hesabın var mı? giriş yap

  • eski bir lc waikiki satış danışmanı olarak bela okuduğum kadındır. kabinlere ped yapıştıranlar, donu yırtılırcasına osuranlar, soğan gibi ter kokanlar .... insanlıktan soğuttular beni allahın belaları.

  • özellikle çekim planlarıyla, klaisk türk ailesi havasının çok çarpıcı bir şekilde verilmesinin bu dizinin başarısında büyük payı vardır.

    sabit veya alışılagelmiş çekim planları yerine uzun koridorun sonuna yerleştirilmiş kamerayla, bir bayram sabahı odalardan tuvaletlerden, giren çıkan aile sakinlerinin telaşı muhteşem bir doğallıkta yansıtılır. mesela tuvaletin önünde bir yandan saçını yapıp diğer yandan çene çalan nevzat, kordiorda kendisini dinleyen necla'ya bir şey anlatırken diğer yandan saçını yapmasına yardımcı olan müjgan'ın saçını çekiştirmesine kızar. bu esnada odasından çıkan ferhunde nevzat'a "ne bağırıyorsun kızım" diyip başka bir şey söylemeden mutfağa yönelir. doğaçlamanın çok da kullanıldığını tahmin ettiğim bu ve bu gibi sahnelerde türk ailesinin doğallığı ve telaşı en başarılı şekilde verilir bu dizide.

    bir de her dizide her odanın belli planları var. kamera nerdeyse hep aynı yere yerleştirilir. bu dizide ise kamera o anki sahnede en çok nerede başarılı olacaksa oraya yerleştirilir. bu yüzden dışardan bakılan bir dizi havası yerine, evin içindeymiş gibi hissedersiniz kendinizi.

    doğallık, başarılı tiyatrolcular ve nermin tabii ki en büyük silahlarıdır.

  • izmir'in ilçelerinden birine gitmiştim iş için, belediye binasında hesap işleri odasını arıyorum, baktım küçük bir odada bir kadın oturuyor, daldım odaya ve sordum kadına, kadın aniden panikle dışarı attı beni. meğer belediyenin hoparlörlerinden anons yapacakmış kadın, bütün ilçe benim "hesap işleri ne tarafta acabağağağğ" sesimle çınladı. ulusa seslendim lan resmen, keşke anlamlı bir şeyler söyleyebilseydim.

  • gunu bok gibi gecmis binbir dert tasayla gunu bitirmis
    gunu bitirirken de pili bitmis bir babanin

    sizip kaldigi koltukta
    boyu 90 santim olan 2 yasindaki oglunun

    kendi boyundan buyuk yastik bir elinde
    diger eliyle basini koydugu sert koltuk kolcagindan ayirmaya tum gucuyle israr ettigi

    babanin o sersemlikle

    n`oluyoruz lan
    deyip gozunu actiginda ogluyla gozgoze gelip

    baba yassik baba yassik
    lafini duydugu andir.

    ki omre bedeldir.

  • atatürk'ü daha çok ararsınız. bu insanlar yarın öbür gün galip gelirse, irandaki gibi saçın açık diye dayak yerken atatürk'ü neden savunmadık diye daha çok vah edersiniz ama geç kalınmış olur her şey için.

    görsel

    işin ilginç yanı çiğdem hanım seçim fotoğrafı çektirmiş. erkeklerle yan yana koymak istemediler galiba.

    görsel

  • çocukları bile emellerine alet etmeye çekinmeyen insanların eline düşmüş sabi. ailesinin izni olduğu kesin. nasıl ödeyecekler hakkını çok merak ediyorum.

  • dünyadaki tüm parayı ve imkanları bütün insanlara eşit olarak dağıtsan, 1 yıl sonra herkes eski haline geri döner. zengin yine zengin. fakir yine fakir. korkak yine korkak. güçlü yine güçlü olur. uzaya giden yine gider. bazı kişiler içinse, hamilelerin sokağa çıkması yine olay olur 'bazı yerlerde'.

  • madem ki bir $ekilde afi$e edilmi$ bulunduk anlatalim.
    90 li yillarin baslarinda satirlarin sahibi bir "gece kalkip yemek yeme" hastaligina tutulmu$tur. oglunun gozleri onunde $i$manlamasina dayanamayan anne de her gece yatmadan mutfak masasina bir tabak meyve soyup hazirlamakta bulmu$tur cozumu.

    bir gun agizda aci bir tat ile uyanilmistir. mutfaktan annenin feryatlari gelmektedir. anne meyve soymayi unutmu$, entry sahibi de topraginin degismesi icin mutfak masasinin uzerine birakilmi$ olan 3 saksi menek$eyi yemi$ yutmu$tur.