• dünya bir oyun sahnesi programından öğrendiğim kadarıyla:
    haluk bilginer ve zuhal olcay'ın yana döne para arayarak yaptırmaya çalıştıkları dönemde, moda'da oturan emekli bir edebiyat öğretmeni olan cazibe hanım telefonla arayarak 'çocuklar ben size bir milyar lira bağışta bulunmak istiyorum' der ve bağışta bulunur.

    haluk bilginer'in söylediğine göre halen cazibe hanım'la tanışamamışlar.
  • ekim ayında macbeth' i sergileyerek istanbul' da olmadığıma beni kahretmiş olan tiyatrodur. nasıl anlatsam öyle güzel bileşenler var ki bu işte: haluk bilginer oyunu çevirmiş, ilker aksum gibi harika bir oyuncu başrolde, çok sevdiğim bir diğer oyuncu olan saygın soysal da oynuyor. bütün işi gücü bırakıp, istanbul' a gidip bu oyunu izleyesim var.
  • yeni sezonda shakespeare'nin macbeth'ini haluk bilginer çevirisiyle sergileyecek olan tiyatro.macbeth'i ilker aksum canlandırmakta...
  • bir garip işler peşinde ya, hayırlısı. oyun atölyesi'nden çıkan oyunların kalitesi türk tiyatrosunun durumuna bakınca zaten aşikardı. bilirdiniz ki burada izleyeceğiniz oyun mutlaka buram buram emek ve kalite kokacak, baştan savma bir iş izlemeyeceksiniz. ama oyun atölyesi'ni oyun atölyesi yapan, seçilen oyunları dışında ekibiydi de aynı zamanda. daha kapıdan girer girmez yıllardır orada duran tanıdık simaları görüp sanki size ait bir tiyatroya gitmiş gibi hissederdiniz. bu büyük değişimin sebebi nedir bilmem ama değişime pek ayak uyduramayan veya değişimlerden korkan bir toplumun mensubu olarak, kadıköy'ü biraz daha fazla sevmemize neden olan oyun atölyesi'nde o eski "samimiyet" kalmaz, ticarethane kafasına döner de biz de karşının izleyicisi oluruz diye korkuyorum.
  • en son kadıköy'e gittiğimde her zamanki rotamı biraz değiştirip de kendimi dr. esat ışık caddesi üzerinde yer alan binanın önünde afişlere bakarken bulmamın üzerinden bir haftadan fazla zaman geçti. girip broşür aldım ve çıktım. aynı gece eve vardığımda bilgisayarımı açtım ve dün akşam sergilenen pencere'ye bir bilet aldım.

    binaya girdiğinizde bir rahatlık hissediyorsunuz; sanki yıllardır müdavimmişsiniz. çalışanları çok nazik ve güleryüzlü. gişede, internetten bilet aldığımı söyledim; görevli kız ismimi sordu ve üzerinde "sn." hitabıyla adımın yazılı olduğu bir zarf uzattı. bilet tabii içerisinde. bunun çok güzel bir düşünce olduğunu belirtmem gerekir. o şekilde biletinizi aldığınızda zaten otomatik olarak iyi hissediyorsunuz.

    özetle, daha çok oyun seyretmeyi planladığım yerdir.
  • http://ebilet.oyunatolyesi.com/ sitesinden online bilet satışı yapmaya başlamış tiyatro.
  • modadadir. haluk bilginerin yeridir. cok pahalidir. ama yer bulamazsiniz.
  • ne tiyatro sevgisi varmış türk milletinde gözlerim yaşardı. an itibariyle tam bir saattir bilet almaya çalışıyorum ancak site kilit, gişe telefonları düşmüyor. kalkıp gitsem gişe 1 ekim'e kadar kapalı.

    geleceğe dair umutlanasım geliyor gördükçe...

    edit: tam 84 dk uğraşarak 1 adet bilet alabildim. almışken salonun kalan tüm biletlerini kapatmak aklımdan geçmedi değil *keşke biraz daha fazla alsaydım. sadece google chrome ile satış adımına geçebildim. denemek isteyenlere tavsiyemdir.
  • tekrardan yeni bir kadroyla testosteron'un provalarına başlamış olan tiyatrodur. yönetmenliğini celal kadri kınoğlu yapıyor. yardımcıları da orbay sehlikoğlu, ışıl öztürk ve gözde kırgız olmuş. e arkadaş bu oyunun adeti olarakta bir çok ünlü isim yer alıyor. ocak ayı ortalarında sahnelenmesi planlanan oyun. yeni ve genç bir düşünceyle şekilleniyor.

    her ne kadar ka'nın yönettiği bir oyunun tekrar baştan rejiyle yapılmasını ve başka oyuncularla oynanmasını etik dışı bulsam da ne diyelim hayırlısı olsun artık. keşke yeni bir metin bulunsaydı ve yeni bir oyun sahnelenseydi diyorum.
  • internet sitelerindeki e-mail adresi yoluyla kendilerine ulaştığınızda oldukça nazik çalışanlarıyla (tekrar teşekkür ederim rana hanım.*) kısa sürede sorun çözen güzel oluşum.
hesabın var mı? giriş yap