7 entry daha
  • bir şeyleri çoğaltmak adına çırpınırken, gitgide azaldığını hissederek, zamanla yakana yapışmasına izin verdiğine pişman olduğun duygu ve fedakarlık türü.

    sahildeki deniz yıldızlarını kurtardığını düşünen elemanınkine benzer bir ruh haliyle başlayan bu naif duygu, günlük tüketilen çay gibi olmazsa olmazların arasına girer önce; hayallerini doldurduğun kayığın küreklerine asılırsın, aşınan ellerinin acısını duymazdan gelirsin.

    oysa başkalaşmayı ömrünce dert edinmeyenlerin oluşturduğu sikindirik popülasyon, verdiklerini daima görmezden gelir; yollarına taş koyar, çabalarının gözünü patlatır hunhar gülümsemeler eşliğinde. 'olsa olsa deneyimin bir parçasıdır' düşüncesi ve yılmazlığı ile yoluna, kendini azaltmaya devam edersin. sen azaldıkça onlar daha beter şekilde çoğalır oysa, daha fazla vermeni beklerler hem de, ta ki pestilin çıkıncaya, imanın gevreyinceye kadar.

    can yücel'in bir şiirinde geçen "silsilesini siktiğimin koridorlarında" volta atmaya devam edersin.
23 entry daha
hesabın var mı? giriş yap