299 entry daha
  • ihtisas yıllarım. 14 mart tıp bayramı. ttb'nin taksim'de eylemi var. yani g(ö)revdeyiz.
    tabii hiç bir eylemden eksik kalmayan bendeniz de gideceğim.

    o sene bakan 14 mart öncesi acayip açıklamalar yapmış, ağır cezalar vereceğiz, grev söz konusu olamaz vs vs.
    azıcık korktuk ama yok, kesin gideceğiz. ttb otobüs kaldırdı hastaneden. bindik gittik. en yakın arkadaşım ve ben de siyah deri eldivenler falan takmışız, tam asi gençlik. ttb'den bir eleman geldi. ikimizin eline birer demet kırmızı karanfil verdi. bunları dağıtın dedi yok oldu. o sırada basın geldi. arkada klasik bakırköy pankartımız düşünme değil eylem zamanı, önde karanfiller ve biz. sürekli fotoğrafımız çekiliyor. tamam dedim yaktık ihtisası.

    ertesi gün bir baktık 4 büyük gazetede kankam ve ben, havalı deri eldivenler ve birer demet karanfil. bir de fotoğrafın altında koca puntolarla 'tehdide aldırmadılar' yazıyor. sanki sadece biz aldırmadık! başımızdan aşağı kaynar sular döküldü tabii. şefimiz çağırdı, 'tamam eylem yapmayın demiyorum, hobi olarak yine yapın ama bu fotoğraflar ne' minvalinde fırçaladı. başhekim yardımcısı çağırıp ikinci tur fırça kaydı.

    bu arada neredeyse tüm arkadaşlarımız il sağlık müdürlüğünden savunma için çağırılıyor. bizi çağıran yok.

    meğerse otobüse binerken ileride bir sivil fotoğraf çekiyormuş. biz ekürimle bakkaldan su alırken çekildiği için biz yokmuşuz ve basın fotoğrafı delil olarak gösterilemiyormuş. en büyük anarşikliğimizi(!) böyle cezasız atlatmıştık. ve sonraki eylemlere tabii ki yine gittik ama arkalarda durduk, hafiften korkak anarşistler olarak..
55 entry daha
hesabın var mı? giriş yap