• aktarma i$i.. (bkz: transfer)
  • ruhçözümlemenin bir alanı.
  • (bkz: transpozisyon)
  • bilinçsizce gerçekleşen; duygusal olarak tıkanıklık yaratan sorunları çözümlemek üzere geçmişe dönme arzusudur. tıpkı huzursuz ruhlar gibi, olayın gerçekleşmiş olduğu veya belki de tam istediğimiz şekilde gerçekleşememiş olduğu eve döneriz. fakat dadandığımız ev, eskiden oturduğumuz ev değil, şu anda yaşadığımız yerdir.

    kaynak: geçmiş şimdi olduğunda.
  • ruhbilimde kullanıldığı anlamıyla ingilizcesi için (bkz: transference)
  • ingilizcesi transferans olan kelime. erken çocukluk döneminde anne, baba ve diğer kişilere karşı tutum, davranış, istek ve duyguların psikanalitik tedavi sırasında hekim üzerine dış yansıtımı. olumlu ya da olumsuz olarak ikiye ayrılır. freud, dostluk, sempati, güven ve benzeri duyguların aktarımını genetik olarak cinselliğe bağlar.
  • (bkz: take it easy)
  • psikanalizde; sürecin ve sonuçların istendik biçimde derinlemesine vuku bulabilmesinin teminatı olan unsur.
    bildiğin mal bir adam bile bir kişi için doğru aktarım kişisi olabilir. güven duygusu ya da tepkinin yönelebileceği nefrete müsaitlik meylinin olması, özdeşimin önünü açar.
    hastanın bilinçaltı kapısının maymuncuğu bile denebilir kendisine.
  • "biz sizden hiçbir şey öğrenmedik. yalnız, o ana kadar orada bulunmayan ruhumuz, benliğimize girmiş oldu."
    j. michelet'nin college de france'daki dersleri son bulduğunda oradaki dinleyicilerinden birisi bunu söylemiş. her türlü öğretimin temel ilkesi olması gereken bir şey var burada; ruhu aktarmak, üzerine konuşulanın, oradan hareketle yola çıkılanın ruhunu aktarabilmek.
    şikayet edilen, derslere gitmekten vazgeçmeye yol açacak kadar şikayet edilen ve sonunda pes edilen o bilindik sözü üniversite öğrencisinin; "çok sıkıcı!", "ölü gibi".. sonrasında ise yazılı olan notları bir başkasından alıp dersi geçmek için onları okumanın yeterli olduğu yargısı; "notların fotokopisini alırım, "bir hafta çalışsam yeter"..

    ilk alıntıyla üniversite sistemi içerisinde sıkça karşılaşılan ikinci paragrafı karşılaştırmak aktarımda kopukluğun sayısız sonuçlarını düşünmek için bir çıkış noktası sağlayabilir; üniversitenin yarattığı hayal kırıklıklarıyla karşılaşan çoğunluğun mutsuzluğunun kökeninde, heyecanla başlayıp da "bir an önce mezun olsam"a varan tutku kayıplarında, yabancı bir dünyanın merak uyandırıcılığının giderek "öğrenci evi"ne kapanmaya varmasında.. "üniversitenin erdemsizlikleri"ne varan bu olumsuz dönüşümlerde eksik olan şey ruh aktarımı. bilgi ve ruh karşıtlaştığında üniversite kendini ilkinin sahibi olarak konumladığı her seferinde böyle olmaya da devam etmesi zorunlu.
  • şimdi sosyal- genel farkındalıkta beslediğim canavarın her yeni geleni 'yeni' bilerek algılaması için çalışmalara başladım.
    hikayesel hafızamı sadece yazarken kullanıcam hatta gerekirse hiç kullanmam. vazgeçemediğim bir alışkanlığım yok.
    değişmek, iyi olanın da elden gitmesi değil, kötü hissettirenin sevgiyle iyi olana katılıp, hali hazırdaki iyinin de gelişmesi demek.
    neden bundan yıllarca korktuğumu çok iyi biliyorum. başıma aynılarının gelmesinden deli gibi korkarken zihnim- algım yeniden yaşattı bana hepsini. doz o kadardan da sertti ama ben kaybetmedim bu kez kendimi. ve neden çektiğimi biliyorum yeniden, sorunlara dertlenip-güzellemeleri bırakıp soru- çözüm şeklini rutine bağlamak için döndü bu duygu.

    aktarım' lı hele benim için tavan yapmış bir eskinin gölgesindeki her ilişki bitmeye mahkum olacaktı. ve haklı çıkacaktı egom. "kimse beni sevmez" ..

    şimdi de haklı çıktı belki ama bunu düşünmemeye çalışıyorum. ben sevilmeme kodumun kilidini açıcak anahtarı buluyorum.
    bu belki sevdiğim adamı şimdi yanımda varetmiyor ama anımı ve yarınımı geçmişin batağından çıkarıyor.

    buna inanıyorum ve bu böyle.
hesabın var mı? giriş yap