• (bkz: komando tugayında 3000 komando ele geçirildi)

    (bkz: askeri hava üssünde 22 tane f-16 bulundu)

    (bkz: deniz üssünde 7 fırkateyn yakalandı)
  • mühimmat sevkiyatının resmi olması, kamyonda bulunan askerlerde resmi yazı bulunması ile bu kez fetocuların götünde patlamış bulunan ve tam bir skandala dönüşen olay.

    bir ülke düşünün; o ülkenin silahlı kuvvetleri sivil araçla resmi-rutin mühimmat sevkiyatı işlemini mümkün olduğunca halkı ürkütmeden gizlice yapmaya çalışıyor ve aynı ülkenin emniyet teşkilatı o kamyonu onlarca polis aracı ile gidip esir alıyor ve sanki düşman ordusunu suç üstü yakalamış gibi basıyor yaygarayı.

    sözün bittiği yer bu olmalı.. artık bir tarihi gelişmenin hiç bir tartışmaya yer bırakmayacak ve hiçbir siyasi mülahaza ile örtülemeyecek kadar sarih olduğunu görmekteyiz, adını koyalım: f tipi örgütlenme ile mukip emniyet teşkilatı tsk'nın üzerine salınmış, düşman ordusu gibi tutukluyor, basıyor, soruşturuyor, sorguluyor. evet şaka gibi ama gerçek..
  • "yakında bunlar kışlaları basıp ergenekon'un yeni cephanelikleri bulunda da derler" dedirten ülkenin ne hale geldiğini gösteren haberdir...
  • pardon adlı filmden alıntıdır.

    --- spoiler ---

    -örgütün başında kim var?
    -albay niyazi...
    -demek albaylar da işin içinde... örgütün ismi ne?
    -türk silahlı kuvvetleri.
    -dalga mı geçiyorsun benimle!
    -sordunuz söyledim. şu an içinde bulunduğum örgüt, şanlı türk ordusu...

    --- spoiler ---
  • mümkündür.
    tokat ta erbaa - reşadiye yoluna çıkıp, geçen bütün araçları 3 gün gözleseniz hangisinde ne olduğunu anlarsınız.
    anlam veremediğim olay ise, neden bu kadar işkembeden sallandığı.
    sivil araçla mühimmat taşınamaz mı? kanun da yönerge-yönetmelik-tüzük te yeri yok mu yani?
    nasıl taşınır anlatayım.
    bir adet düz beyaz kağıt alınır, yazıcıya konur. bilgisayar da belgelerim in olduğu klasöre girilir. mühimmat sevkiyatı ile ilgili hazır/uygun formatlardan biri açılır. değişiklik yapılması gereken yerlerde değişiklik yapılır. araç modeli/plakası, güzergah , personel ve mühimmat bilgileri yazılır. yazdırılır. çıkartılıp alay komutanı/yardımcısı/ordonat subayı vs ye imzaya çıkarılır. imzalandıktan sonra gerekli birliklere tamim edilir. güzergah üzerinde koruma/devriye faaliyeti talep ediliyor ise ona göre bilgi verilir. günü geldiğinde görev emri hazırlanır, birlik/tabur/alay/tugay vs komutanına imzalatılır. sevkiyat yapılır. araç sivil mi askeri mi kime ne? kime ne arkadaşım plaka numarası uyuyor mu uyuyor. o kadar.
    polis e neden haber verilmemişmiş. bak bak. polis kim? polis ne yapacak?
    tokat ta sırf kendi sınırlarından çıksınlar diye mülteci taşıyan kamyonu kovalayıp, jandarma bölgesine girdiğinde 156 yı arayıp aracı durduran adama mı haber vereceksin? ya bırak allasen ya. ya askerlik yapmadınız yada her şeye toz pembe bakıyorsunuz.
    şahsen jandarma istihbarat ta görev yapan insanların yanında askerlik yaptım, o yakalanıp krokiyi yuttuğu iddia edilen olayı duyduklarında, eminim götleriyle gülmüşlerdir.
    ne zannediliyor ki bu anlamıyorum. adamın işi o işi. adam mesleki olarak her zaman yakalanmaya hazır çalışıyor, her an tetikte zaten.
    ayrıca merak ettiğim başka bir konu var. poyrazköy de bulunan cephaneler ve bununla alakalı göz altına alınan askerlerin parmak izleri tutmadı. neden medya bunuda anıra anıra açıklamadı da üstünkörü geçti?
    evet evet er yada erbaşa gömdürdüler değil mi?
    eminim rütbeli bir subay olsan ve bu kadar yasa dışı bi bok yiyecek olsan, her ne kadar melek gibi davransan da 24 saat emrin altında olmasından dolayı her an her şeyi yumurtlayacak bir askere yaptırırdın değil mi? aferin.
    yahu demek istediğim şu, kimse kanun un üzerinde olmasın, herkes kanunlara uygun hareket etsin, aksi takdirde cezasını hakettiği şekilde çeksin, ama kalkıp siktiri boktan senaryolara da alkış yapılmasın. askerlerin arasında hiç mi kötü yok? hepsi mi sütten çıkma ak kaşık? asla değil. uygunsuz yada abartılı olaylar yok mu? var. e tamam çeksinler cezalarını ama saçmalamanında bi alemi yok bence.
    doğru kimse kanunun üstünde değildir. sadece sormak istiyorum. buna son padişah recep tayyip efendy ve yandaşları dahil mi?
    hayır kim hangi kanuna göre yargılanacak? belli efendy misss yeni icraatlar peşinde.
  • tsk'nın bu kadar gündeme geldiği, sıkıştırıldığı bir dönemde "peki ya polisi kim denetliyor?" sorusunu aklıma getiren operasyon... tabi böyle şeyleri fazla düşünmemem lazım, malum götüme girebilir...

    zamanın ötesinden edit: işte böyle şeyleri düşündüğüm için bana haddimi bildirdiniz ey sevgili suserler, elleriniz dert görmesin... polisin denetlenmesi mi? ulan zaten adı üzerinde polis o.. denetlenir mi hiç? senin, benim gibi insanlar yok ki orda. insan üstü varlıklar var. ben hata yaparım, o yapmaz. ben çalarım, o çalmaz. ben rüşvet alırım, o almaz. ben adam tehdit ederim, o etmez. ben göz yumarım, o yummaz. ben gösterici döverim, o dövmez. ben işkence ederim, o etmez.

    sizin için tek bir temennim var; "inşallah benim elime düşmessiniz de, onların eline düşersiniz"

    (bkz: amin)
  • su haberi andiriyor:

    http://www.zaytung.com/haberdetay.asp?newsid=1330
  • askerliğimi yaptığım, iç güvenlik bölgesi olarak kabul edilen yerde, askeri mühimmat ve personelin neredeyse tamamı birlikler arasında sivil plakalı, sivil görünümlü araçla taşınıyordu. bir ford transit'e hem karakola gönderilen askerlerin bindirildiğini, hem de transit'in bagajında tank mermisi taşındığını söyleyebilirim, çünkü içinde ben de yolculuk ettim. elbette her bir aracın yola çıkış ve varış saatleri v.s. ilgili birliklere bildiriliyordu, sivil makamlara bildiriliyor muydu bilmiyorum, açıkçası bildirildiğini de sanmıyorum.
    tsk ktm'ye katılmış askerini birliğine ulaştırmak için sivil araç kullanır ve o sırada birliğine katılmış kabul edilen, dolayısıyla görevli bulunan askerinden ulaşım ücreti alır. bu yüzden sivil bir araçla mühimmat taşınması falan şaşırtıcı gelmiyor hiç.
    diğer yandan sürmekte olan fethullahçılar (sadece hükümet demedim farkındaysanız) - statükocular (sadece asker demedim farkındaysanız) çekişmesinde daha demokratik hale gelmemizi sağlayacak herhangi bir yön de göremiyorum. bu güç çekişmesinin bu ülkeye bir yararı olduğunu, olacağını da sanmıyorum.
  • işin ilginç yanı, bu konuyla ilgili kimse de çıkıp askeri muhimmat sivil araçla taşınır, plaka bilgisi, gideceği yolun güzegahı vs. ilgili birimlere bildirilir, prosedürü böyledir dememiş. lan herkes mi asker kaçağı olm sözlükte?
  • askere olan güvenin iyice azaldığının göstergesidir. bundan bir sene önce aynı ihbar yapılsaydı yol kağıtları polis tarafından kontrol edildikten sonra araç yoluna devam ederdi, savcı çağırılmazdı, kağıtların orjinalliği araştırılmazdı, baş haber olarak akşam haberlerinde gösterilmezdi, bugünkü gazetelerin manşetini oluşturmazdı, kimsenin aklından acaba askerler camimi havaya uçuracaklardı sorusu geçmezdi vs vs.. ama artık böyle. birileri bunu istedi ve toplumun tsk'ya olan güveni hala ilk sırada olmasına rağmen `!` önemli ölçüde azaldı. askerlere olan bakış açısı önemli ölçüde değişti ve değişmeye devam ediyor. buna benzer bir olay belki önümüzdeki yıllarda yaşanacak, türk polisi türk askerine kelepçe takacak, başına çuval geçirecek, bunlara mı şahit olacağız? olası istanbul depreminde tsk böyle bir güvensizlik ortamında koordinasyonu ele alacak, enkaz altından can kurtaracak, uzatılan asker eli kuşkuyla mı tutulacak? rutin durumlara bile aşırı kuşkuyla bakılmaya başlandı, hükümet değişir, gündem değişir, bütün bunlar unutulur, unutulmaması gereken tek şey tsk'nın değişmeyeceği ve en güvenilir kurum olarak kalacağıdır.
hesabın var mı? giriş yap