hesabın var mı? giriş yap

  • neler olmuştu?

    bahar şenlikleri kaldırıldı. kızlı erkekli pikniği polis dağıttı. kızlı erkekli lise gezisine soruşturma açıldı. kızlı erkekli evlere baskın düzenlendi, çocuğun biri sevgilisinin evinde basılmıştı da polisten kaçarken camdan atlayıp öldü. konser alanının ortasına mescit dikildi. gece 10'dan sonra içki almak yasaklandı. gece 12'den sonra müzikli eğlenceler yasaklandı. 90'ların dizilerindeki içki sahneleri kesildi. kapalı kadınlar için dikilen eteklerin boyu uzatıldı. başörtüsü orta öğretimde serbest hale geldi. devlet başkanı ekonomiyi din kuralları ile yönettiğini ilan etti.

    o sırada memleketin en ünlü medresesinin efsane profesörü ne diyordu hatırlayalım? görsel
    cumhuriyet'in "tehlikenin farkında mısınız" demesi üzerine kendini aydın diye pazarlayanlar ne diyordu? görsel

    cumhuriyet düşmanlığının sonu budur.
    nagehan üretim merkezinin (akademinin) atatürk'e ve kemalizme sallamadan tez yazamamasının sonu budur.

    görsel

    edit: kız-erkek arasında çekim olur diyerek savunulan gericilik. siz kafayı yemişsiniz. ben konya'da okudum. ilkokul-lise hep karışık oturduk. kadın ve erkek toplumda bir arada yaşar. kötü gözle bakmamayı, insanların kendi halinde yaşayabilmesini erken yaşta normalleştirebilir insan. çocukların aklına kız-erkek ayrı oturmak gerektiğini sokmak ne demek?

  • sene 1997
    istanbul'a yeni gitmişim.
    çocukluk arkadaşım, can dostumla kadıköy postanesinin önünde saat 1'de buluşacağız.

    ben avrupa yakasından iett ile geliyorum. fırtına, kar, buz. rüzgar, insanın bir kulaklarından girip diğerinden iki misli çıkıyordu. deve katarı ağır aksak ilerliyordu. hava kül ve katran kokuyordu. manzara tam benlikti. neyse dağıtmayalım konuyu.

    kar, buz, trafik derken benim saat 1'de kadıköy'de olamayacağım belli oldu. başladım stresten kaşınmaya, "ya arkadaşım bekleyemez çekip giderse" diye. muhtemelen benim kar, fırtına, trafiği görüp geri döneceğimi de düşünmüş olabilirdi. ama ne olursa olsun gidecektim, geri dönmedim. saat oldu 2, daha yeni boğaz köprüsündeyiz, gıdım gıdım ilerliyor otobüs. saat oldu 2,5, sonra 3. hala varamadık amısına koduğum kadıköyü'ne. "arkadaşım şimdi çoktan gitmiştir, nasıl döneceğim bir daha aynı yolu" endişesi sardı, bitirdi beni. saat 3,5'a doğru kadıköy'de oldum, düşe kalka koşarak postaneyi buldum. "yok yok kesin gitmiştir, beklemez bu kadar saat" diyorum bir yandan. postanenin ön tarafından göremedim onu. dizlerimin bağı çözüldü. hafif diğer tarafa doğru baktığımda, karın, soğuğun ortasında tir tir beni bekleyen arkadaşımı gördüm. vazgeçip gitmemiş, it gibi titrese de beni beklemişti. koşarak sarıldım ona. garibim, 2,5-3 saate yakın beni beklemiş o soğukta.

    -işte böyle buluşuluyordu.

    şimdiki gibi kimse dakka başı osuruk gibi "qanka 10 dakikaya ordayım" diye birbirine mesaj atamıyordu ama insanlar bıçak gibi sertti, mertti.

  • o zamanlar anlayamamıştım ama simdi düşünce yapını çok iyi biliyorum. küçücük beyinlerdi sana emanet edilen. insanları sınıflandırdın, bir kısmını aşağıladın. derse gelince de pek iyi olduğun söylenemez. hala 4 işlem yaparken zorlanıyorum sayende. karşıma çıkmasan iyi edersin.

  • ne güzel maç oldu lan öyle;

    * açılış
    * türkiye laiktir laik kalacak tezahüratları
    * maçı kazan + kupa töreni
    * yönetim istifa tezahüratları
    * kapanış

    valla ben bu kadar güzel hayal etmemiştim.

  • henüz 27 yaşında sezon başına min 30 gol atan bir futbolcunun hali hazırda milli takım performansıyla birlikte 400'den fazla gol atmışken, kariyerinin sonunda 500+ gol barajını kesinlikle geçeceğini iddia eden futbol üstadlarını ortaya çıkarmış futbolcudur.

  • görme bozukluklarının tedavisi için bates metodu olarak bilinen bir uygulamalar bütünü geliştirmiş doktordur. ancak sadece günde belli bir süre egzersizleri yaparak tedavi sağlanamayacağını, bakmayı yeniden öğrenmenin gerekliliğini savunur. yöntemleri tartışmalı olmakla beraber; gözlük kullanımının göze bir fayda sağlamadığı konusundaki görüşlerine tamamen katılmaktayım. egzersizlere ve bakışımı değiştirmeye henüz başlamadım ama deneyeceğim.

    hakkında daha fazla bilgi için:
    http://www.alternatifterapi.com/…erik/bates-yontemi
    http://en.wikipedia.org/wiki/bates_method

  • italya'nın genel durumuyla ilgili resmi kaynaklardan türkçeye çevirdiğim faydalı olabilecek bazı bilgiler.

    20 mart itibariyle italya’da hayatını #covid_19 sebebiyle kaybeden kişi sayısı : 4032

    19 mart tarihli araştırmaya göre hayatını kaybeden ilk 3200 kişinin;

    yaş ortalaması: 78,5
    en genci: 31
    en yaşlısı: 103
    kadınların yaş ortalaması: 82
    erkeklerin yaş ortalaması: 79

    bugüne kadar, 50 yaşın altındaki ( genel oran içindeki payı % 1.1) covıd-19 pozitif ölen hastanın 36'sının ölüm raporları şu şekilde.

    özellikle, bunların 9'u 40'ın altındaydı ve 31 ile 39 yaşları arasında 8 erkek ve 1 kadındı. 40 yaşın altındaki 2 hastanın hiçbir klinik bilgisi mevcut değildir, diğer 7 hastanın önceden mevcut ciddi patolojileri (kardiyovasküler, renal, psikiyatrik patolojiler, diyabet, obezite) vardı.

    31-39 yaşları arası hayatını kaybedenler
    toplam : 9 (0,3%)
    erkek: 8
    kadın : 1

    *bunlardan 7 tanesinin önceden mevcut ciddi patolojileri (kardiyovasküler, renal, psikiyatrik patolojiler, diyabet, obezite) vardı.
    2 hastanın hiçbir klinik bilgisi mevcut değildir.

    40-49 yaşları arası hayatını kaybedenler
    toplam : 27 (0,8%)
    erkek: 18
    kadın : 9

    50-59 yaşları arası hayatını kaybedenler
    toplam: 93 (2,9%)
    erkek: 68
    kadın: 25

    60-69 yaşları arası hayatını kaybedenler
    toplam: 329 (10,3%)
    erkek: 267
    kadın: 62

    70-79 yaşları arası hayatını kaybedenler
    toplam: 1134 (35,4%)
    erkek: 877
    kadın: 257

    80-89 yaşları arası hayatını kaybedenler
    toplam: 1309 (40,9%)
    erkek: 884
    kadın: 425

    >= 90 yaşları arası hayatını kaybedenler
    toplam: 298 (9,3%)
    erkek: 136
    kadın: 162
    *tespit edilemeyen 1 kişi

    covıd-2019 pozitif nedeniyle ölen hastalarda en sık görülen patolojiler

    patolojiler (kişi sayısı (yüzdelik dilim))
    iskemik kalp hastalığı :145 (30.1%)
    atriyal fibrilasyon : 106 (22.0%)
    inme : 54 (11.2%)
    arteriyel hipertansiyon: 355 (73,8%)
    diyabetes mellitus : 163 (33,9%)
    demans : 57 (11.9%)
    koah : 66 (13.7%)
    son 5 yılda aktif kanser: 94 (19.5%)
    kronik karaciğer hastalığı: 18 (3.7%)
    kronik böbrek yetmezliği: 97 (20.2%)

    sahip oldukları patoloji sayısına göre

    0 patoloji : 6 kişi (1.2%)
    1 patoloji : 113 kişi (23.5%)
    2 patoloji : 128 kişi (26,6%)
    3 veya daha fazla patoloji : 234 kişi (48.6%)

    covıd-19 nedeniyle ölen hastalarda en sık görülen semptomlar

    hemoptysis : 1%
    ishal : 8%
    solunum güçlüğü : 73%
    öksürük : 40%
    ateş : 76%
    *hiçbir şikayet belirtmediği halde positif çıkanların oranı 5,7% şeklindedir.

    kaynak ıstituto superiore di sanità

    20 mart günü lombardiya bölgesindeki brescia şehrinde 48 yaşında markette çalışan bir kadın kasiyerin bu hafta başında başlayan ateşinin artmasıyla evinde hayatını kaybetmiştir. worldometer.info

    dipnot: daha önceki 15 mart tarihli rapor bilgilerinin yer aldığı entriye burdan ulaşabilirsiniz.

    dipnot2: daha önceki entryi izinsiz/habersiz şekilde başka başlıklara copy-past yapan yazarlara, ilk entrye bakılmaksızın ekşi şeylerde başkasının nicki ilen paylaşan moderatöre ve tabiki aynı şekilde kanunsuz ve etik olmayan yollarla medyada paylaşan çeşitli haber aşanslarına burdaki bilgileri daha çok kişinin faydasına sundukları için teşekkür ederim.

  • hemen her dilde,yaşamın gerçeklerinden kaçış,bir düşünceler,duygular ve düşler dünyasına sığınış anlamını taşıyan romantizm,aslında kapitalist burjuva düzenine,'yitirilmiş düşler' düzenine,iş hayatı ve kazancın bayağılığına karşı bir ayaklanma,tutkulu ve çelişmeli bir ayaklanma hareketidir.(fischer)

  • bu tür haberler mısır'dan filistin'den falan gelirdi de gülerdik... ülkenin gele gele geldiği nokta burası işte amk.

    ibret-i alem için şişme noel baba'yı siksinler de rahatlayalım... hayır bu noel baba olayına dünyanın başka hiçbir yerinde bizim kadar takan var mı acaba merakta etmiyor değilim hani...

  • selam verip su istesen çay istesen hayır demeyecek aile.

    orada da usturuplu şekilde söze girip "abicim burası bisiklet yolu, sürü halinde bisikletliler geçer. belki biri fark eder öbürü onun arkasından gelir sizi görmez, hızlıdır duramaz, kendini sizi yaralar mazallah, az kayın buradan da içimiz rahat etsin bizim de" denilse çok da güzel bisiklet kültürü empoze edilir bu aileye. ailedeki çocuklar bisikleti görür, özenir. emmi teyze kendini kötü hissetmez, etrafta dolanan bisikletçilere başka gözle bakarlar bundan sonra.

    ama nerdee? iş güç şov. biz bunları entrylerimizde yazdık ama gg diye sildiler :/