hesabın var mı? giriş yap

  • ahahaha yalnız gedofatuan adlı kullanıcının yapmış olduğu "siz süreyi mi kast etmiştiniz? ben de covid yüzünden yazdınız sanmıştım." yorumundaki tecahülüarif bendenize kahkaha attırmıştır.

    edit: çok aptalca bir yazım yanlışı yapmışım. @nils'e düzeltme için teşekkürler. gülmekten gözüm dolduysa demek ki...

  • celal hocama çok saygı duymakla beraber bir soru sormak isterim aslında.

    ya araştırma için bağışladığın herhangi bir organdan yada iskeletten bir hastalığa çözüm bulurlar da, bir dangalak tedavi olur ve yaşarsa, yine sorun olmayacak mı?

    edit : msjla gelen soru ve yorumlar üzerine küçük bir açıklama.

    yapılacak organ bağışı sonrası kurtulacak kişinin (çocuğun) ilerde tüm insanlığa faydalı bir buluş, araştırma yapmayacağını nasıl bilebilir. araştırma için bağışladığı organın yapılan araştırma sonucu daha fazla insanin kurtulmasına nasıl kesin gözü ile bakılabilir.

    bu ihtimali kim hesaplayabilir. organ bağışı bekleyenler hep bilgisiz, faydasız ve fakirler mı?

  • karsiniza gecip baskalari hakkinda atip tutmasi ve arkasindan atip tuttugu kisilerle yuzunuze baka baka kanka olmasi.

    sizin de arkanizdan atip tutuyordur kesin.

  • ''eğer ki o diploma olsaydı; akp liler profil resmi yapar, havuz medyası çarşaf çarşaf yayınlar, yetmez diploma-i şerif diye ziyarete açarlardı''

  • 2 ay önce tekrardan seferlere başlayan ama halen zorbalıklarla karşılaşan firmaya destek olacağımız kampanyadır.
    bilindiği üzere ankara'nın değerli belediye başkanı, esenboğa havaalanına ulaşım için kullanılan pazarı tek başına domine etmek için havaş firmasına yapmadığını bırakmadı.
    sırf benim karşılaştığım bir kaç köpekçe oyun bile oynandı. (havaş aracına polis çevirmesi yaptırmak, müşterileri uçaklarına 15 dakika geç bıraktırmaya çalışmak vs..)
    bunun yanında kendi sundukları belkoair tamamen dolmuş mantığında çalışmakta, kafalarına göre güzergah uydurmaktadırlar.
    daha dün karşılaştığım olayda; şöföre soruyorum kızılaya uğruyor mu zamanım az ona göre hareket edeceğim diye, bilmiyorum vs.. diyor. amk 5 dakika sonra yola çıkacaksın senin güzergahın nasıl belli oluyor? sonra uğramaz diyor, sonra yolda telefon gelip kızılaya dönüyor ve ben kavga ediyorum bütün çalışanlarla. uçağa saliselerle yetişsem bile yaşadığım sinir harbi beni 2 sene yaşlandırıyor.
    dönüşte bir baktım, kapıda o özlem duyduğum havaş aracı duruyor. abi dedim hayırdır; 2 ay önce başladık ama halen zorbalık yapıyorlar bize, istediğimiz güzergahtan gidemiyoruz, çevre yoldan gidiyoruz dedi. (40 dakikaymış bilginiz olsun.)
    senin ağzını burnunu yerim diyerek havaşa atladım.
    şer..sizlere 5 kuruş daha kaptıracağıma, bundan sonra her zaman havaşa bineceğim.
    siz de 1 kuruşunuz bile bu yolda gitmesin diyorsanız;

    ankara aştiden; yine yarım saatte bir; 154 no lu perondan.. (gelen otobüs peronu.. şer..sizler onda bile en köşe peronu vermiş adamlara)
    esenboğa'da zaten kapı çıkışında. (kaldı ki bu belkoair çalışanları havaalanında müşterileri diğer tarafa çekmek için çığırtkanlık bile yapıyor. gülüyordu havaş çalışanları, şu kepazeliğe bak diye.)

    tamam arakadaş rekabeti anlarım, fiyat avantajı ve kalite sağlar müşteriye. ama bu mafya vari yaklaşım, bu şerefsiz yaklaşıma destek olmayalım lütfen.
    azıcık daha yürüyelim aştide 154 no lu perondan binelim.
    tekrar ediyorum, havaalanı aşti arası 40 dakikadır havaşla. belkoair dolmuşu ile dün 1 saat 10 dakika sürdü
    destkelerinizi beklerim.
    başka bilgi olursa editlerim.

    kullanabileceğim en düzgün dil buydu, kimse kusura bakmasın!

    edit: ücret 8 tl'dir.

    edit 2: aştiden kalkış saatleri çeyrek kala ve çeyrek geçe imiş.

    deep edit: ulan yorumların bazıları cidden komik. hee amk bi siz biniyorsunuz 15 senedir uçağa. lan havaşın tekel olduğu zamanlarıda biliyoruz, herşey tıkır tıkırdı, evet pahalıydı ama hizmetinin karşılığının ederiydi. bunu şimdi çok net görür olduk.

    deep edit 2: ulan belediye geldi belediye geldi fiyatlar acaip ucuzladı diyenler; belediye otobüsünden bahsedersen anlayacağım(55 tane durak olan, 40 dakikalık yolu 1 buçuk saatte ayakta gidebildiğin), ama amk belkoairi bunu 8 lira yaptı zaten, aradaki 2 lira için hayatını verenleri görüyorum. diyecek lafım yok lan size, size her şey reva amk, sürünün amk.

  • sucukçuluk ve otobüs şoförlüğü dışında bir niteliği olmayan, ortalama kahvehane müdavimi çapında, cahil, hırsız, hilebaz, ahlaksız ve rüşvetçi bir bayır turbunu savunmak için nasıl saçma başlık açacağını şaşıran muhteremden evladır.

  • noktalama işaretlerinin hayatımızdaki önemini bir kez daha gözler önüne sermiştir. gramer naziler olarak kalp krizinin eşiğinden döndük, öyle büyük dram.

  • filmleri, bir film sahnesine ait bir fotografin altina yazilmis bir replik kadar taniyan,

    sair, dusunur yahut yazarlar hakkindaki fikirleri, sadece onlara ait bir cumle, dize ya da kisa bir paragraf kadar olan,

    arkadaslarla bir sey yapmayi, kahvenin adinin bile kahve olmadigi ucube mekanlarda karsilikli oturup telefonlara gomulmek sanrisi ile karistiran,

    baskalarinin dayattiklarini, hic suzgecten gecirme geregi duymadan dogru kabul edip icsellestiren ve bu sayede adim adim kendine yabancilasan,

    bu yabancilasma ve surekli poh pohlanma yuzunden, yedigi yemek, o an nerede oldugu, o gun ne giydigi, o hafta sonu kiminle oldugu baskalarinca gercekten onemseniyormus zannedecek kadar benzersiz bir ego sahibi olan,

    nihayetinde, tum bu sanrilarin kacinilmaz sonucu olarak oncelikli ihtiyaci 'ilgi' olan, tum hareket, davranis yahut soylemleri sadece ilgi cekmek adina olan, istedigi ilgiyi bulamadigi anda kendini dunyanin en mutsuz insani ilan eden, bambaskalasan bir nesildir muhtemelen.

    mutlulugu, 'oglen yemegimizzz kips kips' etiketi ile paylasilan bir fotografin toplayacagi 'like'ta arayanlar, mutsuzluga mahkumdur.