akıntıya karşı

• zorlanarak, buyuk engeller karsinda yapilan is. (bkz: yikilmadim ayaktayim)
  
  ayrica (bkz: akintiya karsi yuzmek)(bkz: akintiya karsi kurek cekmek)
• bir ezginin günlügü sarkisi... ilk ask adli albumlerinden.
• genellikle fizik problemlerinde sandallarin ilerlemeye calistiklari yon...
• hayatın seni götürdüğü yer yerine gitmek istediğin yön ,kas yapmak lazım.
• inanılmaz güzel bir ezginin günlüğü şarkısı.
  
  uzun bir yol vardı, nehir boyunca
  derin yamaçlardan dağlara doğru
  bir çocuk bulutlara çıkardı
  gördüğü düşün kanadıyla
  saçlarında bir yaz yağmuruydu
  ellerinde nergis kokusu
  
  dünya inan ki bildiğin gibi değil çocuk
  bir dümensiz sandal, belki oyuncak bir kayık
  leyla sensin, sevdiğin hayal değil çocuk
  eski bir sevdadır akıntıya karşı yolculuk
• ezginin günlüğü'nü sevdiren parçadır. sözleri tam olarak şu şekilde:
  
  uzun bir yol vardı,
  nehir boyunca derin yamaçlardan dağlara doğru
  bir çocuk bulutlara çıkardı gördüğü düşün kanadıyla
  saçlarında bir yaz yağmuruydu ellerinde nergis kokusu
  
  dünya inan ki bildiğin gibi değil çocuk
  bir dümensiz sandal, belki oyuncak bir kayık
  leyla sensin, sevdiğin hayal değil çocuk
  eski bir sevdadır akıntıya karşı yolculuk
  
  geceydi ay vardı,
  bütün hayatımız uzak biryıldızdan düşmüş gibiydi
  dilimde bir gençlik şarksıyla aradım eski hayalleri
  vakitsiz geçip giden trenlerde sevgili arkadaş yüzleri
  
  dünya inan ki bildiğin gibi değil çocuk
  bir dümensiz sandal, belki oyuncak bir kayık
  leyla sensin, sevdiğin hayal değil çocuk
  eski bir sevdadır akıntıya karşı yolculuk
• insani hic farkinda olmadan şıp diye mutlu ediveren bir sarkidir.
• "dünya inan ki bildiğin gibi değil çocuk" mısrasıyla beni benden alan şarkı.
• "akıntıya karşı tartışma dizisi" halinde yayımlanmış, iki sayı sonunda defter dergisine evrilmiş bir dergidir. yazarları arasında bülent somay, nurdan gürbilek, saffet murat tura, bülent erkmen, meltem ahıska, yaşar çabuklu ve haşmet babaoğlu'na rastlamak mümkündür. 1985 yılında çıkartılmıştır.
  
  ilk tartışma dizisinde kendisini şöyle ifade etmiştir;
  
  akıntıya karşı, varolanlar arasında bir tercih yapmaktansa, yeni tercihler oluşturmaktır.
  akıntıya karşı, sınırları tanımak ama kabul etmemektir.
  akıntıya karşı, gerçekleri ciddiye almak, ve bu yuzden gerçekçi olmamaktır.
  akıntıya karşı, muhalefeti akıntının aynasında görmemektir.
  akıntıya karşı, dışsal otoriteye oldugu kadar içselleşmiş otoriteye de karşı olmaktır.
  akıntıya karşı, aklın yolunun birliğini değil, akılların birlikteliğini savunmaktır.
  akıntıya karşı, okur ile yazar arasindaki ayrılıği yıkmayı hedeflemektir.
  akıntıya karşı, hedefler koymak, bunları yıkıp yeni hedeflere yönelmektir.
  akıntıya karşı, her an akıntıya kapılıp gidebileceğinin farkında olmaktır.
• (bkz: swimming upstream)