• akseki de doğmuş, büyümüş, o topraktan beslenmiş insanlara verilen isim.
    bir de "40 yahudi 1 kayserili, 40 kayserili 1 aksekili" sözünün varlığını doğrulayan, çoğunlukla pratik zekaya sahip, dikkatle yaklaşılması gereken insanlardan sadece birisi.
  • en az kayserililer kadar ekonomi alanında uzmandırlar.. söyle bir hikaye de var bu konuda;

    aksekili iki kardeş kayseri'ye eşek satın almaya gitmiş
    aksekililerin uyanık olduğunu bilen kayserililer bunlara öyle bir oyun oynayalım ki kim daha akıllı öğrensinler demişler. memleketin en yaşlı eşeğini süslemişler püslemişler aksekili kardeşlere uçuk fiyata satmışlar. kayserililer aksekilileri kazıkladıkları için çok sevinmişler. aksekililer köylerine geri dönerken yolda yağmur bastırmış tabii eşeğin boyaları akmış, kardeşlerden biri
    "ulan verdiğimiz paralar sahte olmasaymış bu kayserililer bizi kazıklayacakmış"
  • kadir inanırın baş rolünü oynadığı, ahmet kayanında film müziklerini yaptığı "tatar ramazan" isimli filmde bir karakterin ismi...
  • kendilerine ait ticari dilleri vardır. dışarıdan bir insan onların ticaret hakkında konuştuğunu anlayamaz.
    sigaraya ali kavas derler mesela
  • bir yörenin coğrafi ve iklim şartlarının insan üzerinde ne gibi sosyo-ekonomik değişikliklere sebep olduğunu gösteren en önemli insanlardan biridir.
    akseki'de ne yazık ki çok fazla ekilir, biçilir toprak olmaması ve büyükbaş hayvancılığa da elverişli otlakların olmamasından ötürü insanlar mecburen ticarete atılmışlar ya da okumuşlardır. oysa yine antalya'nın bir başka ilçesi olan korkuteli'nde durum tamtersidir, yöre şartları oldukça elverişli olduğundan okuyan veya ticarete atılan insan sayısı sınırlı kalmıştır. bu yüzden aksekili oldukça ticaret adamı, bakan, bürokrat ve akademisyen çıkmıştır, üzüm festivali meşhurdur, üzümleri oldukça güzeldir, özellikle yöre üzümlerinden yapılan cevizli sucuğun tadını başka hiç bir şeyde kolay kolay bulamazsınız, istanbul'da ise hemen hemen bütün hırdavatçılar (yaklaşık %90 civarı) aksekili'dir.
  • bir örneği de 8 yaşında eşeğe binip izmir'e giden ve tablada kibrit vs. satarak başladığı ticarette yıllar sonra birçok garimenkul, iş hanı ve şirket sahibi olan dedemdir. ama ne acıdır ki bu kadar varlığı kendisinin hayatında neredeyse hiçbir şeyi değiştirmemiştir. 80 yaşında hala pazarda saatlerce dolanıp en ucuz kirazı bulmaya çalışır, 2.50 tl yerine 2 tl'ye bulduğunu böbürlenerek anlatırdı. paraya sıkışan çocuklarına yardım etmez, karısının sigara parasından rahatsız olur, torununa cep harçlığı olarak 5 tl verirdi.

    ha noldu? yıllarca yemediği paraları mezara götüremedi. çocukları sefasını sürüyor şimdi...
  • yıllar önce ''akıllı aksekili ticarete, aptal aksekili üniversiteye... '' diye duyduğum durum . aynı zamanda bir arkadaş gerçeğidir ki ... alışverişe onunla çıkılır ama borç para istenmez :)
  • tasarruf modu açık doğmaktır. zengin olsun fakir olsun aksekili müsrif adam göremezsiniz. para yemeyi bilmez demiyorum dikkat ediniz, israf etmezler paralarını, değmeyecek birşeye bir kuruş olsun vermezler. bu nedenledir ki pek fakir olanı yoktur. kalitesiz bir mal almaz bu aksekililer asla.
    borç vermeyi sevmedikleri doğrudur, ancak almayı, istemeyi de sevmezler. kendi hesabını bilen, bütçesini yapan insanlardır.bu tip taleplere karşı ön savunma olarak daima ağlarlar,işlerin çok düştüğünden eskisi gibi olmadığını sohbet arasında sıkıştırırlar. vereyim de mi kötü olayım ? yoksa vermeyeyim de mi kötü olayım ? ikileminde daima vermeyip kötü olmayı tercih etmektedirler.
    ayrıca sır küpü olduklarından kazandıkları parayı evdeki eşleri,çocukları asla bilmez. abartmıyorum nerede hanlar hamamlar dükkanlar arsalar vardır ki kimsenin haberi yoktur.
    ticari ortamda bir yabancı varsa, birbirleriyle yabancının asla anlamayacağı şekilde kriptolu sözcüklerle iletişim kurarlar. ancak bu asla yabancı dil falan değildir, lafın arasında bir sözcük vardır bildiğiniz tükçe, onu eklerler ve aksekili mesajı alır, yabancı ise bunu asla hissetmez...
    değişik adamlardır vesselam.
  • türkün yahudisi diye de bilinir. tahtakale esnafının büyük kısmıdır.
  • çocuğa veya beşiğine nazarlık niyetine asılı deniz kabuğuna fethiye'de "deniz boncuğu" veya "deve boncuğu" diyormuşuz. deniz boncuğuna antalya aksekililer "katır dişi" veya "katır taşı" diyorlarmış. (bkz: deniz kabuğu/@ibisile)

    (bkz: akseki)
hesabın var mı? giriş yap