ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
twitter'da dolaşan corona videosu
-
iki çok çarpıcı cümle içeren konuşmanın yer aldığı video:
"aslında bayağı kontrollü gidiliyordu ama umre işi mahvetti."
"söylendiği gibi yüzlerde değil artık, binleri buldu vakalar."
hepimize geçmiş olsun.
hodor
-
adam kapı tutmak için 6 sezonluk karakter yaratmış.
uzun kollu üzerine t-shirt giyilen karanlık dönem
-
çok geride kalmış gibi görünse de 2000'li yılların ortalarında kot pantolonun paçaları yaptırılmadan katlanarak üzerine de bu sürreal kombinle sokağa çıkıldığı 6600'ı olana ailecek misafirliğe gidilen dönem
cüneyt özdemir'in ekşi yazarlarına sallaması
-
niye algı yaratıyorsunuz? adam büyük bir bölümünü tenzih ediyorum diyor. e dedikleri de doğru. tanımlamış olduğu sıfata uygun bir dolu dallama var burada. altına imza attığım sallamadır. ağzına sağlık cüneyt.
ingilizce konuşurken yapılmış en büyük salaklık
-
ya bu hep şeyden oluyor. soruyu duyunca gerçek dünyaya en yakın cevabı verme isteğinden. ingilizce kursunda müzik hakkında konuşuyorduk. teksaslı bi hoca vardı. bana dönüp "ne tür müzikler dinlersin?" dedi bi gün. dünyanın en bayık muhabbeti. 90'lar pop dinlerim ben. 90's pop, dedim. hoca ne bilsin bizim 90'lar muhabbetini? izel'i, çelik'i, ercan'ı? woow dedi, benden çok sevindi. "what is your favourite band?" dedi. sanıyor ki şimdi ben 90'lardan dünyaca ünlü bi grup söylücem, hatta belki birlikte bi şarkısını mırıldanıcaz. çocuk gibi bakıyor gözlerimin içine. sıçtık. içimden şöyle düşünüyorum: ablacım sen yannış annadın. band felan yok. şarkıcı söylesem, tanımazsın da şimdi. of ya. nerden bulcam ben şimdi sana grup? ayna'yı bilir mi lan acaba? bari sen unutma beni? queen mi desem ki? o zaman da muhabbet uzar felan derken eeh diyip "mfö." dedim ben. evet ö ile. sınıf koptu. hoca uzun uzun baktı bana. anlamaya çalıştı: em ef öööögh? hee dedim: mazhar fuat özkan. gene anlamadı tabii.
ne biçim şeyim lan ben hep yaşım oniki?
30 ocak 2015 birgün gazetesi manşeti
-
çok sağlam ayarlar vermiş ve en sonunda da güldürmüş manşettir.
sağlam düzeltmişler.
jpg okuyamam hd'si yok mu diyenler buyurun
hiç yapılmadığı için gurur duyulan şeyler
-
anket başlığı doldurmak. ...hasss
18 mart'ı anmanın lüzumsuzluğu
-
savaşmadan teslim olmak ve onuruyla yenilmek arasındaki farkı kavrayamamış insanların savunduğu fikir. çanakkale'de "zaten savaşı kaybedeceğiz" deyip savaşı bırakan bir millet olsaydık kurtuluş savaşı diye bir savaşımız da asla olmazdı.
taş gibi kızı kültürsüz diye terk eden erkek
-
ergenlik dönemini geçeli çok olmuştur.