• 50 kilo esrarla yakalan, "içiciyim" de kurtul;

    13 yaşında kıza tecavüz et, "sikiciyim" de tahliye ol;

    70 cm lik palayla millete saldır, "borcum vardı dellendim, biçiciyim" de tutuksuz yargılanılmak üzere salıversinler;

    imara aykırı binalar inşa et, "dikiciyim" de faizsiz kredi kullan;

    köprü yerini yanlış hesapladık ayağına rant için binlerce ağaca kıy, "kesiciyim" de villa arazin hazır olsun;

    ama türk bayrağı satıyorsun diye "terörist" muamelesi gör, tutuklan ve 20 sene hapis istemiyle yargılan...

    hey gözünü sevdiğimin adaleti...
  • bu gözaltılar da göstermiştir ki, bizim klasifikasyon sistemimiz şuna benzer bir biçimde işliyor; kavramsal algımız yeniden şekilleniyor:

    siyaset: akp'nin halka birşeyler anlatması
    siyasetçi: tayyip bey'in çalışma arkadaşı
    polis: akp milisleri
    savcı: akp siyasetinin koruyucusu ve kollayıcısı
    gösteri: tayyip bey ya da ak bir bakan bir yer açarken filan, halkın coşkusunu ve neşesini göstererek ak parti yöneticilerinin gönlünü şen tutması
    din: akp'nin koruyucusu ve kollayıcısı olduğu şey
    miting: akp'li toplaşması
    halk: akp'li
    millet: akp'nin koruduğu din'e inananlar
    ev: akp'lilerin barındığı konutlar. (diğerlerinin barınaklarına polis istediği gibi girip, istediğini, istediği kadar tutabilir)

    suç: akp'li olmamanıza ve onların gönlünü şen etmek istememenize rağmen konuşmanız, yürümeniz, sokağa çıkmanız, nefes almanız, yaşamanız.
    terör: akp'nin düzenlemediği herhangi bir gösteri vb. etkinlik.
    ceza: tutukluluk süresince hapis filan. beraat etseniz bile 3 sene filan yatıyorsunuz zaten. oh olsun size.

    daha da uzatayım hatta:
    esnaf: palalı
    doktor: adli vaka bahanesiyle tedavi etmeyen ve ölüme sebebiyet veren eskişehir'deki acil doktoru
    gazeteci: oğuz haksever ve vakit yazarları

    terörist: gezi eylemleri sırasında tedavi eden doktor, polis şiddetini çeken gazeteci, öğrenci, tiyatrocu, sosyal medya yazarı, gezi ve ntv protestosuna katılan plaza çalışanı, ihsan eliaçık

    makbul insan: yiğit bulut.

    daha da, daha da:
    halk: palalı, sopalı, tecavüzcü, molotof kokteyli atan sivil polis vb.
    vandal: polis saldırısından kaçan eylemci, tencere tava sesi çıkaran teyze, evini revire çeviren hemşire, duran adam, gösteri ay pardon terör, terörist filan bişeysi yapan kişi.
  • bu haberi duyunca el ovuşturan, sevinç çığlıkları atan, beceriksiz taklitleriyle gezi direnişçilerini akıllarınca alaya alanlar oldu. (operasyon kararı/emri verenler ve uygulayanlar dışında da)

    sadece birkaç soru:

    -siz gezi direnişinde herhangi bir çatışmaya, gezi parkında kurulan çadır kente hiç gittiniz mi? (boşuna gittik demeyin, gitseniz bu yorumları yazıyor olmazdınız. öyleyse sizi kenara alalım)
    -diyorsunuz ki bu direnişçiler "kamu malına zarar verdiler". siz "terörle mücadele" nedir bilir misiniz? gözaltında kaybolan yakınınız oldu mu hiç? ya da gencecik yaşınızda "terörist" damgası yediniz mi, slogan atmak suçundan? işkence gördünüz mü?
    -diyorsunuz ki bu direnişçiler polise "taş attılar". gezi direnişi boyunca en büyüğü 26 yaşında dört kişi öldü, bunu biliyor muydunuz? polisin attığı plastik mermilerle gözlerini kaybedenlerin ulaştığı son rakamı takip edemedim bile. kaç kişi direnişe diye evden çıktı ve hala evine dönemedi, haberiniz var mı? yetmediyse açın divan otele sığınan, derisi biber gazlı sudan yanmış çocukların fotoğraflarına bakın. (sonra sizi de bi kenara alalım)
    -son sorum da şu (aslında bu soru benim değil, canon in d ile sohbet ederken onun öne sürdüğü bir soru, ben kendisinden aparmış bulunuyorum şu an): kadıköy'de de eylem yapıldı birçok kez. hatta taksim'de çatışma olurken, oraya ulaşamayanlar kadıköy'de eyleme başladılar. ali ismail korkmaz öldüğünde bir sürü insan yürüdü sokaklarda. tmmob meselesi keza öyle... orada neden "kamu malı zarar görmedi"? ne fark vardı kadıköy ve taksim arasında? (cevap polis. bilemeyenleri de son kez bi kenara alıyoruz. siz orada durun.)

    sonuç olarak, taksim esnafı gibisiniz arkadaşlar. sizin de haklarınızı savunmak için oraya çıkmış olan insanları akıl almaz nedenlerden dolayı eleştiriyor, kötülüyorsunuz. vicdansızsınız arkadaşlar, sırf onaylamadığınız bir şey yaptığı için insanların suçsuz yere gözaltına alınmasından, acı çekmesinden zevk alıyorsunuz. akrep gibisiniz arkadaşlar, serçe gibisiniz, midye gibisiniz...*
  • çoğunun öğrenci olduğu söylenen gözaltılar.

    http://www.radikal.com.tr/…syonu_30_gozalti-1141989

    ne istiyorsunuz çocuklardan yahu?
  • sabah 6 gibi istanbul teknik üniversitesi vadi yurtlarında da gerçekleşen gözaltılardır. bütün kitaplarıyla , bilgisayarıyla , afişleriyle paket yapıp götürdüler çocukları. hala özgür olduğunuzu mu düşünüyorsunuz ?
  • icra yöntemi gibi komik gözaltılar. aranan kişiyi evde bulamayınca eli boş dönmemek için rehine olarak kardeşini gözaltına alıyorlar. fidye de talep etsin polis bari.
  • @yanilgi "devlet sizi de bir sabah öperek uyandırabilir".
  • rte'nin sabırsızlıkla beklediği ve gerçekleştirdiği eylemdir.

    adam resmen siz öyle yaparsanız biz de böyle yaparız diyor. kibirinden hiçbir şey kaybetmemiş. bir gram ders almamış olanlardan.

    şu an tek yapılması gereken tekrar meydanlara çıkıp gözaltına alınanlar serbest bırakılana kadar biz sokaktayız ve senden korkmuyoruz demektir.
  • bildiğin kendinibilmezlik. taşları bağlayıp köpekleri salma durumu.
    bu kadar insan ayaklandığında kötü bir niyete sahip olup olayı teröre taşısalardı ortada ne başbakan, ne yandaş medya ne de bu kokuşmuş adaletten uzak ve tamamen siyasileşmiş yargı sistemi kalırdı geriye.
    uyanın artık, milyon kişi, üstelik iyi niyetli... hepsinin eline bir sopa alacağı tutsaydı o nazik kıçlarınızı saklayacak yer bulamazdınız...
    sizin adalet anlayışınıza bacağım girsin.
  • haklının değil güçlünün adaleti olan canım ülkemdeki standart uygulamalardan biridir.bugün sesini çıkarmayıp bu durumları hoş görenler, bir gün herkesin hukuka ihtiyacının olacağını unutmamalıdır.
hesabın var mı? giriş yap