• ilk sene sendromu olarak ta adlandırabiliriz bu durumu.

    genellikle sınav sonuçlarının açıklanması ile başlar. keşke orası gelmeseydi serzenişleri içerde yankılanır.
    bu kadar emek verilip kazanılmış olan bölümü, genelde bir çok insan ilk sene içinde bırakmak ister.
    yada memnuniyetsiz olur. emin ol sen tek değilsin bu hissiyatta olan. o nedenle bu durum seni sekteye uğratmadan hemen atlatmaya bakmanı öneririm. kabullenmek güzeldir, mutlu sonuçlara götürür .

    "yine de bi yatay geçiş umudum hala var" söylemleri kendini ikna etmenin ilk adımı olarak karşımıza çıkar.
    zor olsada, herkes bu hayallerle geliyor olsada çok azının gerçekleştirebildiği bir durumdur. inan belki olur, olmasada bunun gazı ile yüksek tuttuğun ilk sene notların, geleceğe yatırım olur.

    sudan çıkmış balık halinde yaşanmış olsa da olsa güzel yıllardır.
  • istenmeyen bölümlerin tercih edilmesi sebebiyle bazıları için son yılıdır.
  • genellikle hazırlık sınıfında olunduğundan pek bir keyifli geçirilebilen yıldır. zira bölüme başlandığında geçirilen öğrencinin bizzat kendisi olabilir.
  • benim için 2004'tür.

    (bkz: gereksiz entry'ler)
    (bkz: kendini bilmek)
  • sınav sonuçları hakkında kesin tahminler yapmamak gerektiğini öğreten sene. ilk girilen ve 90 beklenen sınavdan 20 alınabilir mesela.
  • (bkz: tank bana en yatay geçişi bul)
  • sudan çıkmış balık gibi hissedilen yıldır. senelerce size dikte edilen eğitim yöntemlerinin birden hepsinin fos çıktığı yıldır.
  • mal mal ortalıkta dolanılan yıldır.yatay geçiş hayalleriyle başlar ve yüzde 90 hayal kırıklığıyla biter.
  • benim hayatımın en dokunaklı yılıdır. hatırlamak sadece mutsuz ediyor. o günlere ağıt yakmak istiyorum. dibe battığım, rol yaptığım, acı çektiğim, çıldırdığım ve bunları kimselere anlatmadığım bir seneydi. mutlu olmadım mı, inanılmaz oldum. ama mutlu anılar bile geri dönüp baktığımızda geçmiş gitmiş oldukları için acı vermiyorlar mı?
  • ne güzeldir yaa.
    okula adım atar atmaz tanıştığım can dostumla çömez çömez sosisli sandviç yemeler tek başımıza, bir köşede.
    ilk hafta koşa koşa sahaflar çarşısına gidip tüm kitapları almamız kek kek.
    öğleden sonraları abi-abla iş yerine gitmek, böyle böbürlenerek. üniversiteli oldun ya.
    okulun tüm kulüplerine yazılmak hemen.
    sabahın körü yola düşüp dört vasıta ile okula ulaşmak. on dakika geç kalınca,
    "amaan boşver" diyip kantinde pineklemek. ve gelen diğer arkadaşları da örgütlemek derse girmesin diye.
    bunun gibi bilcümle saflık içeren dönem.

    çok güzeldir. kıymeti bilinmelidir.
hesabın var mı? giriş yap