• cogu kez onceki yazilanlari okumadan tekrar yapanlari sevmiyorum ama bazi durumlarda da yararli oluyor benzer dusunceli insanlarin coklugunu gormek, o yuzden benden de gelsin: "9'da tek gidilebilecek yer bar mi" veya "bara giden illa orospu mu oluyor" diyerek pazarliga bastan 1-0 yenik baslamayin, direkt sana ne lan yarraaamdan girin ve o cizgide diretin. resit insanin her gece bara gidip, her gittiginde de tuvalette biseksuel orgylere girmeye hakki vardir. hepimizin gencliginde yasadigi seyler bunlar, ben at bile siktim o bar tuvaletlerinde (kendi rizasiyla gelmisti), simdiyse cevresinde sevilen basarili bir ciftlik sahibiyim. sonucta tuvalet temiz olsun yeter, hijyen onemli, sonra o cocuk yurda donunce diger ogrencilere kolera, sitma, ebola, deng hummasi falan bulastirirsa yurtlar muduru de sinirlenir tabii.

    hazir gelmisken yarakli kurekli kalitemi konusturayim ve konuya yeni bir acidan yaklasayim. bir arkadas demis ki: "burda ahkam kesenler yerine kızını üniversiteye gönderen velilerin tepkilerini merak etmeme neden olmuş açıklama. acaba çıkıp da "benim kızımdır, bara da gider, diskoya da" mı diyecek? yoksa "gayet güzel söylemiş, hislerimize tercüman olmuş" mu diyecek?

    o velilerin ne dediklerinin onemi yok, her biri ayri birer hasan albayrak da olabilirler. muhafazakar barbarligin etkisinde, oglanlarini padisah gibi buyutup, kizlariniysa sosyallestirmeden, bagimsiz dusunme yetilerini gelistirmeden patates gibi 22'sine kadar yetistirip, ondan sonra da babaevinden kocaevine yuklu bir bonservis karsiliginda transfer etmek istiyorlarsa, ve cevrelerindeki tum kizlarin da boyle olmalarini istiyorlarsa, giderler bir cemaat yurduna, bir ozel isletmeye, parasini basip kendi dunyalarinda mutlu olurlar. ama devletin yurdunda bu olmaz. velilerin yuzde 90'i bronz cagi col kavmi kafasinda olsalar da olmaz. cunku haklar ve ozgurlukler referandum konusu, mutabakat konusu degildir, cogunlugun oy birligiyle tahakkumunu kuracagi alanlar degildir ve devletin de temel gorevi bireyi bu tahakkume karsi korumaktir, bizatihi o tahakkumu cogunluk adina olusturmak degil, cogunlugun degerlerini devlet otoritesi damgasiyla resmilestirmek degil.

    edit: tabii parasini basip ozel yurda verdiler diye de kiza her turlu baskiyi kurma hakkina sahip olabilirler diye dusundugum sanilmasin. sonucta velilerin cocuklari ustunde, ozellikle resit cocuklari ustunde, sonsuz tahakkum hakki yoktur ama bunun siniri daha kilcikli bir konu, spesifik ornekler uzerinden gitmek lazim. oysa devletin kurumlarindaki devlet-birey-cogunluk iliskinin nasil olmasi gerektigi daha acik; "kulturumuz/ananemiz bu" savunmasinin girecegi bir alan degil.
  • kafatasının içinde duran kıvrımlı et parçasını çalıştırmayı bilemediği için, o kızların okullarını bitirebilmek için bir barda çalışıyor olabileceğini ve bu durumu sırf ailesi gönderdiği paranın ona yettiğini düşünmesi ve üzülmemesi için onlara ve haliyle de yurt yönetimine söylemek istemeyebileceğini düşünemeyen adamın sarfedebileceği bir cümledir.
  • demokrasimi gelişiyor hamdolsun dedirten açıklama. "18 yaşında reşit olmuyor muydu insanlar?" sorusunu da sordurtmaktan geri bırakmıyor, söz konusu açıklama.
  • çok ayıp çok ayıp. hiç sorulmaması gereken bir soru. halbuki üniversiteli kızın evde oturup, türbana çarşafa dolanıp, yobaz bir puştun bilmem kaçıncı karısı olması lazım. bunda kemalizmin büyük suçu var. çarşafa dolanıp kıyam edecekleri yerde, ahlaksız yetişiyorlar. ne işi varmış kızların üniversitede? otursunlar oturdukları yerde.

    kahrolsun kemalizm.

    not: ironiden anlamayan nesle aşina değiliz koçlar.
  • ''madem ki bara gideceksin,üniversiteye gitmeyeceksin kızım!''şeklinde telkinle devam etmesi beklenen soru.
    canım benim.
  • vuhuuu... ay inanılmaz sevindim dokuz olmasına, nasıl sevindim, nasıl inanılmaz sevindim, nasıl şey ettirip attım anlatamam. ehh zaten iyi olmuş, ister özel olsun, ister devlet ister cemaat olsun, namıslı dürüst hatun kadınımızın yetişmesi için zeminimiz vardı, maşaallah bin şükür. bahsi geçen kuruluşlar için giriş saati, kış tarifesi düzenlemesiyle ve de sırasıyla maksimum, on iki, on bir, bir de yedi idi. ee kavga şimdi dokuz olması mı? aman n'olcak canım iki saatçiklen. ay ilahi. içeride sik kadar yerde afedersin milletin ayak kokusunu çeke çeke, pireli bir yatağın üzerinde ders çalışsınlar. dimi? kitap okusunlar hanım kızlarımız el işi yapsınlar, banyodan elalemin saçını temizlesinler, hizmetlinin, görevlinin tırtını yesinler, götüm götüm sigara içsinler. yapacak aktivite çoook.

    bizim hudutlarımız içerisinde doğumundan itibaren aneyn bubayn eline bir sicimceğizlen bağlarlar seni, deh gülüm gitme oraya, kah gülüm gel buraya. hey yavrum be, ilen millet anaokulunda bile çocuğun özgürlük kazandırma, birey olma duygusu tattırma çabasına düşmüş, benim annem elinde mendil kazık kadar herifin peşinden koşsun, ah ballı kuzumm terlemiş.

    sen öğreteme öğreteme, senin kızın adından önce yalan hecelemeyi öğrensin, ondan sonra aman benim kızımın yularını salmayın, aman hapishaneden bozma yurtlarınızda ona da yer açın. hafta sonları haber verin, erken arkadaşına kaçmasın, aman bara gidip bi köşede domalmasın. ama tiyotra olsun sinemo olsun, erotik içerikli olmadığı sürece verin, basın izni. sevimliyiz biz, geri kafalı da değiliz, gördünüz mü kültürel faaliyet çerçevesinde yumuşağız, esneğiz.

    ama evet bence en en en en önemli noktaya parmak basılmış sahiden, dokuz ve bar. yurtlarımız beş yıldızlı yaşam kompleksi, cennetten bir hurma bahçesi.
  • kız yurtlarının çevresindeki alana mayın döşetebilecek zihniyetin, ifade hürriyeti kapsamındaki dışavurumudur.

    efendim yurdumuzdaki bazı canlıların hayata bakışı şu minvaldedir: kadın doğar, büyür, hayırlısıyla (kazasız belasız, sağ salim, sıfır km) evlenir, çocuk yapar, sonra da ölür. bütün çaba bunun içindir anlayın artık. bara gitmek olayın şifresi. bifteği dövdürmeyin demenin kibarcası. veya daha iyi niyetli bir yaklaşımla, "hele bi diplomanızı alın, sonra verin kime vereceğseniz." mealindedir. hayatı yaşamak gadına mı galmış? bara da gitmeyiversin. bara giden gecesinde veriyor zira. barlarımızın öyle bir özelliği var. kız giren dul çıkıyor. ben erkek halimle girdiğimde bile tedirgin oluyorum ki üniversiteli kızın girmesi halinde yaşayabileceği buhranları ve şehvetli geceleri düşünemiyorum bile. ayrıca, kız evlatlarını başka şehirlerde okutan ana bubaların da bu sayede içi rahat olacaktır. çünkü, yurdumuzda bara gitmeyen kızın cinsel münasebet yaşama tehlikesi yoktur. gündüz saatlerinde herkes çalıştığı için seks işi yalan olur. kızımız akşam bara da gitmezse bu iş tamamdır. üniversiteli kız önemli tabi, sahip çıkılması lazım. üniversiteli erkek zaten hayvan olduğu için bara falan gitmesi mühim değil. kız gitmezse o da gitmez zaten. du bi dakka lan, yoksa bu emmi erkekler bara gitmesin diye mi söylemiş bu sözü? olabilir ha, sağ gösterip sol vuruyor olabilir. vallahi tıkandım şimdi.

    olayı iran devrimine falan bağlardım ya neyse... resmen taciz atışı; önce teyakkuza geçirip, sonra alışkanlığa sevk eden cinsten. umarım kadınlar bazı gelişmelerin farkındadır. zira, taciz atışlarıyla uyuşturulmuş, alışkanlığa sevk edilmiş bir hedef daha kolay ele geçirilebilir niteliktedir.
  • savunmasinin "9dan sonra barlara gidilmiyor ki sadece" veya "barlarda sikismiyoruz ki sirf" tezleriyle yapilmamasi gereken osuruktan beyanat. sevgili ozetlen yurttan sorumlu arkadasim: sen sadece ogrencilerin o yurtlara yerlestirilmesinden, oranin temizliginden, nispeten guvenliginden, oradaki genel altyapidan sorumlusun... oradaki genclerin ozel hayatlari da senin sorumlulugun altinda degil. yani senin bolgen degil, senin karisabilecegin bir yer degil. bu yuzden o bolge hakkinda cemcuk salak sacma laflar edemezsin, oradaki ozgur ve resit bireylerin o binaya saat kacta girip giremeyecegine sen karar veremezsin. hele bunu kamuya son derece acik bir sekilde seksist bir yaklasimla, cinsiyet ayrimi yaparak bu gerzek,cagdisi, orumcek fikrini ifade edemezsin. sen o kizlarin amlarindan sorumlu degilsin. sen o kizlarin bekaretinden sorumlu degilsin. sen sadece o kizlara yurt yapmakla sorumlusun onlarin yurdundan sorumlusun. o kizlarin zebanisi degilsin.
  • vakti zamanında köy enstitülerini kapattıran zihniyetin günümüzdeki mahsüllerine yakışan bir beyanattır. o zamanda 'buralarda kızlarla erkekleri düzüştürüp komünist piçler yetiştiriyorlar' diyerek, köy enstitülerini önce lanetleyip, demokrat parti döneminde de kapatılmışlardır. dünya çapında muadili var mıdır bilmiyorum. ama türkiye için benim gözümde dünyanın en büyük, en başarılı bilim adamlarının bulunduğu, en başarılı bilimsel gelişmelerin kaydedildiği üniversitelerin kurulmasında da büyük bir projedir köy enstitüleri. hedeflendiği gibi yürütülebilseydi memleketteki çoban bile bu günkü aysu kayacı'dan daha fazla kitap okumuş, daha fazla bilgi sahibi olmuş olurdu. böylece dönem dönemde olsa kendimi hak veririken yakaldığım 'benim oyum niye dağdaki çobanla eşit' gibi bir söz asla edilmeyecekti.
  • söylenecekler söylenmiş zaten olayla ilgili de, benim dikkatimi inatla 17 yaş muhabbeti çekiyor bu açıklamayı okuyunca.

    bence bu yaş özellikle seçilmiş açıklama yapılırken, çünkü 18 veya daha üstü herhangi bir yaş seçildiği an bunu bir muhafazakar olarak bile savunmak daha zor olur.

    ama 17? "daha reşit değil bi kereaaaeee" lafına otomatik zemin hazırlıyor.

    bu açıdan tebrik ettim açıklama metnini yazan arkadaşı.

    yalnız hadi 17 yaşında üniversite okuyan kızlar var olsun(ki olsa olsa birinci sınıf/hazırlık olabilirler), be adam 4 yıllık okuyup yurtta kalan kızlar çoğunlukta memlekette, yani her türlü 1 sene sonra reşit oluyor hatta 20li yaşlarına geliyorlar o okuldan mezun olmadan.

    şimdi tekrardan düşünelim, "17" yaşındaki kızlara güvenmedin, "20" yaşındaki kızlara güvenmediğini de iddia edebilecek misin? malum medeni kanunumuza göre 18 yaşındaki insan tam fiil ehliyetini kazanmış oluyor çünkü, ve tam fiil ehliyeti olan bir insanın özgürlüğünü başkasının özgürlüğüne bulaşmadığı sürece kısıtlayamazsın.

    tekrar ediyorum, kız 20 yaşına geldi, o zaman ne bok yiyeceksin?

    ben 5 senelik lise mezunuyum, üniversiteye girdiğimde sırf bu yüzden 19 yaşındaydım, benim aynı liseden mezun olan kız arkadaşlarım da haliyle aynı yaştalardı. sen 19 yaşındaki "özgür olması gereken kızın" özgürlüğünü kısıtladığını avrupa insan hakları mahkemesinde nasıl açıklayabilirsin?

    başka sorum yok.
hesabın var mı? giriş yap