208 entry daha
  • filme bayıldık. istanbul figürü harikaydı zaten, ilk sahneden beri inen o bam bam sesleri ile vurdu. ama bayıldığımız kısım film hakkında konuşacak ve düşünecek yığınla şey olması.
    yoğun istişareler sonucunda şuna ulaştık:

    --- spoiler ---

    halit (ergenç) -karışmaması için halit olarak bahsedeceğim- seneler sonra istanbul'a gelir. kafasında bir kitap yazma fikri vardır, kırmızı yalıyı kiralar, odasına yerleşir.
    yazacağı kitabın ana karakteri kendisidir -orhan-. orhan, deniz'in yazdığı kitaba yardımcı olmak için istanbul'a gelmiştir. neval, yusuf ve oğuzla tanışır, bu macerası sırasında da sorunları ile yüzleşir ve kendini bulur.

    filmin başından itibaren gördüklerimiz halit'in yazacağı/yazdığı kitap. bu kitabı kafasında canlandırarak kendi yarattığı karakterler ile tanışıyor ve kendini çözümledikten sonra da gerçekten yazmaya başlıyor. kafede yazmaya başladığı an (zaten filmin en başında deniz'in ona söylediği cümle ile başladı), yalıdaki odada bilgisayarda yazdıkları, kız kardeşi ile konuşmaları, ona yazdıklarını okutması gerçek hayat. diğer tüm sahneler halit'in kitabı. (bilgisayar da deniz'in değil, halit'in bilgisayarı. içinde istanbul kırmızısı dosyası var, kitapla ilgili notları var. kendi haberlerinin küpürleri de dahil.)

    filmin bir yerlerinde -neval diyordu sanırım- yazarın yarattığı karakterlere kendinden parçalar eklemesiyle ilgili bir diyalog vardı. halit de tüm karakterlere kendinden parçalar eklemiş.

    ada'daki evin duvarında gördükleri katliam resimleri için neval açıklama yapmıştı: deniz öncesinde tüm materyalleri toplamayı sever. kitabın yazarı halit de, yalıdaki odanın duvarında bütün materyalleri toplamış, karakterler, sayfa referansları, notlar vs. ondan sonra yazmaya başladı.

    her karakterde (halit)ve orhan'dan bir parça var ve onun geçmişiyle yüzleşmesine, kendini bulmasına yardımcı olup ortadan kayboluyorlar.

    en büyük görev deniz'in. orhan'ı istanbul'a getiriyor, neval ve oğuz ile tanıştırıyor, yusuf'u gösteriyor ve kayboluyor.

    neval aşkı. orhan kitapta neval'e -halit de gerçek hayatta kendi yarattığı karaktere- aşık oluyor. senelerdir yok olmayı tercih etmiş, hiçbir şey hissetmeyen adam çok güçlü bir şey hissetmeye başlıyor.
    orhan'ın neval'in kocasına aşkını sırf içinde kalmasın diye itiraf etmesi çok büyük bir adım. ama asıl görev halit'in bunu itiraf etmesi ile tamamlanıyor ve neval kayboluyor.

    deniz'in annesi, acısının ortağı. onu oğlunun ölümü ile yüzleştiriyor. babası deniz'i arabaya kilitlediğinde camı kırıp onu kurtarabilirdim diyor. orhan da kendi çocuğunu kurtarabilirdi, ki kabus gördükten sonra -büyük ihtimalle çocuğunun ölümünü gördü- kalkıp camı kırıyor.

    oğuz olgunluk tasviri olabilir -orhan'ın yaşlılığı- baba figürü de olabilir. güvensiz, alaycı ama bilge, deniz onun fikirlerine çok önem veriyor, kendini ona beğendirme çabası var. orhan'ı içki içmesi için teşvik ediyor ama orhan korktuğu gibi tekrar alkol bağımlısı olmuyor.

    yusuf, orhan(halit)ın kayıp zamanları. alkol ve uyuşturucu bağımlısı olduğu dönemlerin temsili. orhan, deniz'in kitabında da en derin karakter olarak yusuf'u görüyor. hayatının en derin dönemlerini temsil ediyor belki de, sonu yusuf gibi olmadığına göre orhan bir şekilde o dönemi kendi içinde çözüp kurtulabilmiş. bu yüzden onu en çok yusuf etkiliyor.
    yusuf hep orhan'a öfkeli. o diğer karakterler gibi kaybolmuyor, ölüyor. bu da onu özel yapan bir detay. belki de o dönemi öldürmüş orhan içinde.

    yusuf ölmeden önce en son deniz'in boğazı geçmeye korktuğunu,arkada kalıp onu beklediğini söylüyor. filmin sonunda ise orhan ya da halit suya atlayıp boğazı geçmeye başlıyor. yıllardır kaçtığı istanbul'un kalbine inecek ve tamamlanacak. film bittiğinde "ee yani?" diyordum az kalsın ama bundan güzel son olur mu!

    halit'in yalıdaki odada "senden nefret ediyorum.." ile başlayan mektubu (deniz'in yusuf'a olan mektubu) yazması, sonra kendi karakteri orhan'a neval'i aratması. orhan gerçekten o mektubu deniz'in bilgisayarında bulup neval'i aradı, bunlar kitapta oldu çünkü. biz filmde halit'in mektubu yazdığını, sonra orhan'ın neval'i aradığını gördük. orhan bu sefer kocasına değil, neval'e aşkını itiraf etti ve ben seninle olmaya varım dedi. başta neval'den etkilenmişti, sonra ulaşılmaz olduğu için çok daha güçlü bir his duymaya başladı, en sonunda ise birlikte olmayı teklif etti.

    kitap bitti mi bilmiyoruz. belki orhan neval'e aşkını itiraf edince bitti, belki orhan denize atlayıp yüzerken bitti, belki de gerçekten kitabı oğuz bitirecek.

    --- spoiler ---
308 entry daha
hesabın var mı? giriş yap