hesabın var mı? giriş yap

  • sabah yediğim yulaflı kahvaltılık. paketinde lifalif yazıyor.
    ince ince rendelenmiş çiğ yulaf taneleri sanırım. sütle karıştırıyorsun yine küspe; içine şeker, bal vs. koyuyorsun biraz daha tatlı ama yine küspe.

    hanım sağolsun sağlıklı yaşıyoruz, at gibi...

  • üstteki arkadaşa harfiyen katılıyorum.. memleket ateş çemberine dönmüşken sikinin keyfine 17-18 yaşında kızı(kendisinden 40 küsür yaş küçük hemde) 4. evliliği yapmak üzere nikahlamak bildiğin hainliktir.. daha bundan öte de yazılacak çok şey var ama gerek yok.
    bir arkadaşın düzeltmesiyle ekliyorum nikahın kıyıldığı günlerde sakarya savaşı devam ediyormuş..
    tekrar düzeltiyorum. 5. evliliğiymiş.. uyaran arkadaşlara teşekkürler

  • türklerde hakimiyetin kaynağı olarak gösterilen kağanlık simgesi. oğuz destanına göre oğuz han bilge bir şahıs idi. hakimiyeti ilahi menşeden almıştı. yönetme hakkı hükümdara tanrı tarafından ilahi bir lütuf olarak verilmişti. “kut” diye nitelendirilen bu anlayış türk devletlerinde yönetici aileye bağlılığı kuvvetlendirmiştir. kut; devlet, baht, iyilik, talih anlamındadır. tanrının bu yetkiyi vermesini ülüg (kısmet) olarak tanımlarlardı. türk hakanları adete göğün yerdeki temsilcisi gibidir. atilla 451’deki “katalanum savaşından” bir gün önce şaman’ a ; “söyle bakalım yarınki savaşın galibi yada malubu kimdir?” dedi. şaman ; “sen tanrının kılıcısın” cevabını verdi.

    göktanrı inancı bütün türk milletinde hakimdi. tanrı vergisi kut’a sahip olan tahta çıkar görevini yapabildiği sürece orada kalırdı. başarılı olamazsa tanrının kut’u geri aldığına inanılır ve tahttan düşerdi. türklerin ilahi kaynaklı hakimiyet telakkisi başka milletlerinkinden farklıdır. hunlar dan beri hakimiyetin ilahi kaynaklı olduğu kabul edilmekle birlikte hakanlara herhangi bir ulühiyet atfedilmemişti. tanrı tarafından kut verilmiş bir insan kabul edilmektedir. başka kültürlerde kralın şahsıda ilahi meşeli kabul edildiğinden “kral hata yapmaz” fikrini de beraberinde getiriyordu. türk anlayışında ilahi olan görevlendirmedir. hakan iyi veya kötü, bilgili veya bilgisiz olabilir.

    türk hakimiyet telakkisine göre kut babadan oğla geçerdi. kut irsen geçse de buna sahip olabilmek için gerekli başka özellikler vardı. hazarlarda umumi felaketler hakandan kut’un gittiğine delalet eder ve idam edilirdi. eski türklerde hakan devleti töreye göre yönetirdi. yani yönetim hakimiyete kanuni bir mahiyet verirdi. türkler islam’ın kabulünden sonra islamiyet ile çatışmayan geleneklerini devam ettirdiler. kut’a islam-i bir anlam verdiler. onu allah’ın takdiri veya nasibi olarak yorumlamışlardır. islam inancında allah kadir-i mutlak dır. insan nasibinde varsa devlet başkanı olabilir.

    "kut" anlayışı binlerce yıldan sonra bile hayatımızdaki yerini korumaktadır.bayramlarda dostlarımızın bayramını "kut"larız.doğum günlerini "kut"larız.evlilikleri "kut"larız.kut kavramı zaman içinde değişime uğraşa da ilahi kudretini devam ettirmiş ve toplumumuz içindeki temel kavramlar içinde yerini almıştır.iyi dileklerimizi inandığımız yüce güç ile ifade etmek atalarımızdan miras kalan kültürümüzün bir parçası olmasının yanı sıra,ilahi gücün takdirinin hala bu millet üzerinde egemen ve yol gösterici bir unsur olduğunu göstermektedir.ötüken de kağan oturdukça türk milleti için sıkıntı yoktur.tanrı kağana milletini doğru yolda yürütmesi için "kut" vermiştir.
    "kut" kanın kutsallığını sembolize etse de burada kullanılan mecaz, kanın fizyolojisinden ziyade,insan bedeninin tamamını kaplayan ve yol gösterici olan ilahi bir güce tekamül etmektedir.

    "tanrı hepimize kut ve dirlik versin."

  • video çok ilginç. şimdi arkada ekmeği için koreografi yapan kızlar cehenneme, evlenen kız dini vecibelere göre kapandığı için cennete mi gidecek?
    allah adama sormaz mı? benle dalga mı geçiyorsun sen diye??

  • "bizim toplumumuzda insanlar birbirleriyle neyi paylaşacaklarını, birbirlerinden neyi ayıracaklarını bilmezler."

    "bizim kadınlar ve erkekler mekanı paylaşmayı, hayatı paylaşmayı bilmiyorlar."

    "kendi zamanıdır, insanın en kıymetli şeyi zamandır. para değildir, en kıymetli şeyi zamandır. çünkü hiçbir şekilde telafi edilemez, hiçbir şekilde yerine konamaz."

    "türkler yalnız kalmayı bilmeyen ve öğrenememiş bir millettir. birbirlerinin devamlı tepesinde oturan, gargar eden bir milletin hiçbir şekilde yalnız kalıp tefekkürünü geliştirmesi (düşünme, düşünce dünyasında kalma), meditasyon dediğimiz şeyi yapması mümkün değildir. bunlar saçmalar sadece. bu tekniği öğrenmezsen böyle saçmasapan devamlı bir araya gelirsin, konuşursun kadın - erkek, aptal aptal dedikodular yaparsın."

    izleyemeyenler için en önemli bulduğum sözleri buraya yazıyorum. ilber hocam büyüksün.

    bir lafım da o sunucuya, bu tipleri gazetelerin kadın eklerinin üçüncü sayfa köşelerinden mi tutup getiriyorsunuz? adamın işi gücü goygoy, aklınca ilber hoca'yı tufaya getirip karalayacak adamı. ulan karşındaki magazin eskisi, işi gücü instagram'dan snapchat'ten havuzlu villasından, nişantaşı'ndan hikaye paylaşmak olan, üç kelimeyi bir araya getirmeyi beceremeyen manken, şarkıcı falan mı ki böyle aptal aptal lafa girmeye çalışıyorsun? ne bekliyordun, adamın eski karısına "ilber hoca'dan şok sözler!" başlığıyla gazeteye taşıyacağın sözler saydırmasını mı?

  • çocuk öldüren bir kadının idamıdır.
    öyle fazla duyar kasmaya gerek yok.

    not: idam konusu tartışılır ama olaylar dönemine göre değerlendirilmelidir.

  • beğenirsin beğenmezsin, seversin sevmezsin. adam 15 senedir televizyonda, sinemada bilmem nerde iş yapıp çalışıp kazanmış bir ev almış. parası da var. bakmış ki yetkililerden yeterli hayır yok, basmış parayı, kendi ekibini kurmuş ve evini korumaya çalışıyor. ne var bunda onu anlamadım.

    hayır nedir yani, korumasın mı? yanmasını mı beklesin? senin orda bir evin olsa elinden gelen maksimum ne ise yapmayacak mısın? yangının yanında araban olsa çekmeyecek misin mesela? madem her yer yanıyor bizimki de yansın arada ne olacak mı diyeceksin?

    bunun paraya tapmakla falan ne ilgisi var. herkes gücü yettiğince canını da malını da korumaya çalışır. kiminin gücü eş dost çağırmaya yeter, kimi parayı basar 50 kişilik ekip kurar. bu kadar basit.

    şahan'ın sana bana borcu mu var, kamuya dair bir yöneticilik görevi mi var da kızıyorsunuz adama. bu adamlara kızacağınıza, illegal yoldan, başkalarının sırtına basıp ezerek haksız kazanç sağlayan ve sefasını süren insanlara kızın.