• öncelikle (bkz: göbeklitepe)

    bir ihtimal.

    bize tarih adı altında öğretilen her şeyin "tarih bilimi sistematiği" adı altında sistematik olarak yalanlar üzerine kurulu olması ihtimalidir.
  • tarih öğreten biri olarak ,içine düştüğüm büyük paradokstur...
  • tarihi kazananlar yazar.
    -winston churchill

    tarih üzerinde mutabık kaldığımız yalanlardır.
    -*

    tarihten tek öğrendiğimiz tarihten hiçbir şey öğrenememiş olmamız.
    -george bernard shaw
  • günümüze ulaşan yapılar ve yazıtlardan anlaşılacağı üzere eski ve kadim medeniyetler için sanattan, edebiyattan ve mühendislikten iyi anladıklarını söyleyebiliriz. 1500 yıl önce bırakılan yazılar hala günümüzde insanlık tarafından biliniyor ve hatta yazılanlar uygulanıyorsa, insanlık sıfır noktasında bile tam anlamıyla "sıfır" değilmiş demektir.
  • öğretilen tarihin içinde isteyerek veya istemeyerek yapılmış bir çok yalan, yanlış olabilir. ama bu öğretilen tarihi tümden yalan yapmaz. içinde yalan ve yanlışlar olduğu için tarihi öğrenmemezlik yapılmamalı. tarihi ne kadar iyi bilirsek, içindeki yanlışları bulabilir, doğru olanları anlayabiliriz. günümüzde bile aldığımız çoğu haberin içinde bir miktar yalan, yanlış varken, yüzlerce yıl önce olmuş olayların tarihi bilgisinde büyük ihtimal daha çok hata vardır.
  • tarih biliminin fonksiyonu bir ideolojiye hizmet etmektir zaten. sadece bize öğretilen tarih değil, bir almana, japona ya da kolombiyalıya öğretilen tarih de bir sürü yalan (hadi daha hafif bir deyimle taraflı diyelim) bilgi ve yorum içermek zorundadir malesef.
  • boyle diyince sanki bir grup insan cember olusturup ,ellerini cemberin icinde ust uste koyup " hadi beyler simdi butun yalan yanlis bilgileri her yere yayiyoruz oooooooh 1-2-3 yalan tariih wooo" diye slogan atip dunyaya yayildiklarini saniyoruz.

    geldi mi gozunun onune, cok sacma degil mi?

    benim kisisel nacizane teorim sudur;

    - bize ogretilen tarih yalan degil ama eksiktir. neden eksiktir sorusunun cevabini aradiginizda da karsilasacaginiz sey komplo teorileridir.

    bu baslik gobeklitepe basligindan buraya yonlendirilmis bir baslik. acin gobeklitepe hakkinda okuyun yarisi komplo teorisi iceren seyler cunku pek kabul gormeyen bir gercek var ki o da , tarihciler de arkeolaglar da tam olarka neyin olup bittigini bilmiyorlar , teorileri uzerinden cikarim yapiyorlar.

    cunku "bilinen" ya da "anlatilan" tarihi bilenler ya da anlatanlar dahi tam olark bilmiyor, bilemiyor...

    emrah safa gurkan'a , hocam x koyunde dunyanin en buyuk ekmegini yapmislar 1754 te dogru mu? diye bir soru sordugun zaman alacagin cevap;

    - x koyunde o ulkenin en buyuk degirmeni varmis ve buraya a'dan ve b' den siklikla bugday tasinirmis. demek ki sartlar en buyuk ekmegi yapmaya uygun o yuzden evet yapmis olabilirler ancak olmayabilir de..

    tarihci yaklasimi ve anlatimi budur...elinde bir kaynak yoksa alacagin cevap bu kadardir.

    gobeklitepe'den su anda hepimizin alacagi cevaplar da bu minvalde olacaktir.

    tarih yalandir diyemezsiniz kaynaklarla bilinebilen ya da tahmin edilmeye calisilan tarih vardir. hepsi bu.
hesabın var mı? giriş yap