• ne yeşildir ne de yoldur. asfalt beyinlerin rantı ve de talanıdır. ayderin içine ettikleri gibi, tüm yaylaların içine etme, büyük büyük oteller yapma, su kaynaklarına ve madenlere rahat ulaşma projesidir. yoksa yaylaya hayvanlar için ahır yaptırmayan, izinsiz çivi çaktırmayan ve de vakti zamanında, kavrunlular kendi imkanlarıyla yayla yolu yaparken dava açan devlet; niye turizmi geliştirme adı altında 2600 km yol yapsın? bunun için bilmem kaç milyon dolar ayırsın?

    peki amaç, gerçekten yaylaya yol yapmak mı yoksa yaylaları ranta açmak mı? ona da siz karar verin? zaten 7+2' lik asfalt yol da yayla yolu olmaz, olursa da yeşil olmaz. yayla yolu; toprak olur, taşlı olur, yağmur yağdı mı çamur olur, ortasında da çimen biter. bence yol yeşilken geri dönün

    edit: (bkz: yaylaların kardeşliği platformu)

    ve evet, yeşilin en çirkin tonu; dolar ye$ilidir!
  • http://www.rizeninsesi.net/…gu-karadenize-ozel-yol/

    karadenizin * içine de sıçacak proje.

    başta dolgu yerine böyle yaylalardan ama doğayı koruyacak şekilde olan proje kabul edilmeliydi ve masrafı da daha az olacaktı. sahildeki dolgular her yıl yağmurlarda çöküyor.
  • çalışmaları başlayan yol. karadeniz isyanda, deniz bitti, dağlarımızı istiyorlar.

    twitter.

    radikal.
  • karadeniz'e biçilen kefen: yeşil yol.
    ön adı yeşil olan, göz boyayan sermaye.
    ....bu proje karadeniz turizmini kalkındıran değil baltalayan bir projedir. hatta bu projenin 'yeşil' süslemesi ile sevimli hale getirilen çok daha büyük bir projenin aldatmacası olduğuna inanıyorum. asıl projenin muacelliyetten beri kamu malı olan meraların imara açılma projesi olduğuna inanıyorum. her şeyden önce doğanın bu yollar ile parçalara ayrılması kabul edilemezdir. ekosistemlerin yırtılırcasına bölünmesiddir. pürüzsüz bir bebek cildine ömür boyu taşıyacağı izlerin falçata ile açılmasından başka birşey değildir. acımasızcadır, gaddarcadır.

    http://www.radikal.com.tr/…_kefen_yesil_yol-1206753
    http://www.yapi.com.tr/…ancer-yesil-yol_123549.html
  • devletin karadeniz sularını ve güzelliklerini bitirmek için dedikoduyu yaydığı yol. şimdi ciddi anlamda bir şey yok. karadeniz'de bir söylence var. kültür yolu veya yeşil yol diye de güzelleme yapılıyor. aslında alakası yok.

    doğu karadeniz için çok proje düşünüldü. halkın istediği şekilde karadeniz sahil yoluna hızlı tren yapılsın dendi ki karadeniz sahil yolu yerine yapılması gereken şey buydu bence. fırtına vadisi için teleferik projesi gündemdeydi. vadi boyunca bi teleferik çıkacaktı ve ayder'de son bulacaktı ama öyle kaldı o proje de.

    şimdi havaalanı gündemde. ordu-giresun havaalanı gibi deniz doldurularak yapılacak. pazar ve çayeli ilçeleri arasında olacak bir havaalanı. yeri tam olarak belli. proje süreci hızla işliyor.

    şimdi de bu yeşil yol projesi. samsun-artvin arasında yayla yayla gezecek bu yol. peki amaç gerçekten turizm mi sadece? karadeniz'de doğal ortam diğer yerlere göre daha korunaklı. zira sarp dağlar ve sık ormanlar yaban hayatı için bir korunma alanı. ne yazık ki bunlar zarar görecek.

    başka bir entrymde asıl amacın bakır madeni olduğunu söylemiştim. ki yanlış bilmiyorsam bakırın yanında altın da bulunuyor. maden mühendisi arkadaşlar uyarsın yanlış biliyorsam. çayeli ve murgul bakır madenleri aynı hat üzerinde. o hat üzerinde bir sürü araştırma yapıldı. o hat üzerindeki çoğu köyde maden aradılar. hatta kendi köyüm de bu hat üzerinde ve bizzat maden araştırması yapıldığını biliyorum.

    ikinci olarak da gerçekten karadeniz yaylalarına gidenler taşları fark etmiştir. bu taşlar mermer için çok iyiymiş. biz bi numune yollamıştık, çok kaliteli olduğunu söylemişlerdi ama hammaddenin çokluğu aklınızı alacak kadar çok ama o taşları aşağı indirmek mümkün değil. her yayladan aşağı indirene kadar yukarıdan bir yol yapıp yaylaların kalbini söküp almak istiyorlar.

    dünyanın en saçma projesi ve kesinlikle desteklenmemeli. itiraz edilmeli.
  • durdurulma kararına rağmen, ne hikmetse tam da ankara katliamının tarihinde, kavron'da* yeniden hortlayan "proje":

    https://www.evrensel.net/…sil-yol-israri-11-gozalti
  • gün geçmiyor ki yeni bir çılgın proje sıçmasınlar.

    vali ne dedi

    yöre halkı ne dedi

    bonus

    güven islamoğlu'na teşekkürler.
  • “mahkûmlar sandalye konusunda şakalaşırlardı. insanların korktukları ama kaçamadıkları her şeyi şakaya vurdukları gibi.”
  • stephen king'in 1996 yılında yayımladığı korku gerilim romanıdır.

    1999 yılında yönetmenliğini ve senaristliğini frank darabont üstlenerek aynı adla sinemaya uyarlamıştır.

    ayrıca (bkz: the green mile)
hesabın var mı? giriş yap