189 entry daha
  • aslında bir insanın sevmediği bir şey hakkında yazması saçma ve salakça geliyor bana ama şu anda yapacağım bunu ve daha sonra başka konularda da bunu yapabilirim. "ne biçim müzik bu ya bok gibi" ya da "amma bayık filmmiş bu da" tarzı hiçbir şey belirtmeyip, böyle yazıp maksimum salaklık seviyesinde bırakmaktansa biraz daha detay yazıp bu seviyeyi düşürmek isityorum. neyse.

    bu fırat karakterinden tiksinmemin en büyük nedeni çocuklardan büyük oranda hoşlanmamamdır herhalde. ama insanların bu karakteri sevebilmelerini anlayabiliyorum. hele çocuk seven bi insansa daha muhtemel sevmesi. kızların çoğu severken erkeklerin de belki yarısından fazlasının bundan rant kazanmak amacıyla, seviyormuş gibi yaptığını düşünüyorum "gerçekten de çok şirin bu fırat ya ehe" şeklinde eskortluk yapmak amacıyla. böyle düşünmemin nedeni de bazı insanların zorla gülmeye çalıştıklarını görmem. yani o kadar belli oluyor ki böyle düşünmeye itiyor beni.

    benim de güldüğüm zamanlar olmadı mı? oldu. hem tiksinip hem gülüyordum bazen. ama genelde bu tiksinç duygu baskın çıkıyordu. ama artık gerçekten kabak tadı vermeye başladı. sürekli aynı esprilerin dönmesi de önemli bi etken olmaya başladı bence. "en birinci oldum", "yalançı" ne biliyim "enee öpüşmeli film" tarzı espriler sürekli. arada mahalleden diğer çocukları filan giriyo ama olmuyor bence. hiç zevk alamıyorum. başkalarında da bu monotonluk hissi uyanmıyor mu merak ediyorum. bu köşeyi görünce hep çocuk taklidi yapan insanlar gözümün önüne geliyor.

    ama gelin görün ki kitabı filan da çıkmış. insanlar seviyor, satılıyor filan. uğur gürsoy'un diğer sayfadaki karikatürlerinin hastası olmasam da severek okumama rağmen fırat'tan artık iyice tiksinmeye başladım.
287 entry daha
hesabın var mı? giriş yap