• bir konu hakkinda bizi ilgilendirmedigi halde yorum yapmak ogut vermek veya olayin icinde bulunmadigimiz icin i$in zorluklarini bilmeden di$aridan sallamak...
  • bir insanın kendini asarak, bilmedigi konularda uzman yorumlar yapmak kaydiyle insanlarin kafasini zikmesi
  • radyonun icadından evvel, "musiki" dinleme ihtiyacı duyanlar, sazlı eğlence yerlerine giderlermiş. şehrin muhtelif semtlerinde her kaliteden, avam ve kibara mahsus, içkili/içkisiz muhtelif salonlar, gazinolar ve meyhaneler varmış.
    özellikle içkili yerlerde, fasıl aralarında yapılan taksimler sırasında, kafası dumanlı müşterilerden sesi güzel olanlar ve kendine güvenenler, aşka gelip, oturdukları masadan gazel okumaya başlarlar ve bunlar arasında bazen sahnedeki sanatkarları bile gölgede bırakan yetenekler çıkar ve alkış toplarlarmış.
    lakin ne de olsa bu müdahale, çok defa ahengi bozar, programı karıştırırmış. işte bunu önlemek için saz heyetinin bulunduğu yerin arkasındaki duvara, eski harflerle, kocaman yazılmış bir ihtar levhası asılı dururmuş : "hariçten gazel okumak memnudur (yasaktır)"

    işte, "bilmediği, aklının ermediği, üstüne vazife olmayan işlere karışmak, söz söyleyip akıl öğretmek" anlamına gelen "hariçten gazel okumak" deyimi de buradan geliyormuş..
  • nebil, hincal, sunay ve hasmetin ortaklasa geyiklestigi* hos program yasamdan dakikalarin arka fonundaki ara güler'in armagan ettigi fotografta söyle bir tablo vardir: 1950lerin bir istanbul meyhanesi. çalgicilar olsun dinleyiciler olsun takim elbiseli, kravatli kisiler vardir ortamda. bu nezih mekanin huzurunu korumak için bir de tabela asilmistir duvara. aynen sunlari der: "hariçten gazel okumak ve nara atmak yasaktir."
  • “hariçten gazel okumak” deyiminin nereden geldiğini anlatayım size a dostlar.

    radyonun ve dahi gramofonun icadından evvel, musiki dinlemek ihtiyacı duyanlar, sazlı eğlence yerlerine giderlermiş. ve elbette, tıpkı bugünkü gibi, şehrin muhtelif semtlerinde her kaliteden, avam ve kibara mahsus, içkili, içkisiz muhtelif salonlar, gazinolar, balozlar ve meyhaneler varmış.

    fakat içkili yerlerde, fasıl aralarında yapılan taksimler sırasında, kafaları dumanlı müşterilerden sesi güzel olanlar ve kendine güvenenler, aşka gelip oturdukları masadan gazel okumaya başlarmış. bunlar arasında bazen, sahnedeki sanatkarları bile gölgede bırakan istidatlar çıkar ve alkış toplarmış.

    lakin ne de olsa bu müdahale, çok defa ahengi bozar, oranın programını karıştırır ve neşe kaçırırmış. bunu önlemek için saz heyetinin bulunduğu şanonun, yani sahnenin arkasındaki duvara, eski harflerle, kocaman “hariçten gazel okumak memnudur (yani yasaktır)” yazılı bir ihtar levhası asılı dururmuş.

    işte, üstüne vazife olmayan işlere burnunu sokan insanlara söylenen bu ihtar sözü o devirlerden yadigarmış.
  • güney afrika'da hariçten gospel okumak* şeklinde zuhur eder.
hesabın var mı? giriş yap