• bizatihi sözcüğünü kullanmayı pek seven mülkiye hocası. üşenmedik saydık, son dersinde 23 kere kullandı. ilginç bir giyim tarzına sahiptir. o günkü kıyafetinin yarattığı şaşkınlıktan kurtulabilirseniz, anlattıklarından çok şey öğrenebilirsiniz.
  • hayatımda gördüğüm bilgi birikimi ve görgüsü en geniş kadın. diyelim metin erksanın yıllar önceden kenarda köşede kalmış bir filminin küçücük bir detayı hakkında bir sorunuz oldu kendisine, vesileyle 129 kitap, 54 yazı ve 1.194 filmden samimice söz edecektir. keşke araştırma görevlisi vs olarak yanında kalabilsem dediğim insandır. mülkiyede okumanın bence en büyük artısıdır.
  • 25 kasım 2011'de agos'a mehmet taylan esin'le verdiği röportajın tam versiyonu için:

    http://azbilmisozneler.blogspot.com/…ylan-esin.html
  • bazı mülkiye hocaları ile aralarındaki dostluk ilişkisinden dolayı imrendiğim,cok tanımamama rağmen hakkında hep güzel seyler duyduğum mülkiye hocası.
  • aşağıdaki metinleri nurhan erol ışık'la birlikte hazırladıkları bir makalede kullanmış şahsiyettir:

    "... gerçek değil gerçeğe dair metinler ..." (şiir, roman gibi anlatılar için söyleniyor)

    "... anlatıda dile geitirilenlerin, sözcüklerin bir seçimin, stratejik bir tercihin ürünleri olduğunu ..."

    "doğu'nun kendisine bakmasının tek mümkün biçimi hâline getirilen batı kaynaklı imgeler, kategoriler, sınıflandırmalar doğu'nun kendisi hakkında düşünmesini sınırlandıran ve daraltan bir işlev görür."

    "'muassır medeniyet seviyesi'nin timsâli olarak batı'yı hedef alan batılılaşma ve modernleşme paradigması tam da doğu'nun kendisine yönelik oryantalist ve dolayısıyla kısıtlayıcı bakışının bir ürünüdür."

    "akıl, bilgi, güç, birey; akıl dışı, cehalet, tâbi olmayı getiren zayıflık, cemaat içinde kaybolmuş olmak ile bağlantılandırılarak modernliğin kurucu unsurları olur."

    "oryantalizmde doğu'ya dair dile gelen ayrımlar, kategoriler, kurulan önermeler, üretilen karşıtlıklar batı'ya ve batı için konuşur."

    "... dolaylı anlatım biçiminin egemen ya da ağırlıklı olduğu anlatılar manipülasyonun ön plana çıktığı ya da bu etkiyi en çok yaratan anlatılardır."

    "... aristokrasinin aristokratlığına asıl hayatiyet kazandıranın uşaklar olması ..."

    "... 'bir insanı öldürmek için önce sesini öldürmek gerekir' ..." (ahmet altan'ın "isyan günlerinde aşk"ından alıntı)

    "... 'inançları duyuran sesi yok edersen, o sesin sahibi kendiliğinden yok olur ...'" (yine ahmet altan'dan)

    "'varlıklarını düşmanlarına borçlu olan herkes gibi onlar da darağacına çektikleri adamın sesini sevdiler en çok'." (derviş vahdeti'nin kastedildiği bir başka altan alıntısı)

    "kyg ve iga ... anlatı öbekleriyle 'resmî olmayan' karşı bir modernlik vizyonu olduğu sanısı yaratırken, aslında 'resmî' modernlik anlayışının, hiçbir biçimde sorgulanmayan kategorilerine, sembollerine başvurmaktadır." (kyg, "kılıç yarası gibi"; iga da "isyan günlerinde aşk")

    not: "'doğu ve batı'nın dayanılmaz hafifliği: ahmet altan'ın 'kılıç yarası gibi' ve 'isyan günlerinde aşk' adlı romanlarının anlam dünyası" başlıklı, şubat/03'te yayımlanmış bir makaleden yazımı korunarak alınmıştır.
  • kendisinden 2015 yılında "sosyal bilimler felsefesi" adlı dersi aldığım (benim için) efsane mülkiye hocadır.
    aynı zamanda "bu suça ortak olmayacağız" (barış için akademisyenler) metninin imzacılarından biridir. bu nedenle ihraç edildi.

    çok az insan hem zeki, hem cesur hem güzel hem de başarılı olabiliyor. zeliha hoca onlardan birtanesi.
hesabın var mı? giriş yap