• konusu : endüstriyel devrim zamaninda bir şeylerin ters gittiği , insanlarin birbirine düştüğü ve bundan da iki tarafa da ellerindeki kısmi teknolojiyi sağlayan guild'in olduğu gezegen prestel'in bir başka özelliği ise atmosferinde bulunan ve hiç durmadan güçlü bir şekilde , adeta bir akinti olarak , grand stream (büyük akinti) adli hava akimina sahip olmasidir ...
    bu gezegende yaşayan klaus ve lavie vanship denilen ufak uçaklar ile havadan haber taşimaciliği yapmaktadir ... ellerindeki vanship ise babalarinin grand stream'in öteki tarafina geçmek için yola çiktikleri ama hayatlarini kaybettikleri vanshiptir. asıl hayalleri grand stream'i aşip babalarinin yarim kalan görevlerini tamamlamak olsa da yaşamak için devam ettikleri haber taşima görevi onlari bir anda tüm gezegeni saran savaşin tam da ortasina düşürür...

    görüş : yüksek kalitedeki çizimleri ile 3d 2d arasi geçişlerin varliğini unutturduğu , karakterlerin erişebileceğiniz normallikte sunulduğu ve hiçbirinin süper karakter pozuna girmediği kendi zayifliklarinin sonuçlari ve acilarini çekeibildiği bir animasyon . kaliteli müzikleri ve orjinal olmasinin yaninda iyi işlenmiş hikayesi ile kesinlikle anime tarihinin en iyi serilerinden biri .... 26 bölüm 25 er dakika ....
  • telaffuzu "rasutu egusairu" şeklindedir. (bkz: nası yani)
  • reklam aralarından önce ve sonra çıkan ilkin davudi sonra ise küçük çocuk tonlamasıyla söylenen "dı last egzaaylooh!" nidalarıyla beni her zaman yarmayı başarmış bir anime...
  • kendisiyle aynı evrende geçen fakat farklı karakterlerle farklı bir hikayeyi işleyecek olan last exile: fam, the silver wing adlı seri başlamış ve ilk bölümünün altyazıları divxplanet semalarında görülmüştür.

    (bkz: last exile fam the silver wing)
  • ilk olarak bundan yaklaşık 10 sene önce keşfedip izlediğim, range murata'nın karakter ve mekanik çizimlerini gerçekleştirdiği 2003 - 2012 yılları arasında yazılıp çizilmiş bir anime/manga serisi.

    şahsen gökyüzüne, hava araçlarına ve uçmaya meraklı biri olarak bu tarz anime yapımları beni her zaman derinden etkilemiştir. öyle ki anime bittikten sonra bile kafamda sürekli o dünyada geçen fantaziler kurmayı sürdürmüştüm. ayrıca animedeki turan krallığı ve anatoray ulusu'nun isimleri bana sanki senaristin türk kültüründen bir şeyler kopardığını hissettirdi. bir esinlenme durumu var gibi.
  • mtv türkiye anime kuşağında yayınlanmaya başlayan anime
  • zamanında japonya da yayınlanmadan önce acaip reklamları yapılmış halkta acaip beklenti yaratmıştı. tabiki bu beklentileri karşılayamadı ve overrated damgası yedi. bu anime ile aynı dönemde başlayan ghost in the shell stand alone complex,juuni kokki , full metal panic fumoffu gibi animelerin çok gerisinde kalmıştır. yinede fena anime değildir.
  • dün itibariyle bitirmiş olduğum, arada mantık hataları olsa da kendini izlettiren animedir.
    bir iki abartılı karakter dışında herkesin neredeyse normal insanlardan seçildiği bir kadroya sahiptir.
    abartılılardan ise alex row ve delphine'e bayıldım.
    the unit orijinal bir konsept olmuş. guild'in gücü karşısında insan gerçekten de korkuyor.
    ilginçtir, her bölümün başındaki müzikli bölümünde olan sahnelerle anime'de karşılaşmadım. (starfishlerin norkia'ya saldırması, vs.)

    --- spoiler ---
    alex delphine'nin boynunu sıktığında derin bir haz duydum. sanki alex tüm hırsını çıkarırcasına yavaş yavaş boğdu ablayı. sondaki "kıtırt" sesi de insanın içine bir rahatlama getirdi. sadist de sayılmam ama deplhine'e karşı ben de kin besliyormuşum meğer.
    --- spoiler ---
  • telaffuzu biraz garip ama izlemesi gayet eğlenceli. mtv de perşembe geceleri saat 12 den sonra izleyebilirsiniz.
  • (bkz: sati)
hesabın var mı? giriş yap