• bursa'nın yıldırım ile osmangazi ilçelerinin sınırında yer alan irgandı köprüsü, dünyada sadece floransa, venedik ve bulgaristan’ın lofça kentinde birer örneği bulunan 4 çarşılı köprüden biridir.

    1442 yılında pir ali tarafından yaptırılan köprü, kagir ve tek katlı bir yapıya sahiptir. dükkanlarının üzeri tonoz kemerleri ile yapılmış ve kurşun ile örtülmüş olan irgandı köprüsü, 1854 depreminde ve yıllar sonra yunan işgalisırasında bombalanarak büyük hasar görmüştür.

    1940’lı yılların sonlarında onarımı yapılan köprünün ana tonozu betonarme olarak, her iki yanına taş kemerler konulmuştur. bu onarımdan sonra ana taş duvarların ve üst tuğla örtülerin özgünlüğü korunan köprüde, dükkanlar dışında yapının ana strüktürünün ayakta durması sağlanmıştır.

    daha sonra köprü orjinaline uygun bir biçimde restore edilerek 17 mart 2004'de hizmete acılmıştır.
  • gecen sene acildiktan sonra uzerindeki dukkanlarin henuz tam randimanla calismasi saglanamamis koprudur. uzerinde an itibariyle bir cafe islerdir (irgandi cafe) ve gecen sene acilmis bulunan kafkas da kapanmistir. koprunun altindaki dere boyunca yapilan cevre duzenlemesi sayesinde irgandi cafede cam kenarinda cayinizi yudumlamak guzel bir zevktir.
  • benzeri icin
    (bkz: ponte vecchio)
  • uzerindeki dukkanlar ,kar edebilecek isletmelere donusemeyecegi anlasildigindan, geleneksel turk el sanatlari uzerine kurs veren - satis yapan mekanlara donusturulmustur. ancak bu hali de ilgi cekmekten uzaktir.
  • bursalıların nedense çok önemsemediği ama son derece güzel bir yer.mahfel'de oturmaktansa irgandi cafe'de oturmak bence daha keyifli.ayrıca türkiye'de olup da kendini floransa'da hissetme lüksünü sadece bu köprü üstündeyken yaşayabilirsiniz.
  • bursa'da bulunan çarşılı köprü. 1442 yılında ırgandılı ali’nin oğlu hacı muslihiddin tarafından inşa edilmiştir.
    dünya üzerinde, bu tarzda yapılan dört köprüden biridir.

    diğerleri bulgaristan'ın lofça kentindeki osma köprüsü, italya'nın floransa kentindeki ponte vecchio köprüsü ve venedik kentinde rialto köprüsü'dür.
  • bu köprünün bacağında şehbal diye çok güzel bir kafe vardı. bildiğin bacağında mağara gibi bir yer, yani yapıldığı tarihte başka bir amaca hizmet ettiği kesin, nargilesi vardı, yemekleri iyiydi ama fiyatlarda tuzluydu. ne yazik ki kapanmış. oysa ki dışarda oturduğunuzda akan dereyi izlemek hoş oluyordu..
  • insanların rağbet etmemelerindeki temel etken muhtemelen bilinmemesi. halbuki o köprüden şöyle bir geçmek bile insanın aurasını değiştirir. bu güzel köprünün yanında bulunan cafede bi şeyler içmek keyif vericidir. alt katlara indikçe su sesinin şiddeti arttığı için insanların birbirini duyma olasılığı azalır ama huzur bulma ihtimali artar. açık hava olan alt katlara pek kimse inmez. çalışan / işleten hatunların salt bizim masamız için gelip gittiklerini bilirim. genelde boş olduğu için fiyatları tuzlu sanılır ama değildir.
  • (bkz: ponte vecchio)
  • bana bursadayken en çok mutluluk veren yerlerden birisi.
    ne zaman canım sıkkın olsa buraya nehri izlemeye gelirdim. çünkü setbaşında bateri çaldığım zamanlarda bir buçuk saatlik bir yolun sonunda, müzikten de ziyade en çok bu manzara ile avunacağımı bilirdim.
    en çok da kışın kar yağdığında masallardan çıkmış gibi o görüntüye bakıp varlığına şükretmemek imkansız bir olay.
hesabın var mı? giriş yap