19 entry daha
  • varolusculuk felsefesi, ozellikle sartrenin varolusculugu gercekten gerizekalica bir dusunce sistemidir, ki bunu sartre'nin kendisi yaslandiginda kabul etmistir. gencliginde dile getirdigi fikirlerin -ozellikle felsefesinin merkezini olusturan insanin ozgurlugune olan sarsilmaz inanci, bu ozgurluk sayesinde varolusun ozden once gelmesi ve ozun insanin secimleriyle yaratilmasi dusuncesi- cok safca oldugunu itiraf etmistir. zaten felsefe tarihinden bahsederken varolusculugun yanina bir parantez acilir, teknik olarak zayifligi es gecilip edebi gucune odaklanilmasi istenir.

    ama bu kitabi okuyup da sartre'ye saygi duymayacak bir insan zor bulunur (salt aktivizmi icin bile saygi duyulacak biri gerci). neredeyse her sayfasinda altini cizmek zorunda kaldigim bir gozlemi, bir dusunce akisi, bir tasviri var. oykuyle yahut varolusculukla direkt alakasi olmayan kisimlar dahi zengin ve orjinal anlatimlarla dolu. ben boyle bir eser yazabilseydim, hepsini bir kerede basmak yerine oturur uc bes ayri kitap cikarmaya ugrasirdim o malzemeden. kim bilir fransizcasi ne kadar daha guzeldir.
123 entry daha
hesabın var mı? giriş yap