9 entry daha
  • yıllar yılı süren mahpusluk ve sürgünlerde bile onurunu ve sevincini kaybetmemiş insandır.. mahpus günlerinden birinde yareninin "hangi günü gördük akşam olmamış" sözlerini görür hücre duvarında,umut dolar,uzağı yakın eder.

    evlendikleri günü şöyle anlatmıştır:

    "29 eylül 1954 cumartesi günü nikahlandık. nikahtan sonra cezaevine yürüyerek döndük. bu bizim için çok önemliydi. çünkü nişantaşı'ndan harbiye'ye kadar ruhi'yle beraber yürüyorduk. gerçi iki jandarma bir de astsubay vardı yanımızda ama yine de o yolu beraber yürümek bizim için çok önemliydi. yolda ruhi askerlerden müsaade alarak dört yoldaki bir kitapçıdan goya'nın bir albümünü satın aldı ve imzalayarak bana hediye etti. sonra ikimiz de kendi koğuşlarımıza döndük. bir müddet sonra da ruhi adana'ya ben de sultanahmet cezaevi'ne gönderildim. bundan sonraki görüşmelerimiz ancak mektuplar aracılığıyla sürdü. cezaevindeyken sürekli mektuplaştık. mektup göndermemize de izin yoktu ama biz bunu gizli yollardan aşmayı başardık. çok büyük bir tesadüf eseri yıllar sonra emekli olduğumda maaşımı hükümet tabipliği'nde nikahımızın kıyıldığı o binada ve aynı odada almaya başladım. ilk maaşımı almaya gittiğimde o odada daha önce yaşadıklarımı hatırlayarak duygulandım."
3 entry daha
hesabın var mı? giriş yap