• filmdeki başarılı animasyonu şurdan izlenebilir:

    http://www.youtube.com/watch?v=lkk27hxr738
  • "bir zamanlar, yapayalnız seyahat eden üç kardeş varmış, alacakaranlıkta yola koyulan"
    "bir gün, kardeşler geçmek için çok derin, yüzmek için çok tehlikeli bir nehire geldiler. her nasılsa, bu kardeşler sihirsel sanatlar konusunda eğitimliydiler ve böylece asalarını salladılar ve bir köprü oluşturdular ki o tehlikeli sulardan geçebilsinler. yolun yar ısındaydılar ki, kukuletalı bir şeklin yollarını kestiğini gördüler."

    "ve ölüm onlarla konuştu. nehirin her zamanki boğulan yolcularının aksine, bu sefer üç yeni
    kurbanın onu kandırıp boğulmamasına çok kızmıştı. fakat ölüm daha kurnazdı. kardeşleri
    büyülerinden ötürü tebrik ediyormuş gibi davrandı ve onlara onu alt etme zekası gösterdikleri için her birinin bir ödülü hak ettiğini söyledi."

    "en büyük, mücadeleci olan kardeş, şu ana kadar var olmuş asaların en güçlüsünü istedi:
    öyle bir asa ki her türlü duelloda kazansın, öyle bir asa olsun ki ölüm‘ü fethetmiş bir büyücü
    kadar değerli olsun! ölüm nehir kenarındaki ağaçlardan birinin dalından bir asa biçimlendirdi
    ve onu en büyük kardeşe verdi."

    "sonra, kibirli olan ortanca kardeş, ölüm‘ü daha fazla aşağılamaya karar verdi ve diğerlerini ölüm‘den döndürmek için güç istedi. ölüm nehir kenarından bir taş aldı ve onu ortanca kardeşe verdi ve bu taşın ona, ölümü geri getirecek gücü vereceğini söyledi."

    "en sonunda üçüncü, en küçük kardeşe sordu, ne istersin? küçük kardeş, en alçak gönüllüsü ve ayrıca kardeşlerden en akıllısıydı, ölüm‘e güvenmiyordu. böylece, o da gideceği hiçbir yerde ölüm tarafından takip edilmemeyi istedi. ölüm hiç istemeyerek de olsa görünmezlik pelerinini küçük kardeşe verdi."

    "ölüm kenara çekildi ve üç kardeşe yollarına devam etmek için izin verdi, onlar da bu büyük
    maceraları hakkında konuşarak ölüm‘ün onlara verdiği hediyelere hayran halde yollarına devam ettiler."
    "gel zaman git zaman, üç kardeş, her biri kendi yolunu çizmek için ayrıldılar."
    "ilk kardeş bir hafta ya da ondan daha fazla bir süre seyahat eder ve uzak bir köye ulaşır, orada kendiyle bir derdi olan büyücüyü arar. doğal olarak, silahı yüce asa'yla duelloyu kaybetmesi imkansızdır.düşmanını öldürerek yere seren en büyük kardeş, ölüm‘den kaptığı asasının gücüyle yüksek sesle övündüğü ve onu nasıl yenilmez yaptığını haykırdığı bir mağaraya kaçar."

    "o gece, bir büyücü, şaraptan sızmış gibi yatan büyük kardeşin yanı başına gelir. hırsız
    asayı değerli olduğunu düşünerek alır ve büyük kardeşin boğazını keser."
    "ve böylece ölüm büyük kardeşi kendisine alır."
    "bu arada, ortanca kardeş, yalnız yaşadığı kendi evine doğru yolculuk etmektedir. orada ölümü çağırmak için taşı eline alır, taşı üç kez elinde çevirir. hayret ve sevinçle, bir zamanlar evlenmeyi umduğu, zamansız ölen kızın figürü bir kez daha ona görünür."
    "fakat kız mutsuz ve soğuktur, aralarına sanki bir perde girmiştir. ölümlü dünyaya dönmesine rağmen, tamamen bu dünyaya ait değildir ve acı çekiyordur. en sonunda ortanca kardeş, çaresiz özleminden deliye döner ve gerçekten sevdiğine kavuşmak için kendini öldürür."
    "ve ölüm ikinci kardeşi de yanına alır."
    "fakat ölüm en küçük kardeşi yıllarca arar ve asla bulamaz. ölüm onu ancak, en küçük kardeş yaşlanıp pelerini oğluna devredince bulabilir. ve o, ölüm'ü eski bir dost gelmiş gibi selamlar, ona memnun olarak gider, böylece ikisi de bu yaşamdan ayrılır."

    (bkz: harry potter ve ölüm yadigarları)
    (bkz: the tale of three brothers)
hesabın var mı? giriş yap