hesabın var mı? giriş yap

  • salona geldiğinizde gözleriniz sehpanın üzerindeki kasede kalan birkaç antep fıstığına ilişir ya. içinizde filizlenen umut tohumlarıyla kasenin içinde kalan birkaç antep fıstığına hamle yaparsınız. elinize fıstıklarla birlikte garip bir ıslaklık gelir de avucunuzdaki fıstıklara baktığınızda anlarsınız işte o an. o nemli fıstıklar; babanın ağzına atıp kıramadığı, umutları başka bir bahara bırakan, hiçbir yerinden açık vermeyen salyalı fıstıklardır. o an herşeyden vazgeçip en azından kasedeki beyaz leblelebileri gömüp, durumu kayıpsız atlatmak adına ağzınızda oluşacak kuruluğu dahi göze alırsınız lakin baba kişisi geriye hiçbir yemiş bırakmamıştır.

    beyler :(

    (bkz: hayata dair iç burkan detaylar)
    (bkz: umut sarıkaya tipi mutsuzluk tanımları)

  • bildiğim kadarıyla olmayan olay. izmirliler etten pek çakmaz. olayları ot ve balık.
    ama izmir 'e çakacak laf bulamayıp sadece domuz eti üzerinden vurmak isteyen yobazlara göre olan şeydir.
    ne komik lan "domuz eti üzerinden vurmak" . :)

  • kanım dondu şerefsizim. nasıl bir cehalet nasıl bir ahlaksızlık bu? evladım olsa keserim, babam olsa öldürürüm... potansiyel katil çomar sürüsüyle yaşıyoruz, canımız pamuk ipliğine bağlı. normal bir hukuk devleti olsak, bu video kamu davası açılması için yeter sebeptir. toplayacaksın videodaki bu çomarları tek tek.

  • rusların beyaz kuğu, natonun ise blackjack çağrı koduyla andığı rekortmen bombardıman uçağı.

    dünya'nın en güçlü turbojet motoru olan kuznetsov üretimi nk-32'lerden 4 tanesine sahip bu uçak aynı zamanda bu motorları taşıyan en ağır savaş uçağı oluyor. boş ağırlığı 110 ton ve mühimmatla birlikte bu rakam 275 tona kadar çıkabiliyor. bir diğer rekorda burada geliyor zaten bu ağırlık değerleri ile uçak 2 mach hıza erişebiliyor(standart seyir hızı 960 km/h) ve de yüke göre de 15000 km gibi bir menzile sahip olabiliyor. 54,1 m uzunluğa, 13,1 m yüksekliğe ve kanatların durumuna göre 55,7 ya da 35,6 metre kanat açıklığına sahip bir sovyet canavarı. zira uçak seyir durumuna göre kanatlarını açabiliyor ya da kapatabiliyor. 4 mürettebatla yönlendiriliyor bu uçak. öte yandan her ne kadar tasarımında stealth olarak tasarlamasa da gövdede kullanılan bazı malzemeler ve de boyalar ile de emsallerine göre daha görünmez bir uçak.

    denkleme eklenen bu kadar değişken neticesinde en çok ağırlıkla en yüksek hız değerine ve menzile ulaşabilen en büyük bombardıman uçağı oluyor kendileri.

    uçağın öyküsüne gelirsek 1960 lı yılların başlarında amerika'nın geliştirilmekte olan çılgın projesi xb-70 istihbaratları sovyetlere ulaşır. tabii sonrasında bu çılgın proje amerika tarafından iptal edilecektir.

    lakin sovyetler bu çılgın projeden haberdar olduktan sonra bizim neyimiz eksik tadında benzer bir projenin bazı değişikliklerle aslında kendi stratejileri adına da önemli bir güç çarpanı olacağını fark eder ve 1969 yılında ihaleye çıkılır. ihaleyi kazanan tupolev firmasıdır.

    tupolev'den istenen şeyler o dönenin mühendislik sınırları içerisinde neredeyse imkansız görevdir. zira sovyetler dünya'nın herhangi bir yerine sadece tek bir yakıt ikmaliyle gidip nükleer saldırı yapıp geri dönebilecek ve gerektiğinde 3 mach hızlara çıkabilecek bir uçak istemektedir.

    fakat daha sonrasında iptal olan xb-70 neticesinde sovyetlerin isterleri biraz daha karşılanabilir seviyeye inmiştir. hız için 2 mach seviyesi istenirken 2 adet nükleer bomba hangarı ve 15000 km menzil son isterler olarak talep edilmiştir.

    tupolev tu-144 ya da havacılık camiasında concordski ismiyle bilinen uçağıyla bu uçağı yapabilecek gibi gözükse de epey fırtınalı süreçler yaşanmış ve 1974 yılında ilk prototip sovyetlere sunulmuş ve sovyetler tarafından prototip beğenilip daha da geliştirmesi üzerine talimat verilmiştir.

    1976-78 yıllarında da geliştirilmeye devam edilen uçak aralık 1981 de ilk uçuşunu yapmıştır. uçak çok uzun bir süre gizli tutulmuştur ki yabancı istihbararın uçaktan haberi kasım 1981 de olabilmiştir ancak.

    1982 yılında üretimine başlanan uçağın sovyet hava kuvvetlerine 100 adet teslim edilmesi planlanmıştı. 1984 itibariyle teslimatlar başladı. 1992 yılına kadar toplamda 36 uçak teslim edilebildi.

    tabii bu süre zarfında sovyetlerin ekonomik sorunları ve ardından soğuk savaşın bitmesiyle bu uçaklar hiç bir zaman tam sayıda üretilemedi.

    fakat sovyetlerin dağılmasından sonra şöyle bir sorun ortaya çıkmıştı. üretilen 36 uçağın 19 tanesi ukrayna'da konuşluydu. ukrayna bu uçakları hiç bir zaman modernize edemedi ve elindekileri de çürümeye bıraktı. zaten hikaye de burada başlıyor.

    1995 yılına kadar ukrayna'da ve rusya'da bu uçaklar kendi kaderlerine çürümeye terk ediliyor. hatta ukrayna bu uçaklardan 3 tanesini parçalıyor ve hurdaya ayırıyor ki bir o kadarını da amerika'ya sattığı dedikoduları ortaya çıkmaya başlıyor. rusya ise kalan uçakları ukrayna'dan istiyor, masada bazı pazarlıklar yapılsa da ukrayna ile anlaşma sağlanamıyor.

    öte yandan rusya elindeki uçakları modernize etmeye başlıyor ve 8 tane uçağı hayata döndürebiliyor ki arada modernizasyon sırasında düşen 1 adet tu-160 da var.

    1999 yılında iktidara gelen vladimir putin kalan uçaklardan iyi durumda olanlarının ukrayna'dan alınıp modernize edilmesi için talimat veriyor ve uçakla 2003 ya da 2005 olması lazım ukrayna'dan satın alınıyor, 8 uçak için 300 milyon usd gibi bir rakam ödenerek.

    rusya 2006 dan itibaren de bu uçakların modernizasyon projesine girişiyor. gün itibariyle rusya'da m2 seviyesine yükseltilmiş 16 adet tu-160 bulunuyor. fakat rusya bu uçaktan 50 adet daha sipariş etti ve 2030 yılına kadar bu uçakların rus ordusu envanterine girmesi bekleniyor. sırf bu sebeple kapanan fabrika tekrardan açıldı. ilk teslimatların 2023-24 arasında yapılması planlanıyor.

    edit : imla ve kelime hataları giderildi.

  • adam gibi adamdır. bir gün evlenir ve cocuk sahibi olacak olursam olacağım adamdır.

    kadın hamile, üstelik karnında senin çocuğunu büyütüp taşıyor. insan olan hamile karısının ayak tırnaklarını kesmekten, hamileliği boyunca bir anlamda el ayak olup karısına hamilelik sürecini en rahat şekilde gecirmesine yardımcı olmaktan rahatsiz olmaz,bunda bir beis bulmaz.

    insanlıktır bu , daha fazlası ya da azı değil.

  • evde zor tutulan yüzde 50'ye dahil olduğumuz gündür.
    tanım: bomba korkusundan dışarı burnumuzu çıkaramamaktır.

  • yaşanmış hikayedir. telefonların lisede yaygınlaşmaya başlamasının ardından bu çağrı atma olayı meşhur olmuştu. bir akşam tüm aile yemek yerken montumun cebindeki telefonum çaldı ve sustu. annem ''telefonun çalıyo'' dedi, ben de ''çağrıdır'' dedim.annemden gelen soru mavi ekranlara sebep oldu.

    sinirli bir şekilde ''çağrı kim?''

    bu da böyle bi anı işte.

  • üzerinde pek düşünülmez ama bu gerçektir. çünkü bir yavşağı astronot yapmazlar. astronot olduktan sonra yavşaklaşanlara da anında yol verirler. böyledir bu. şansı yaver giden bir yavşak her şey olabilir. polis olur, hakim olur, hatta bakan, başbakan bile olur. ama bir yavşak asla astronot olamaz. pilot da olur mesela. ama yörüngeye çıkacak adam yavşak olamaz.

    2003 yılında, astronot olmaya çok yaklaşmıştım. ama olmadı. seçmeleri geçemeyince, astronotluğun kitabını yazmış olan babam hemen sordu; bi yavşaklığını mı gördüler? hayır, dedim babama, 29 cm ile boydan kaybettim. "neyse, yavşaklık nedeniyle elenmekten iyidir." diyerek teselli etti beni...

  • level 72 bir kezban olarak bir örneğini verdiğim şey:

    "beni çekemiyorsan, anten tak,
    sen bana değil de, kendi yaptıklarına bak,
    neden böyle davrandığımı merak ediyorsan,
    ufff snne be slk.:ss.s.s:s"

  • nasihat team gelmeden yazayım dedim gelmişler bile. çiftlikten alacak ortamı yok okula giderken çantasına koymalik alıyor belki adam. adamın neden o sütü aldığı sorgulanana kadar bunların neden böyle bir sut sattığını sorgulasak daha başarılı oluruz herhalde.

  • pasaport kontrolü için herkes gibi sıraya gireceğine, polisi ayağına getirten şarkıcı. ne zaman şu 3. dünya ülkesi ezikliğinden kurtulacağız merak ediyorum. çocuk, 13 kişilik orkestrasıyla pasaport kontrolüne girmeden, bir nevi direkt kaçak olarak ülkeye giriyor; bizimkiler de işlem yapacaklarına, arabasına kadar gidip, kontrolü orada yapıyorlar.

    herhalde türk polisinin atarı ancak işçilere, gazilere, eli bayrak ve atatürk posteri tutanlara...

    http://www.hurriyet.com.tr/…gazinhatti/23184774.asp