fabio bilica

• (bkz: curling ile futbol arasındaki farklar)
• eski köstebeklerden.
• sansiz futbolcudur. cirkef midir? cirkeftir. ama lugano da cirkeftir mesela.
  
  peki tek cirkef bu ikili midir? hayir degildir. buyuk kucuk her takimda vardir cirkef adamlar. bazilari cirkeflikle kalmaz, kasaplik da yaparlar. bu ulke kendini ceza sahasina girer girmez atan, hakeme tukuren, basin tribunune haraket ceken, ya da attigi golden sonra elini sortunun icine daldiran futbolcular gordu.
  
  yapilani hakli gostermeye calismiyorum, sadece bilicanin yaptiginin cok da siradisi bir haraket olmadigini vurgulamak istiyorum.
  
  madem oyle, peki bu kin ve nefretin sebebi ne? bu dogal bir tepki degil. baska birsey aramak lazim bunun altinda. bilicanin yaptigi degil, diger takimlarin yapamadigi.
  
  besiktasi ele alalim. "yeter demiroren yeter". besiktasta isler iyi gitmiyor. taraftar mustafa denizliyi begenmiyor. taraftar yildirim demiroreni begenmiyor. soruyorum besiktasli arkadaslara, madem yildirim demiroren basarisiz, nasil oldu da yeniden secildi kongrede? kisacasi taraftar mutsuz, ama klup yonetimine hic bi sekilde etki edemiyorlar.
  
  galatasaraya bakalim. galatasaray seyircisi kaptanlari ile kavgali. bence cok gereksiz bir kavga. daha dune kadar tum galatasaraylilar "en gercek galatasarayli ardadir" diyip duruyordu. ne oldu, birden ne degisti bilemiyorum. ardanin liverpola gitmek istemesi mi olaylari tetikledi? kim bilir. onun disinda, alinan sonuclar ve oynanan futbol da cabasi. devre arasinda tum taraftarlar cok heyecanlandi yapilan transferlerle. ama bi sekilde takim kimyasini tutturamadi teknik yonetim. burda da taraftar mutsuz.
  
  fenerbahceye bakalim. fenerbahce iyi top oynamiyor. forvet hatti cok zayif. olmasi gerektigi kadar agresif degil. cogu macta bir gol atip yatma derdindeler. oynanan kotu futbola ragmen, fenerbahce iyi sonuclar aliyor. su an ikinci. bursanin ardindan sampiyonlugun en kuvvetli ikinci adayi.
  
  belki bu durum acikliyor bu kizginligin sebebini. rakip taraftarlar kendi takimlarinda islerin iyi gitmesine kiziyorlar, rakip taraftarlar islerin iyi gitmedigi fenerbahcenin puan almasina kiziyorlar.
  
  burda bilicanin sanssizligi devreye giriyor. bilica mac sirasinda sacma suursuz bir haraket yapiyor. sonra basliyor rakip taraftarlar bilica uzerinden fenerbahceye saldirmaya...
• ahmet çakar dün akşam kendisini boğaya benzettiği için şahsı ve programı adına tüm boğalardan özür dilemiştir an itibariyle.
• yaptığı hareketi halen daha futbolun güzellikleri içinde gören ahmaklar ordusu olduğunu bizlere ispatladığı için takdir edilmesi gereken adamın biridir. fenerbahce'den zerre hazzetmem ama allah için alex ve kaleci volkan ile gökhan gönül'ün yeteneklerini de tartışmam. öte yandan bilica, yaptığı rezillikle tüm takım arkadaşlarının oyununa gölge düşürmüş ve sevmesem de sarı lacivert renklerin karizmasını fena halde çizmiştir. benim objektif görüşüm budur.
• tek başına o kadar fenerliyi doyuruyor ya helal olsun. zevkten dört köşeler..
  (bkz: kasıktan dize kadar)
• çekemeyenlere anten takan, hazımsızlık çekenlere delik açan futbolcudur, çirkeftir ama serefsiz değildir en azından!
• "dürüstlükle, bileğimin hakkıyla oynayıp puan kaybedeceğime; çirkeflikle, düzenbazlıkla galip geleyim" düşüncesinin ürünüdür yazıp bırakacaktım, vazgeçtim. çünkü öyle değil.
  
  eliyle gol atan oyuncu da, kendini ceza sahası içinde yere atan oyuncu da hile ile karşı tarafın hakkını gasp etme arayışında olur. ama o durumlarda 2. bir boyut vardır: hakem de bir insandır, onu kandırabilmek de futbol oyununun bir parçasıdır.
  
  bugün dünyanın en ünlü gollerini sıralasanız "tanrı'nın eli" her daim ilk 3'de olacaktır. insanlar bugün dahi o golü izlerken "iyi yutturmuş be hakeme" diyerek gülerler. işte bilica'nın hareketini düzenbazlıkla puan almayı amaçlayan, istesek de - istemesek de oyunun bir parçası olan bu tip hareketlerden ayırmak lazım.
  
  o harekette sadece haksız kazanç elde etme isteği yok. futbol oyununa olan nefret var, bencilce bir düşünce, mızıkçılık var; ve en önemlisi o harekette özgüven eksikliği, korku var.
  
  tüm bunlar bir araya gelmeden bir futbolcuda böyle bir hareketi yapacak psikoloji oluşması mümkün değil. çocukken mahalle maçında kendi takımı kaybetmeye başlayınca topunu alıp giderek oyunu yarıda kesen çocuk vardı ya hani: gözleri nefret dolu, mızıkçı, saygısız, korkak ve ezik çocuk. o çocuk geldi aklıma malum hareketi izleyince. sebepsiz yere tabi, tamamen serbest çağrışım.
• adını yazmayı bilmeyen futbolcu. reha muhtar'ın yalancısıyım.
• kürekten reankarne olmuş futbolcu.