• interpol'ün yeni albümünden (bkz: el pintor) hoşuma giden ilk parça.

    dandik glasgow videosundan duyduğum kadarıyla sözleri şöyle

    not: anlayamadığım/uyduramadığım yerlere `.......` yazdım.

    ......
    he said.....
    .......my ....... lover
    my eighteenth summer

    she said you don't read minds
    be patient you won't ...... me shaking
    me shaking
    i keep find
    baby have the time x2
    it's all the rage back home x2

    she said love can hold the .......
    my head ....... the feeling

    she said you gonna remind
    be ........ we gonna see my face .......
    my painful life

    i ....... you don't need ........
    no way
    just say you love me x2

    she said you don't read mind
    be patient you won't see me .......
    be mistaken
    i keep find
    baby have the time
    it's all the rage back home
    all the rage back home
    all the rage back home

    bakalım nasıl sallamasyon çıkacak.
  • klibinde paul banks'in basçı rolünde oynadığı yeni interpol single'ı.
  • kulağa gayet hoş gelen ve tınıları oldukça tanıdık olan, eylül 2014'te çıkacak el pintor'un ilk single'ı.
  • sözleri aşağıdaki gibi olan şarkı. puhaha ben neler duymuşum adam neler diyormuş.
    and she won't her love come home
    my head, it bows
    oh, the feeling
    and she won't hold me again
    ı made no sound
    oh, the beating
    then she swore love has never gone so easily
    then we went over again
    my head, it bows
    oh, the feeling
    she said you don't need time
    he'd say, we don't need your maid inside
    my faith won't lie
    he said you don't need time
    he'd say you wanna leave my lady lover
    my 18th summer of love
    she said you don't read minds
    be patient
    you won't leave me shaken
    leave me shaken
    ı keep falling
    maybe half the time
    maybe half the time
    ı keep falling
    maybe half the time
    maybe half the time
    ıt's all the rage back home
    ıt's all the rage back home
    and she said love come over
    my head, it bows
    oh, the feeling
    she said you oughta read
    you're gonna see my face in lights
    my faith don't lie
    my sweet you don't need time
    just come away
    just say you love me
    just say you love me
    she said you don't read minds
    so be patient
    you won't leave me shaken
    you have been mistaken
    ı keep falling
    maybe half the time
    maybe half the time
    ı keep falling
    maybe half the time
    maybe half the time
    ıt's all the rage back home
    ıt's all the rage back home
    all the rage back home
    all the rage back home
    ı keep falling
    maybe half the time
    maybe half the time
    ıt's all the rage back home
    all the rage back home
    all the rage back home
    falling
    maybe half the time
    maybe half the time
    ıt's all the rage back home
    all the rage back home
    all the rage back home
    all the rage back home
  • 2010'daki "interpol" faciasından sonra bu şarkı, öyle sanıyorum ki, cümle interpol dinleyicilerine "sıcak kumlardan serin sulara atlamak" hissi yaşatıyor.

    misal ben: single'ın yayınlandığı 9 temmuz gününden bu yana, "all the rage back home"dan başka bir şey dinleyemez oldum. kafamı hoparlöre gömüp öylece kalakalmak istiyorum. o gitar tonu sinir sistemimle tümleşsin, kalbim şarkının davullarıyla kusursuz bir ahenk içinde atsın, ses tellerim «hey! hey! hey! hey!» deyip deyip dursun istiyorum.

    vallahi ne hissedeceğimi, ne duyumsayacağımı şaşırdım kaldım. mimiklerimi kontrol edemez bir haldeyim. otobüsteyim; şarkı kırk ikinci kez çalmaya başlıyor. girişte bir mutsuzluk basıyor, yüzüm düşüyor, aklım geçmiş güzel günlere gidiyor, hüznün sıcaklığı ile bedenim eriyor, koltuğa yayılmaya başlıyorum. derken, paul banks bey «she said you don't need time» diyor ve canlanıyor serçelerim. ben bir mavi tilki oluyorum, otobüs ise bir mavi at. yüzüm aydınlık bir gülümsemeyle renklenmeye başlıyor, koltukta doğruluyorum; kalp atışlarımı ve ayaklarımı davul ritmine, dudaklarımı sözlerin melodikliğine teslim ediyorum. sonra mavi at inmem gereken durağa varıyor, yapboz yere düşüyor ve tüm büyü bozuluyor.

    single'ın kapağı da bir başka harika. içinde el olur, hem de kırmızı ile filtrelenmiş bir el olur da kötü olabilir mi hiç?

    hiç!
  • guzel sarki lakin bana placebo sarkilarini andirdi?
    sound olarak degil de iste bilmiyorum song to say goodbye miydi ne ona benzettim.

    ayrica albumu de begenmedim sevgili paul!
  • insana soğuk sularda derinlerde boğuluyormuş ama aynı zamanda özgürleşiyormuş hissi veren, bambaşka bir interpol şarkısı. her dinlediğimde bu dünyaya ait olmaktan koparıyor. derinlere itiyor.
  • zincileri koparmalık şarkı.
  • sözlerinde geçen i keep falling kısmı şu sıralar benim için i keep rising olan, yaşam kalitemdeki (gerek madden, gerek manen) ivmeli yükselişin ve interpolün en güzel şarkısı.
hesabın var mı? giriş yap