gibi temalar eşliğinde.
  • keyif adamıdır. herodotos'un aktardığına göre sabah pazar yeri dolana kadar önüne getirilen işlere bakar, sonrasındaysa bir sofra kurdurup arkadaşlarıyla şarap eşliğinde alem yaparmış. onun bu durumunu görüp bir krala layık hareket etmesini isteyen mısırlılara ise bir okçunun yayını sadece ok atacağı zaman kurduğunu, yayın sürekli kurulu kalırsa kısa zamanda kırılacağını söylemiş. aynı bu okçu gibi insanların da gerektiği zaman gevşemesini, fazla ciddiyetin zamanla insanı delirteceğini söyleyip bundan dolayı kendisinin de zaman zaman eğlenip zaman zaman ciddileştiği bahanesini uydurmuş. belki de huzuruna gelenlere sövüp göndermiştir, kim bilebilir?

    aynı zamanda sıradan bir aileden gelen ve gençliğinde çok da dikkat çekmeyen bir adam olan amasis'in çok sevdiği altın bir leğeni varmış. evine gelen misafirler bu leğende ayaklarını yıkarmış. başa geçip de kendini çok kısa sürede sevdirdikten sonra bu altın leğeni eritip bir tanrı heykeli yaptırtmış ve bu heykeli de şehrin göbeğine koydurmuş. ahaliyi heykelin başına toplayıp, leğene insanların kustuğunu, işediğini, içinde ayaklarını yıkadığını, oysa aynı leğenden yapılmış heykelin önünde insanların yerlere kapandığını anlatıp kendi hayatını da buna benzetmiş. gençliğinde sıradan bir insanken şimdi kral olmuş.
hesabın var mı? giriş yap