• son bölümde gözüme çarpanları önem sırasına göre sıralamam gerekirse

    --- spoiler ---

    - charlotte da iyiymiş kıymetini bilememişiz

    -sawyer çok sümsük bir polis olmuş

    -ağlak jack'ın gözükmediği her bölüm güzel gidiyor

    -widmore'ın adamlarından o şişman tip olmamış

    -ya bi de elinizi yüzünüzü bir yıkayın arada, oto sanayi çırakları gibi dolaşıyorsunuz her tarafta

    --- spoiler ---
  • --- spoiler ---

    +benim anam deliydi, ondan böyle oldum...
    -bana bunları niye anlatıyorsun?
    +çünkü eşşeğin zikinden dolayı

    nasıl insansınız lan siz? hiç mi merak etmiyorsunuz? ne zaman biri bir şey anlatmaya kalksa "ee banane bundan" tarzı takılıyorsunuz. ben orda olsam iki şey öğrencem diye locke'un peşinden ayrılmazdım.

    +ne zamandır burdasın? (veya kaç yaşındasın)
    -çok
    +peki

    bu ne şimdi? böyle rahatlık mı olur? tatmin oldun mu bu cevapla? biriniz de ısrar edin yahu, biriniz de 'adam gibi cevap ver lan' diyin. delirttiniz lan beni.

    --- spoiler ---
  • --- spoiler ---

    tatmin edici bir bölüm değildir. sawyer odaklı bölümlerden zaten pek fazla bir şey beklememek lazım. sonuç olarak sawyer'ın, kimle pazarlık yaparsa yapsın sadece kendini düşündüğü tekrar anlamış olduk. anlamak çok zormuş gibi. flockeun sawyer'a senin kadar iyi bir yalancı tanımıyorum tarzı bişey demesi hoştu kanımca. beklenmeyen şeyler göstermeyerek bir bölüm daha atlatmış olduk. he bide öyle final olmaz arkadaş benden söylemesi. haftaya richard alpert odaklı bölümün yardıracağı beklenmekte olsa da onu bunu bilmem desmond odaklı olan 11. bölümü beklerim.

    --- spoiler ---
  • dizi bitmeden yapımcı ve senaristlerin açıklaması gereken oldukça önemli bir gizemi daha tarihe not düşeyim:

    --- spoiler ---

    neden uçaktan kurtulanlar, adaya gelen gidenler ve richard, güzel, vücutlarına uygun, temiz ve ütülü giyinebilirken adanın çok daha eskisi olan others, evsizden hallice paçoz gibi gezmektedir?

    --- spoiler ---
  • --- spoiler ---

    sawyer'a gretchen morgan silah doğrultunca prison break mi izliyorum diye afallayan tek kişi ben olmamalıyım.

    --- spoiler ---
  • sawyer açısından iyi, lost açısından kötü değil ama pek iyi bir bölüm değildi. herkes gözlerini 9 küsür puan almış olan 6x09 "ab aeterno"ya dikmişken, sawyer'ın sideways'i filan pek önem taşımadı gibi. önem taşıyanlar da zaten,

    --- spoiler ---

    oha sawyer'a bak kaç kadın götürüyor, oha charlotte'la prison break'ten olan kızı götürüyor, vay yavrum vay! cılar oldukları için çok bir şey fark etmiyor.

    siyah duman'ın yavaş yavaş karakterinin ortaya çıkmaya başladığı bölümlerden biriydi. annesi psikopatmış ve bu da siyah duman üzerinde bir etki bırakmış bunu biliyoruz, bunu da aaron'un annesi claire'in de delirmeye başlamasına bağladılar hoş oldu, güzel oldu. sayid yine bi' hülyalı, hiç etki tepki yok olanlara seyirci sadece.

    ben bu widmore'un olayını anlamadım. 4. sezonda adam adaya gemi gönderdi, onca askeri yolladı ötekilerköyüne ki benjamin'i bulsunlar diye. herkesi yakıp yıktılar, sonra ikincil protokol olarak orkid istasyonunu filan araya soktular. bu charles widmore ne olduysa john locke ölüp kara duman onun bedenini ele geçirince locke'a sardı bir anda. fakat merak ettiğim bir şey de, acaba sawyer kendisini hidra adasına john locke'un gönderdiğini söylemeseydi ve onun öldüğünü söyleyen widmore'a da "locke'un locke olmadığını ikimiz de biliyoruz" demeseydi acaba widmore, kara duman üzerinden sawyer'la işbirliği yapacak mıydı? yani widmore'un olayı nedir arkadaş? adayı mı geri istiyor, benjamin'i mi (ki olmadğı belli), yoksa siyah dumanı mı?

    ayrıca dizinin yazarlarının artık jacob ve siyah duman'ın olduğu bölüme ve onların hikayesinin açıklandığı anlara gelene kadar genel hikayeyi uzatacakları apaçık ortada. bari şöyle dolu dolu bir şeyler verseler de o bölüme kadar beklediğimize değse. gerçi 14. veya 15. bölümde bu "aday"ların sırrı filan açıklanacak deniyor, ancak o kadar beklemeye değecek mi...

    6x08, bitişiyle, lost bölüm bitişleri arasında en zayıf olanlar listesine girmeyi başardı. yani izleyiciye bölüm boyunca hadi iyi veya kötü "hadiii... ohaa.... yok artııık..." dedirtmeyi başarmış olabilirler belki, ancak sonunda "uçakla değil freckles, denizaltıyla"........... lost! oldu mu bu şimdi? oldu mu yani? bana ne sawyer'ı neyle gideceğinden! siyah duman neden gitmek istiyor onu bilsek daha kâr.

    bu arada benim gibi tırsanı var mı bilmiyorum, ancak o kavgadan sonra ormanda buluştuklarında claire ağlayıp kate'e doğru ilerleyip sarıldığında anam dedim kız şimdi belinden bıçağı yine çıkartacak ve bu sefer öldürecek. yani claire'in suratına bir close up girilmesini ve surat ifadesinin üzgünden sinsi, sonra da öfkeliye dönüşüp dudağını büzerek bıçağını çıkartıp saplamasını gerçekten bekledim, bu bölüm bu açıdan da beni ters köşe yaptı diyebilirim.

    --- spoiler ---

    al bu da 6x09 promosu: http://www.youtube.com/watch?v=obdgpvymtoi
  • --- spoiler ---

    arkadaşlar kusura bakmayın ama 6. sezon 8. bölüme kadar şu alternatif hayat (uçağın düşmediği) flashside dedikleri olay zaman geçirmeden öte değildir. 6. sezon boyunca normalde 40-42 dakikalık bölümün 15-20 dakikalık flashside bölümleri resmen dakika doldurmaya yarıyor. flashsideler o kadar vasat ki bu bölümde sawyer'in polis çıkmasına hiç şaşırmadım.
    arkadaş 6 sezondur dizide bize tekrar tekrar aynı şeyi anlatmaya çalışıyorlar; ada özel bir yer. ama şu man kafa sawyer karakteri hala olayı kavramadı. herif ilk sezon neyse 6. sezon hala o.
    yok locke ile widmore'u savaştırırım sonra da fırsattan yaralanıp denizaltı ile adadan ayrılırım. lan dallama 3. sezondan beri ada seninle işi bitmeden kurtulma şansın yok diyorlar anlamadın mı. adadan denizaltı ile ayrılsan ne olacak yine bir şekilde geri geleceksin. jack, kate tayfası adadan ayrıldı da ne oldu, ada veya jacob istedi hepsi tıpış tıpış bir şekilde geri döndüler.

    arkadaş 6. sezon gelmiş son 8 bölüm diyorlar herkes cevap peşinde senaristler salak karakter odaklı vasat bölümle zaman dolduruyor.
    ama ben biliyorum dizi finaline son 2 bölüm kala bir çok cevap veren bir flashside koyarak herşeyi unutturacaklar, 1. sezondan beri taktik o.

    arkadaş herkesin istediği yavaş yavaşta olsa cevapların verilmesi ama 8 bölüm geçti ortada hala herşey gizli. son 2 bölüm kala herşeyi anlatmaya kalksarlar işin suyu çıkacak. zaten senaristler 'her şeyi açıklamasakta genel olarak açıklayacağız' şimdiden diyerek işi yokuşa sürmeye başladılar.

    lost efsaneyse efsane olarak bitsin.

    --- spoiler ---
  • --- spoiler ---

    öncelikle buradan herkesin huzurunda spoiler aparatı kullanan suser'ları , okurları düşünmeyip , yazdığım spoiler'ları adam gibi veremediğimden dolayı mağdur olanlardan özür diliyorum. kaçtır kendimin nasıl spoiler yediğini anlatıp dururken okuyanı hiç düşünmemişim. kim bilir kaç kişi benim yazdığım bölümü izlemeden , tabiri caizse sik gibi verdiğim spoilerların gözüne çarpmasıyla beraber bana küfrü yağdırdı. meğersem ne küstah adammışım. meğersem ne düzenbaz ipneymişim. bende diyorum neden kötüleniyor bu lost başlığına yazdıklarım.

    s06e08 - recon

    sawyer'ı hepimiz özlemişiz. ya da bir saniye. özlemiş miyiz ? şahsen ben charlotte'u da götürdüğünü gördükten sonra pek de özlemediğimi , şahsına küfürler yağdırırken farkettim. herifçioğlunun 3-4 bölümdür neden ortalarda gözükmediğini sevgili senarist kankalarım çok güzel bir şekilde açıkladılar. hormon patlaması yaşadı ırgatını siktiğimini. son of a bitch'ler diz boyu. abimizin maşallahı da var , birlikte olduğu her karı derin bir "woooooow" çekiyor. bir tane hatunun şu bölüme kadar "sawyer ? neyin var gülüm ? götünden soluyorsun ? yarın devam edelim istiyorsan" dediğini görmedim. ulan aynı yastığa başını koyan kim olursa olsun memnun mu kalıyor bu adamdan ? bölümün sonlarına doğru çıkan o pasaklı dörtgözü de götürür sanıp "imdaaaaaaaaaaaat" diye bağırdım evde. yeter lan. yapan var yapamayan var. biz bu adamın skor tabelasını mı izleyeceğiz. 10 bölüm kaldı açıklasanıza cevapları şerefsizler.

    ayrıca arkeoloji okuyan bir kız ile tanışırsam eğer , "indiana jones kamçısı" esprisiyle ilk günden yatağa atmayı hedeflediğim bir sosyal deney uygulayacağım. eğer ki başarılı olursam , sonuçları hep beraber değerlendirebilmemiz açısından farklı bir başlık altında bunu yazıya dökeceğim. fakat o geceyi karakolda geçirecekmişim gibi bir his var içimde. yazılacaklar malum. taşşak oğlanı olmaya gerek yok durduk yere.

    çok kötü bölümdü yahu. aklıma olağanüstü olan pek bir şey gelmiyor ki yazıma ekleyeyim. paralel evrendeki olaylar , adadakinden daha hareketli ve merak uyandırıcı olmuş. sawyer paralel evrende dolandırıcı değil de polis olmuş , ortak olarak yanına miles'ı vermişler. al sana starsky and hutch.

    bu kadarlık sawyer hegemonyası yeter. biraz başka şeylere değinmek istiyorum. şimdi bu jacob ile black smoke'un savaşı acayip yerlere gitmekte. widmore geldi , black smoke'a karşı olarak yer alacak. büyük ihtimal onun lavuklusu olan ms. hawking de black smoke'un yanında , jacob'a karşı omuz omuza savaşacak. şimdi jacob'ı ben kaç sezondur süt kardeşlerdeki gulyabani gibi sakallı makallı afgan dede tipinde biri olarak hayal ettiğim için , sarışın , oğlantı bir insan olarak karşıma çıkınca çok şaşırmıştım. açıkçası bende olsam black smoke tarafında yer alırdım. pezevenk jacob dokunanı kendi safına çekebildiği için , prison break'te oynadığı 10 dakikalık rolde bile jody lyn o'keefe'yi ayartıp , paralel evrende karşımıza çıkarmıştır. her yerde oynuyor o sarışın adam. her dizide. geçen imdb'den baktım dexter'da bile ismi geçmiş mark pellegrino'nun. rita'nın eski kocası rolünde. şimdi bu adam rita'ya da dokundu. allah muhafaza o karı da lost ekibine katılmaya kalkarsa , adanın insanlar üzerindeki iyileştirme gücünü geçtim , kendi kendini bile iyileştiremez. kanser olur lan koskoca ada. patlatır kendini , intihar eder. dizinin son bölümü de katakulliye gelmiş olur böylece.

    her seferinde söylediğim gibi , bu hafta da tekrar ediyorum. dark side'dayım oğlum. yerimi garantiledim artıkın. çünkü recon isimli bölüm ile öğrenmiş olduk ki , john locke'un bedenine bürünen kişi (herkes esau diye atıp tutuversin) kadir inanırmış. o nasıl bir tokattır ? helal olsun dedim lan. haketti ama. sonuna kadar haketti hem de. bakın claire nasıl çığrından çıkmış , dabbet'ul-arz amına koyim;

    claire çakmaklı

    tokatı atmadan önce güç toplayan john locke

    bu da olayı bacak arasından takip eden mal sayid

    sayid'im ne içirdiler sana ? oldham'ın şekerlerinden , bonibonlarından zula mı yaptın zaman yolculuğunda ? ne içtin oğlum ? nereden buldun ? charlie'nin meryem analarından mı tattın yanlışlıkla ? "my name is sayid jarrah and i'm looking for koko bonito" mu oldu sloganın ? kendine gel lan , silkelen biraz.

    --- spoiler ---

    anaaa şimdi farkettim şu resimlere tekrar göz atınca. yüz ifadelerine dikkat edin , tokat sahnesi değil de çok farklı konulu bir film çekilebilirmiş sankim. cahehe. çok çakalsınız sayın damon ve carlton emüce.
  • --- spoiler ---

    paralel evrende detektif olmuş suçlu peşinde koşan sawyer'ı görmek, evil cartman from a parallel dimension'ı hatırlattı bir anda bana. bilenler bilir, spooky fish bölümünde "i love you guys" diyen top sakallı, sevgi pıtırcığı bir evil(!) cartman vardı. tabii sawyer o kadar temiz kalpli değil, özünde yine intikam planları yapıp anthony cooper'ın kellesini isteyen sawyer o.

    claire için de ayrı bir parantez açmak lazım. kaç oldu yazmak istiyordum bugüne kısmetmiş. ya bu hanım kızımız mühendis gömleği ve pis saçları ile daha mı çekici oldu, yoksa bende mi bir anormallik var bilemedim. iğrenç saçları o muhteşem gözlerini iyice ortaya çıkarmış sanki hı?

    --- spoiler ---
hesabın var mı? giriş yap