• devlet dairesi yada askeri karargahlarda bir şube nin başındaki kimse. bir üstü daire başkanıdır.
  • turkiye'deki bircok sirketin, kurumun ust duzey pozisyonlarinda bulunan, kartvizitlerinde onune artik "c" eklenmis unvanlarin altinda yatan gercek durumdur. o, bir sekilde unvani c kategorisine gecmis ama tetriste b'ye dahi gecemeyen zihniyetin anlayisi, gorgusu is ahlaki, vizyonu da ne yazik ki sube mudurunun kisitli kucuk dunyasi kadardir.
  • devlet dairelerinde daire başkanlığının bir altındaki birim yöneticisidir. son yıllarda ve son khk'larla yeniden yapılanan çoğu devlet kuruluşnda bu kadrolar iptal edilmektedir.
  • (bkz: şube şefi)
  • istediği saatte şubeye gelir. o gelir gelmez hemen onun yalaka çevresi şubeye dolar. senin alman gereken imzalar ve/veya paylaşman gereken önemli konular o yalakalar yüzünden bir türlü paylaşılamaz kendisi ile. bir cesaret girersin içeri imza için çok mu acil der? eşe dosta hava atacağım diye o günkü seçtiği şanslı personeline(!) sürekli böğürerek seslenir talimatlar yağdırır, bağırır, çağırır. tam içeridekiler çıkar bu sefer yenileri gelir. gelsin kahveler gitsin çaylar. o arada öğlen olur yemeğe gider sen beş dakika geç kalmaya korkarken o yine canı istediği saatte şubeye gelir, bu sefer telefon konuşmalarına başlar yine hiç bir şeyi paylaşamazsın kendisi ile. -haa bu arada onun haberi olmadan yapılan işlemler ilgili de fırça atmayı eksik etmez-. gişeye gelen şirketlerin 18 yaş civarı sekreterlerini görünce hemen gişeye yaklaşır kıro ruhuna hiç yakışmayan kibarlıklar yapmaya çalışır. saat dört olur ben çıkıyorum delegasyon sende diye bağırır. bıraktığı yetki ile onayladığın işlemlerin de hesabını ayrı sorar.

    toparlayacak olursak, bir altı olarak hiç bir işime yaramayan, benden bırakın fazla bilgiyi benim kadar dahi bilgisi olmayan, ancak deli hırsı ile müstahdem girdiği bankada şube müdürü olan şahsiyet işte. (her sabah kelle paça içip sarımsak kokusundan yanına yaklaşılmaması, araba anahtarı yada blok notttan yaptığı külah ile ile kulağını karıştırması, şubede tırnak kesmesi gibi davranışlarına hiç girmeyim bitmez bu entry o zaman)

    özetle; nefret ediyorum senden sevgili (!) müdürüm. yeter artık git lütfen !! meslekten soğuttun beni...
  • bülent arınç basın toplantısından anladığımız odur ki şube müdürü kullan at modeli, tek kullanımlık, önemsiz bir insandır. sakın ola zinhar emniyet müdürü gibi ulvi varlıklarla karıştırılmamalıdır. şube müdürü lan bu zaten kovulmalık alıyoruz bunları mevsimlik. emniyet müdürü ise gökten iner ve sadece bin yılda bir gökyüzündeki makamına geri döner.
  • memurunu anında satan, başkanına yalakalık eden aklıma geliyor. (bkz: tecrübeyle sabit)
  • özel sektördeki ofislerde, genellikle pazarlama müdürü ile aynı kişiye verilen yönetici ünvanıdır.
  • karargahlarda kurmay başkanı'na doğrudan bağlı olur bu kişiler ve tugay seviyesindeki birliklerde rütbeleri üsteğmen'den tutun da yarbay'a kadar devam edebilir. merkez şube, personel şube, istihkam şube, istihbarat şube, mebs şube, lojistik şube ve harekat ve eğitim şube olarak giderler. tecrübelerime göre şubelerden en kalabalığı lojistik şube olsa da, en aktif olarak görev yapanı sürekli taze kan olarak asteğmen pompalanmasıyla istihkam şubedir.
  • bunlar devlet kurumlarının astsubayları gibidir. daire başkanı ve üstü ise subay gibidir.
hesabın var mı? giriş yap