• http://www.degisti.com/…/eski-kadikoy-altiyol1a.jpg

    https://i.pinimg.com/…62fb17a91edad34210ed84bf0.jpg

    kadikoy'de altiyol caddesinde bulunan bu heykelin konumunda pek bilinmeyen bazi seyler var, anlatayim belki ilgilenen olur.

    oncelikle boga heykelinin durdugu noktayi merkez aldiginizda, kusdili caddesi, halitaga caddesi ve sogutlu cesme tren istasyonu kismini da kapsayan, hatta sogutlu cesme camiini de icine alan buyuk bolge aslinda en az 2000-3000 yillik antik nekropol yani oluler sehri. yani o meydanin, caddelerin falan alti lahitler ve kutsal yapilarla dolu. zamaninda yol yapmak icin yapilan kazilarda tam boga heykelinin bulundugu nokta da dahil olmak uzere yer altindan cok sayida lahit ve antika esya cikarilmis. 60lar, 70ler ve 80lerde yapilan bu kazilar o kadar ustun koru ki. hizlica kolay cikaralabilecek seyleri cikarip geri kalan devasa antik yapilarin ustune beton dokulerek yok edilmis. birkac resim;

    https://scontent.fada1-5.fna.fbcdn.net/…oe=5ef9ebf2

    https://scontent-lht6-1.cdninstagram.com/…tqwmq==.2

    https://scontent-lhr8-1.cdninstagram.com/…jq4oa==.2

    https://scontent-lhr8-1.cdninstagram.com/…tu3mw==.2

    https://scontent-lht6-1.cdninstagram.com/…jqxmg==.2

    https://scontent-lhr8-1.cdninstagram.com/…jq0mq==.2

    daha da trajik konu ise, o bolgedeki butun apartmanlarin aslinda antik bir mezarligin (bkz: nekropol) uzerinde yukseliyor olmasi. zaten kadikoylu olanlar bunu aile yaslilarindan apartmanlarinin yapilmasi sirasinda neler yasadigi seklinde duymuslardir. butun arazi sahipleri cikan tarihi yapilarin apar topar ustunu ortup apartman dikmis. isin daha da garibi ise butun bu umursamazliga ragmen birkac sene once bir okulu yenileme insaati icin kusdili caddesinde yapilan temel kazisi sirasinda yine bir suru tarihi kalinti ve lahit bulunmus, birkac resim;

    https://i2.milimaj.com/…c8d752707291c1d740353e6.jpg

    http://aktuelarkeoloji.com.tr/…b2a33d1519629672.jpg

    zaten gecen senelerde tren yolu yapacakken yapilan kazida tesadufen tum haydarpasa gari bolgesinde antik medeniyet kalintilari, kilise vesaire bulunmasini duymayan kalmamistir. hayir misket oynamak icin cukur kazsan tarihi kalinti cikan kadikoy bolgesinde bu konuya dair bir bilinc olmamasina ne diyeyim bilmiyorum. gercekten toplumun boyle umursamaz olmasi tarihe gececek cinsten bir basari yahu. dusun ki kadikoyun en orta yeri ve eglence mekanlarinin merkez noktasi en az 2000-3000 yillik bir oluler sehri yani antik mezarlik.

    yahu amerika'da olmayan tarih uzerinden kizilderili mezarligi ustune kurulan evler vesaire diye hayali konular uzerine steven spielberg falan poltergeist diye filmler yapar, stephen king gibi adamlar bir araba dolusu kitap yazar, obur tarafta her gun yuzbinlerin uzerinde oturdugu gezdigi istanbul'un en eski ve onemli semtinin merkezinin altinda devasa bir nekropol var umursayan yok. ustelik sadece kadikoy merkez degil, kuyubasi, goztepe, merdivenkoy, gozcubaba, erenkoy, sahrayicedit semtlerinde de yuzeyin altinda pek cok antik kalinti mevcut. butun bu semtler antik yikintilar uzerine insa edilmis.

    hayir isin kotusu ben de o boga heykelinin simdi durdugu yerin hemen ordaki binalardan birinde dogdum. ulan bilmeden oluler sehrinin/antik mezarligin merkezinde dogmusum anasini satayim, aslinda biraz azmetsem gurogli diye takilabilirmisim yani. gurogli nedir diyen olursa anadolu'da hayali sekilde koroglu diye anlatilan karakterin turk mitolojisindeki gercek hali,mezardan dogan/mezarin oglu manasindaki turk mitolojisi kahramani.

    bu arada o boga heykeli bir ara asagiya rihtima inmisti 80'ler civari, sonra tekrar yukari cikti. elin metalden heykeli bile yerinde sabit durmayip yenilik pesinde kosarken toplumun azimle sebatla yerinde saymaya hatta geri gitmeye calismasi da takdire sayan bir konu.

    bir de yeri gelmisken soyleyeyim, "raki soyle icilir/raki icme adabi" diye zirvalayip kafa utuleyen daha uc-bes sene once koyunden gelip kadikoy'u isgal etmis cahil/lumpen/hirbo kitle "kadikoy'lu boga heykelinde fotograf cektirmez" diye de zirvaliyormus, onlari kaale almanin alemi yok. 5-6 kusaklik kadikoylu olan saygin yasli insanlar, kadikoyun gercek sakinleri, kusaklik kadikoy'lu sanatcilar vesaire de fotograf cekilirdi ta 80'lerde bile. uc gun once koyunden gelmis kiro davarlarin lafina itibar etmenin manasi yok. zaten onlarin gelisi kadikoy'u berbat etmisti, bir daha da toparlanamadi.

    herneyse, bir daha kadikoy boga heykelinin oradan gecerken aklinizda bulunsun, butun o caddelerin ve apartmanlarin alti boydan boya en az 2000-3000 yillik antik mezarlik/nekropol/oluler sehri. diablo 'daki gibi hissedin biraz, ayaginizin altindaki gecmise dair hayaller falan kurun. oyle mal gibi yuruyup gitmeyin. kulturel mirasa, dunya tarihinin en onemli noktalarindan biri olan kadikoy'e hakettigi degeri verin.

    ha bunu niye anlatiyorum? yaptigim 2 adventure oyununda da boga heykeli bolgesindeki kadikoy nekropolu, kadikoy konsili, nika ayaklanmasi, patlican yanginlari , latin istilasi, gibi daha pek cok istanbul ve kadikoy tarihine ait konuyu/bolgeyi/efsaneyi kapsayan bolumler var, "millete laf ediyon da sen bunlari dunyaya tanitmak icin ne yapiyon da laf ediyon duduk?" diyen olursa diye soyluyorum bunu. benim elimden gelen bu.
  • kadikoyde birine adres sordugunuzda mutlaka tarifin icinde gecen heykel. sanki once bu bogayi koymuslar da sonra kadikoyu etrafa serpistirmisler.
  • yillar once turkiye belcikayi eleyip ceyrek finale kaldiginda, saat sabah 4 te 2 arkadasla birlikte uzerine ciktigimiz heykel. sonrasinda yaklasan polis arabasi ve megafondan sokagi inletircesine "inin lan o hayvanin ustunden!" anonsuyla yarilmisizdir. sonra arabamiza yururken gelen ikinci anons adeta bir baba sefkatindedir: "cocuk musunuz lan siz!"
  • sabah onunden gecerken tasaklarina prezervatif takildigini gordugum 2 polis amcanin ben cikartamam sen cikar repliklerini gulerek izledigim ardindan delikanli gelirmisin buraya sozu uzerine arkama bakmadan kactigim heykel.
  • heykeltraş ''izidor bonhevr'' tarafından 1864'te paris'te yapılan güç simgesi boğa heykelini ikinci wilhelm 1917’de türkiye'ye armağan eder.. bu boga heykeli bir süre istanbul hilton 'un bahçesini süsler ..

    1969’da ise kadıköy'deki kaymakamlık binasının önünde yer alır yıllarca..

    1976 yılına gelindiğinde ise altiyoldaki müstesna yerini alır, hâlâ da burada bulunmaktadır .. ilerlerleyen yıllardaki akibetini ciddiyetle takip etmekteyim..
  • kadıköy'ün ve dahi altıyol'un simgesi haline gelmiş olan heykeldir. bilenin, aşina olanın, sıkça ismini telaffuz edenin bir zaman sonra sadece "boğa" diye kısaltarak işaret ettiği heykeldir. eksik kelime kullanımının ifade edilmek isteneni nasıl yolundan saptırdığını idrak etmeye vesile olabilen heykeldir.

    konu ile alakalı, zamanın geçmiş bir diliminde vuku bulmuş olay;

    bahariye caddesi'nde, henüz tramvay katliamına maruz kalmamış olan yeşil bitkiler arasında bankta oturup çayını yudumlayarak yanındaki ihtiyar ile sohbet eden kahramanımıza yaşlı bir bayan yaklaşır.

    -evladım ben rıhtım caddesine gidecektim. nasıl gidebilirim, tarif eder misin?
    -tabi teyzecim. şimdi burdan dümdüz aşşağıya doğru yürüyün. ilerde boğa'nın ordan sola döneceksiniz , sonra....
    -ayıp ayıp !!
    - pardon ?
    -terbiyesiz utanmıyor musun babaannen yaşındaki kadınla dalga geçmeye ? !!
    -ne dalgası ? yol sordunuz tarif ediyorum.
    -sus hala konuşuyor. boğa'nın ordanmış.. boğa bu, beni mi bekliycek orda?gitmiştir şimdiye. (yaşlı teyze izahı beklemeden söylene söylene yoluna devam etmiştir.)
    yanında ki ihtiyarın kahkahalarına aldırmadan derin bir "la havle" çeken kahramanımız, çayını yudumlarken "sözcüklere hakimiyet ve dilbilgisi" üzerine yeni düşüncelere dalıp gitmiştir.
  • http://i.imgur.com/kkhewc9.jpg

    1864'de paris’te, heykeltraş izidor bonhevr fransızların ne kadar güçlü olduğunu almanlar'a göstermek için bir heykel yapar.

    ama almanlar fransız’ları savaşta madara edip ibret olsun diye heykeli de almanya’ya getirir.

    alman kralı ıı. wilhelm istanbul’u ziyareti sırasında, düğünde gelmiş borcam misali bu heykeli ıı. abdülhamit’e hediye eder.

    heykel alamancı akrabadan gelen tuhaf hediye gibi yıldız sarayı’nın bahçesine konulur ama pek uzun kalmaz, şutlanır. birsürü yer gezer. en sonunda da kadıköy altıyol'a konulur bu boğa heykeli.

    '70'li yıllar
    kadıköy iskele meydanı
  • halk matadoru değil, boğayı tutar!

    1987 senesinde amerika'da kapitalizmin bir numaralı simgesi borsa çöker. sanatçı artura di modica hem halkın gücünü hem de borsanın agresif / fırsatçı yükseliş yönünü simgelesin diye bir "gerilla sanatı" hareeketine kalkışır ve kendi cebinden para harcayarak bugün new york'un simgesi olan ünlü boğa heykelini yapar ve bir gece yarısı operasyonu ile boğayı borsanın önüne diker. halk önce şaşırır sonra da benimser heykeli. fakat ny belediyesi bir hafta sonra "hadi gençler, bu kadar eğlendiğiniz yeter. kaldırıyorum ben bu heykeli" der ama dediğine de pişman olur zira halk boğa heykelini öyle bir savunur ki belediye mecburen heykeli şimdi bulunduğu yere (borsanın ilerisindeki ana caddenin ortasındaki kaldırıma) koymak zorunda kalır. bugün o boğa ny'un en güzel simgelerinden biridir ve adı "saldıran boğa"dır

    bu boğa hikayesinden 120 sene önce ise padişah abdülaziz heykeltraş p. rouillard'a hayvan heykelleri siparişi verir. rouillard bir başka heykeltraş ile beraber 300'ün üzerinde hayvan heykeli yapar abdülaziz için. bu heykellerden bir çoğu istanbul'un değişik yerlerinde görüşebilir. en çok gezeni ise bir boğa heykelidir. adı "dövüşen boğa" olan bu heykel önce yıldız sarayı bahçesine konur. sonra ordan çıkar ve bilezikçi çiftliği'nde görünür, ordan çkar mermer köşk'ün bahçesine yerleşir. mermer köşk kamulaşınca, sıkı durun, bugünkü harbiye divan otel'in oraya yerleşir. bir ara lütfü kırdar'ın orda takılır ve en nihayetinde kadıköy altıyol'a yerleşir. hem de amerika'daki kardeşi gibi ana yolun ortasındaki bir kaldırıma!

    boğa aslında saldırgan bir hayvan değildir, kırmızıya da saldırmaz. boğayı saldırganlaştıran matadorun onu sürekli kılıçla dürtmesi ve rahatsız etmesidir. boğa bir kez kızdı mı matador'a karşı savaşır. ve ispanya'da halk boğa kazandı mı boğayı çılgınca alkışlar!

    amerikalılar "heykelime dokunma" diyerek kendi boğalarını savunmuşlardır. bugün de kadıköylüler "dövüşen boğa"larının etrafında kenetlenip boğalarını savunuyorlar! halk boğayı tutar, matadoru değil!

    diren kadıköy! elbet boğa yener ona saldıran matadoru!
  • tecavüz mağduru cefakar heykel. bu heykelcağızın çektiğini başka hiçbir heykel çekmedi. belki mehmet aksoy'un ucubesi var ama onun da ölümü acısız oldu en azından.

    fenerbahçe'ye hakaret etmek isteyen her vandal gelir bunu boyar. oğlum işiniz mi yok lan?! madem yeteneğinizi göstermek istiyorsunuz gidin akrilik boya alıp hobi kursuna katılın.
  • boğadan çok taşak heykeli denilebilecek heykel
hesabın var mı? giriş yap