ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
mordor kapısında muhabbet eden iki orc
-
abi sauron gitse yerine kim gelecek, aragorn'da liderlik vasfi yok.
evi kiralarken findeks raporu isteyen ev sahibi
-
dünyanın en doğal talebi. yıllardır kiraya vereceğim zaman adli sicil kaydı ile findeks notunu isterim. ekonomik gücü olmayan veya yüz kızartıcı bir suçtan hüküm giymiş bir kimse ile kim kiracı-kiralayan ilişkisine girmek ister ki?
bir erkeğe yara izinin hikayesini sormak
-
o zaman arkadaş bile olmadığımız, 2. kez görüştüğümüz - başbaşa değil, aynı ortamda olmak sadece- bir şekilde yan yana oturduğumuz bir anda, " elindeki dikiş izleri de nedir? geçmiş olsun" dediğimde, memnuniyet, çokça da şaşırma ifade eden şekilde bakmıştı bana ve :
"bunca yıldır arkadaşlarım bile farketmezdi.. sen nasıl farkettin, şaşırdım.." dedi.
aradan yıllar geçti..
bir akşam kendi evimizde, kucağımızda bebeğimiz varken dedi ki, "işte o soruyu sorduğun gün var ya, o an ben senle evleneceğimi biliyordum.. buraya kadar geleceğimizi biliyordum.. o an hissettim, sen benim eşimdin"..
bir erkeğe yara izinin hikayesini sormak, tüm hayatınızı değiştirebilir, hikayeniz olabilir...
emirgan'da 158 dönümlük yeşilliğe rezidans ve avm
-
"ağaçlar bunların kıçına batıyor amk"
15 ağustos 2022 imamoğlu nerede
-
şu adama dalgıç pompası muamelesi yapılması acilen yasaklanmalı. ya bu yasaklanmalı ya da aktroller asılmalı.
akp'nin oy çalması kanıtlanırsa akp'linin yorumu
uno tost ekmeğindeki inanılmaz mantık hatası
-
aslında rezalet ama tarihsiz rezalet başlığı istemediğim için rezalet diye anlatmak istemedim. çünkü bunun bir defaya mahsus bir hata olmadığını, gerçek bir mantıksızlık olduğunu çeşitli tarihlerde, tam üç farklı pakette gördüm!
bu pakette, ilk ve son dilimler dahil olmak üzere 21 dilim var. 10 defa tost yaptıktan sonra ne yapacağınızı bilemediğiniz 1 dilim ekmekle kalakalıyorsunuz.
evet bunu başka bir şekilde tüketmenin yolları var, ama bunu neden ben düşüneyim? uno düşünmeli!
uno'ya ilk ve son uyarımdır. eminim ki ayrıntılara dikkat eden tek tüketici ben değilim. iyi bilsinler ki bu konuda acilen adım atmazlarsa, sonuçları kaldıramayacakları kadar ağır olacak.
bizim hikaye
-
keşke hiç telif parası ödenmeseydi elin amerikasına. zira bu hikayeyi herkes uydurur.
türklerin uydurduğu hastalıklar
-
(bkz: damar damar üstüne binmiş)
almanya'nın güneş üretmesi
-
19 yıldır yapımı devam eden füzyon reaktörü sonunda tamamlanıp ateşlenmiş ve kısa süreliğine de olsa başarıya ulaşmış. deneyi helyumla yapmışlar. şimdi hidrojenle yapacaklarmış.
(bkz: wendelstein 7-x)
https://www.youtube.com/watch?v=u-fbbraxjnk
http://news.sciencemag.org/…ght-save-nuclear-fusion
bilgi editi:
arkadaşlar bu konu hakkında bolca espiri kasılmasının tek nedeni yeterli bilgiye sahip olunmaması. okuduğum birkaç makaleden ve bu başlık altına yazılan birkaç bilgi içerikli iletiden çıkardığım sonuçları buraya yazayım.
çalışma şekli (en basit haliyle)
wendelstein 7-x, büyük olarak tasarlanmış ve optimize edilmiş ilk stellarator. görevi yüksek ısı üreterek elektronları atomlarından ayırmak. bu, 100 milyon dereceden fazla yani güneşten 5-10 kat fazla ısı enerjisi demek.
elektronları atomlardan ayırdıktan sonra ortaya elektronların plazma ve iyonlar kalıyor. iyonlar o kadar hızlı hareket eder hale geliyor ki birbirine itme durumları ortadan kalkıyor ve erimeye başlıyorlar yani füzyon gerçekleşmeye başlıyor. ama bunu bir arada tutacak bir kap kullanmak imkansız olduğu için manyetik alan kullanılması gerekiyor. bu alet de o işe yarıyor. en basit haliyle yüksek ısılara dayanıklı bir mıknatıs yani bu. (tabii en basit hali yani aslında çok daha karmaşık bir mühendislik harikası)
özet:
- yapımı için 1 milyon saat (19 yıl) ve 1 milyar yuro harcanmış
- temiz enerji, her gördüğünüz reaktörü nükleer sanmayın.
- ocak sonunda hidrojenle deney yapılacak bu daha uzun süreli ve çok ısı-enerji açığa çıkmasını sağlar muhtemelen.
neyse lan bence biz bina dikmeye devam edelim.
vefat eden abinin eşinin başkasıyla evlenmesi
-
aynı durumu ben de yaşadım. 33 yaşında, lösemiden hayalleri olan kardeşimi kaybettim.
4 yıl filan da beklemeden yengemi birinci senesinde dertleşmek için yemeğe çıkardım. haddim olmasa da beni seviyorsan söz ver, devam edeceksin diye söz aldım. ertesi sene nişanlandı, sevebileceği bir insan denk geldi ve gördüğüm kadarıyla da çok mutlu. instagram'da her fotoğrafına olmasa da onun mutluluğundan ailecek mutlu olduğumuzu belli eder arada bir kalp bırakırım.
insanların mutlu olmasından mutlu olanlardan olabilirseniz, dünya çok güzel bir yer olabilir.
migros'un gıda takviyesi ve vitamin satışı yapması
-
aynı besin desteğini başka bir yerden daha ucuza alınca "ama eczane malı başka olur, cart curt." diyen eczacıların birliği mi ?