hesabın var mı? giriş yap

  • bulgaristan'dan bekledigim sevgilim gibi ayni. ver kardes ver, ihtiyaci var kizin.

  • yıllardır deprem vergisi toplayıp, o vergiyle "önlem almadığı bir deprem sonrası" yıkılan evlerin yerine yenisini yaparak hak iddia eden troll saçmalaması.

    he buydu amk. yalnız ne türkçe bilmez bir kitlesi varmış arkadaş. 10 yorum okudum, beynim yandı.

    debe editi: devleti reislerinin toprağı, kendilerini de reisin marabası olarak görmeyen bir türkiye için, her türlü sosyal mecrada, meclisin açıldığı günden itibaren, insanlara beklenti veren tüm sorumlu partilerin yaptıklarının takibini yapıp, söz verip de yapmadıkları için hesap sormamız dileğiyle.

  • ağır provokasyondur.

    hesabı sorulmalıdır.

    chp de kendini şamar oğlanına çevirtmesin iyice. namussuzca atılan iftiraların üzerine gidin, o soytarılara haddini bildirin artık! ne bekliyorsunuz?

  • ödemiş olduğum son 3 faturamı gün itibariyle benim son faturamı ödediğim karttan tekrar çekilmesi rezaletidir.

    biraz önce cep telefonuma üst üste 3 defa kartımdan farklı miktarlarda para çekildiği haberi geldi. hemen bankayı aradım, banka bana bu çekimlerin digitürk tarafından yapıldığını söyledi.

    hemen digitürk müşteri hizmetlerini aradım.. ödemiş olduğum son 3 faturamı bugün tekrar benim kartımdan çekmişsiniz, bu 3 faturanın toplam 400 tl civarında bir para yapıyor geri ödenmesini istiyorum dedim.

    müşteri hizmetleri sistemde baktı ve bana dedi ki.. evet fazla çekilmiş şimdi kayıt oluşturuyoruz 15 gün!!!! bak bak 15 gün içinde iade edilecekmiş!!!!

    tabi o an kan beynime sıçradı.. sistemde borcum yok! ödenmemiş faturam yok! bu arkadaşlar benden habersiz benim kredi kartımdan daha önce ödemiş olduğum 3 faturayı tekrar çekecekler.. sonra bu parayı 15 gün işletip bana geri ödeyecekler...

    müşteri hizmetlerine ben 15 gün filan değil bugün bu paranın geri ödenmesini istiyorum dedim. bana yapamayız dediler.. peki dedim genel müdürlüğü arıyorum diyerek kapattım telefonu.

    şimdi genel müdürlüğü aradım.. finans ile görüşmek istedim arkadaşa durumu anlattım , yemeğe çıkmış arkadaşlar saat 1 den sonra arayacaklarmış beni.. yok dedim siz aramasanız da ben saat 1 den sonra arayacağım zaten diyerek kapattım telefonu..

    benim gibi binlerce kişiden yanlışlıkla çekilmiş diye 300 500 para çekseler ve bu paraları bir güzel işletip 15 gün sonra iade etseler.. ne güzel para kazanırlar dimi!!
    ne kadar güzel ne kadar akıllı bir firmasın sen digitürk!!

    şimdi saat 1 den sonra arkadaşlar yemeklerini yedikten sonra görüşeceğim kendileriyle , bu benden çaldıkları parayı aynı gün iade ediyorlar mı etmiyorlar mı yapılan şey gerçekten yanlışlık mı yoksa hırsızlık mı göreceğiz.

    edit1 : şimdi sosyal medya tarafından bir arkadaş aradı beni, olayı kendisine tekrar açıkladım.. bana verdiği cevap 15 gün içinde ödeme yapacaklarmış.. çünkü aynı gün parayı geri veremezlermiş.. bankalarla görüşmeler ve iade süreç alıyormuş. tek yapabileceği acil olduğunun kaydını açmakmış.. tamam dedim siz kaydınızı açın ben öğleden sonra genel merkezinizle görüşeceğim dedim.

    edit2: bir gerzek fakir işi rezalet demiş!! 400 tl yi beğenmemiş arkadaş! kanımın beynime sıçramasının nedeni 400 tl değil.. biri gelip senin cüzdanından senden habersiz 400 tl paranı çalacak.. sen bunu fark ettiğin zaman tamam çaldım 15 gün sonra öderim diyecek! seni aptal yerine koyacak.. ve sende bunu içine sindirebileceksin!! senin gibi adamlar var olduğu sürece böyle firmalar binlerce kişiden para çekmeye devam eder.

    edit3 : şu an genel müdürlükten aradılar.. ve iade işlemini bankaya bildirdiklerini söylediler.. en geç yarın öğlene kadar hesabınıza geçecektir dediler. olayın neden kaynaklandığına dair hiç bir bilgi yok. demek başımıza böyle bir olay geldiğinde 15 gün beklemek gerekmiyormuş.. direk genel müdürlüğü arayıp sözlükte başlık açmak yetiyormuş. ben paranın hesabıma geçtiği tarihi tekrar yazacağım.

    edit4: 28 ekim tarihinde iade işlemleri yapılmış.. bugün itibariyle fazla çekilen paralar kartımın kullanabilir hesabına aktarılmıştır.

  • öldükten sonra, ırmaktan şarap içeceği, 72 tane küçük kız çocuğuna sahip olacağı hayalleriyle hayatını ziyan eden ve sürekl, başkalarına da zehir etmeye çalışan sapık mallarla tarihin en güzel taşşaklarından bazılarını geçmiş olan büyük üstad.

  • evli bir arkadaşa evlilik nasıl ? ben de evlensem mi ki dedim,
    evlen tabii senin benden daha mutlu olmaya hakkın yok dedi...

  • 1800'lerin sonundaki dillere destan meksika devriminin liderlerinden, faşist devlet başkanı huerta'yı savaşarak yenmiş devrimcilerden biridir. pancho villa, carranza ve en önemlisi alvaro obregon, devrimin diğer önemli liderleridir. huerta'yı devirdikten sonra bu liderler kendi aralarında anlaşmazlığa düşüp ikili gruplara ayrılmış, politik ve sıcak savaşa devam etmişlerdir. zapata-villa vs obregon-carranza savaşları başlamıştır. zapata, 1919'da taraf değiştirmek istediğini söyleyen carranza'nın davetini kabul etmiş ve tuzağa düşerek öldürülmüştür. dolayısıyla, carranza, meksika tarihine hispanik iago olarak geçmiş, "şerefsiz" lafı arkasından en çok edilen ademoğlu olmuştur belki de. villa ve zapata ortadan kalkınca -ki villa'ya ne oldu bilmiyorum, araştırmakla uğraşamıyorum, uykum var, sıkıntılıyım, ölüyorum- , obregon ve carranza savaşı başlamış, bu güç çatışması, muhteşem devrimden ancak 10 sene sonra obregon'un zaferi ile sonuçlanmıştır.

    zapata'nın diğer devrim liderlerinden farkı, entelektüel bir politikacı olmamasıydı, halkın arasından çıkmış, meksika köylüsü, yucatlan sergüzeşti, eğitimsiz ama çok zeki bir liderdi. sloganı, trademark'ı olan "tierra y libertad" bugün bile kullanılan bir slogan. zaten görünüşe göre, dört lider arasındaki tek gerçek devrimci gerçekten de zapata idi, bunu böyle söylememin temel sebebi ise "ayala planı" isimli bildirisiydi.

    bu bildiri, meksika tarihindeki en radikal değişim planıydı, toprakların kademeli olarak kamulaştırılmasını ve devrim sırasında kayıp veren ailelere maaş bağlanmasını öngörüyordu. metin o kadar beceriksizce ve hata dolu yazılmıştı ki -misal dahi anlamındaki de ve soru eki mi birleşik-, devrimcilerin devlet başkanı madero, ülkenin en büyük gazetesine şu emri vermişti: "bu metni olduğu gibi basın ki herkes zapata'nın aptalın ve delinin biri olduğunu öğrensin." oysa, meksika halkı da eğitimsizdi, onların da "dahi anlamındaki de"nin ayrı yazılacağından haberi yoktu, sözlükçü değildiler ve emilliano'nun manifestosu, gramatik asaletini koruyamasa da, halkın dilinden konuşuyordu. manifesto basılır basılmaz meksika tarihinin en popüler bildirgesi haline geldi; hala öyle. -sub commandate'nin 2001'de silah bıraktıktan sonra meksiko siti'den yaptığı konuşmayı tenzih etmek isterim-

    zapata'nın, 4 devrimci lider arasından en tanınanı olmasının sebebi john steinback'in onun hayatı üzerine bir senaryo yazması ve filmin elia kazan tarafından yönetilmiş olmasıdır aynı zamanda. steinback, onu, ölümünden sonra gücü artan che, isa, jan dark gibi figürlerle kıyaslamış ve baskıya karşı çıkmanın evrensel bir sembolü olarak görmüştü. gerçi viva zapata adlı bu filmde, emilliano'yu, gözleri iki yandan bantlanmış bir marlon brando oynamış, bezbebek, kukla gibi grotesk görüntüsüyle filmden zerre keyif almamızı engellemişti.

    ha, 90'lar meksikasının yeni devrimci hareketinin de "zapatista hareketi" ismini almasının sebebi de ayrıca bunlardır.