%90
-
genelleme adetinin cebirsel ifadesi. birisi çıkar " bilmem necilerin yüzde 90'ının bilmem ne olması" şeklinde bir kalıp ile bir kesimi, zümreyi topyekün taarruz ile denize dökmeye çabalar. buna mukabil muhatap kesime mensup birileri o zaman "bilmem necilerin yüzde 90'ının bilmem ne olması" şeklinde bir başlık açar ve karşıt görüşlü küfür ve mersiyelerini dizer. olay böyle sürüp gider. sonuç olarak sözlük bir sidik yarışı, it dalaşı meydan savaşı alanı olur, fikir ve düşünceden geriye ise sidik kokusu ve tezek tozu kalır.
-
bu erkeklerin farklısı* bile aynı.. bu sosyal nezaket beceremeyen sınıf king kong gibi sert şeylerden* medet umar. yüzde 90, el sanatımız* yok ki anasını satayım.. görevimiz adeta 'nasıl saygın bir yamyam olunur?' kadar çelişkin. (bkz: erkekler/@ibisile)
ancak yumurta kapıya dayandı mı. pahalıya mı patlıyor, ucuza mı getirmiş oluyoruz? emin değiliz, çalışmalarımız devam ediyor. bir halk sözünde yabancı birine "türkün sonraki aklı bende olsaydı," dedirtirler. türkün aklı. türkün aklı ya sıçarken ya kaçarken gelir. yumurta kapıya gelince, son dakikacılık, türkün son dakika insanı olması. hepsi birbiriyle bağlantılı. krizlerde, savaş gibi acil dar zamanlarda, kaçış ve sıçışta kozmik enerjimiz depreşir. son dakkacılık kültürel türklük için yüzde 90 ayırdettiricidir. (bkz: türksün di mi/@ibisile)
"sinema sanatçılarıyla pek işin olmadı, öyle değil mi? onlar dünyadaki en çaresiz insanlardır. yüzde doksanı işsizdir, onlara doğru dürüst ücret alabilecekleri bir iş önerirsen fazla soru sormazlar." paul auster - the book of illusions
(bkz: %99), yüzde doksan dokuz -
yazıyla karşılığı, cümle içinde %90 büyük ihtimalle demektir.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap