hesabın var mı? giriş yap

  • üniversite 2. sınıfta evlenseydim, kuracağım cümle olurdu.

    herhalde bu cümleyi kuran ilk erkek de ben olurdum amk.

  • qr kod ile para çekilidikten sonra gelen bir dahilik hissi. bir bana mı oluyor bilemiyorum. işlemi sadece 7 saniyede yapmanın verdiği o üstün zeka da ne bileyim. sonra o ağır adımlar ile atm den ayrılışım ve bana o ne kadar zeki bir adam der gibi bakışlar.

    yok kart sokmalar ters mi soktun düz mü koydun şifre neydi şifre emekti. böyle şeyler bizde olmaz biz zeki adamlarız.

    inanın eğer 14 yaşında olsaydım ve adım baran olsaydı arkadaşlarım bana einstein derlerdi. şuan enişte diyorlar.

  • seçmen temelini anlayamayan siyaset yapmasın bence.

    çevremdeki 8-9 kişi ile birlikte ilk tur sinan ikinci tur kemal diyoruz.

    koyun olmadığımızı görsünler.

  • survivor izlemek. bak bu en önemli kriter. direkt üstüne yapıştır cahil kesimden olduğunu.
    “bin inivirsiti miziniyim” dese de kaydıraktan hızlı kim kayacak diye bir yarışmayı izleyen, cahildir.

  • herkesin babası melek olmuyor, insanlara ergen diye bir şeyler yaftalayıp durmayın. baba var sen hastayken başında endişeden uyuyamaz, baba var bodruma kapatır 15 sene tecavüz eder işkenceyle. ikinci durumda görürüm sizi ben.

    debe edit:

    ben debe uzerinden sosyal mesaj vermeyi pek sevmiyorum. dua edeyim siz de amin diyin.

    ramazan ayi hakkimizda insaallah hayirli gecmistir. allah oruc tutanlarin oruclarini kabul etsin, su guzel dunyaya huzur ve ferah getirsin. din, dil, irk ayirmadan bir garibana bir mazluma bir fakire eziyet edenin, canina kast edenin tez elden belasini versin ve onu kahretsin.

    ramazan bayrami oncelikle biz muslumanlara tekrar merhameti hosgoruyu ve sevgiyi hatirlatsin. allah muslumanlarin kalbine kardesligi ve insan sevgisini tekrar tohum misali eksin. o tohum buyusun yesersin, kalplerimizi bir insani insan oldugu icin, sahip oldugu guzel karakter icin sevebilecek misale getirsin. o tohum koca bir agac olsun, meyveleri ile cevremize de bu guzel duygulari asilayabilmeyi saglasin.

    aramizdaki onca serefsize, pislige, kotu kalpliye, arsiza, hirsiza, makaraciya inat allah dini dili irki ne olursa olsun hicbirimizden rahmetini esirgemesin.

    bu bayram sadece muslumanlar icin degil, gercekten tum insanlar icin bayram olsun.

    herkese iyi bayramlar. optum hepinizi.

  • tamamen içgüdüsel bir davranıştır. oğlumdan biliyorum. ilk defa kremalı bisküvi yediğinde bunu yaptı. hayretler içinde kaldik. biz öğretmedik. nerden biliyor lan bunu.
    kendisine sorduk. neden öyle yiyorsun diye, yarım yamalak konuşması ile cevapladı velet.
    - e öyle yenir ki bu.

  • yildiz cocugu *

    film bu bolumlerde kendini asar, yonetmen bile ne yaptigini anlamaz. daha dogrusu sanirim arthur clarke demisti, ben bu sonunu anlamadim diye. neyse uzulmeyelim, biz daha akilliyiz.(daha dogrusu onun zamaninda internet yoktu). insan kendi evriminin tuzaklarina dusmemistir. yani aletlerine ve egosuna bu kadar baglanip kendisine yabancilasmaya bir dur demistir.

    o monolitleri yerlestirenler de insani almis, fantastik bir yolculuktan sonra bilinmeyen bir yere getirmislerdir. efektlerden anladigim kadariyla (bazi renk katmanlarinin ustunde mason kelimesini gordugume de eminim) zamanin ve mekanin otesine geciyor insan. burada kurtulmasi gereken o son yukten de kurtulacak ve evriminin (tekamul mu yoksa) bir sonraki basamagina yukelecektir: bu yuk, olumdur, bedendir.

    o son sahnelerdeki kuruluma kapilmayin. yani bu otel odasi da ne boyle, beyaz beyaz, iyice sapitti bu film demeyin. o sahne, kelimenin tam anlamiyla bir "sahnedir" artik. hicligin ortasinda son derece surreal bir tecrubedir. bu sahnede yasliligini gorur, bedeninin gittigine tanik olur. ama beden sadece bir aractir; bilinc olumsuzdur. yemek sahnesinde yasli adam bardai devirir ve bardaki kirilir. bu bedendir ama bardagin icindeki yokolmamistir. olum korkusunu yenerek ozgurlugunun onundeki son engeli de asar ve bedeni olmayan, zamandan bagimsiz, bilincten ibaret bir varliga donusur: yildiz cocuk olmustur. [her ne kadar nietzsche ustinsan taniminda bu kadar iddiali olmamis olsa da..]

    evet kardeslerim, filmin bana ifade ettikleri, gonul telimi titreten taraflari bunlardir. bunlar entel dantel ayagi midir, yoksa gercekten de kubrick yaratici bir usta midir, vicdaniniz karar versin. her ne kadar bu seviyede bir cigir acmamis olsa da (unutmayin, sinemacilik bakimindan hicbirsey soylemedik bile, ozel efektleri, renkleri, muzikleri, kisaca herbir ogesi ozenle yaratilmis) bir baska eksik anlasilmis ve haketmedigi kadar kotulenen film icin (bkz: blade runner) * *

  • 27 yıl sigara içmiş 40 yaşında bir adamın deneyimleri; ilk önce kalp daha yavaş atmaya başlıyor, el ve ayaklarınız ısınıyor, vücutta daha fazla oksijen olacağından kalp krizi riskiniz azalıyor, koku alma ve ağzınızın tadı yerine geliyor. bunlar ilk etapta olanlar bir hafta 10 gün sonra yürümek ve merdiven çıkmak daha kolaylaşıyor enerji artıyor, öksürük ve nefes darlığı azalıyor. ilk bir hafta içerideki canavar varını yoğunu kullanıyor tekrar içirebilmek için en önemli zaman burası, ben etrafımda ki herşeyi sigaraya benzetiyordum ilk hafta, buna direnen herkes kurtulur bana göre.
    15 ay oldu bırakalı ilk hafta haricinde sadece 3. ay içme isteği oldu o da bir kez. şimdi yaşadıklarım ise, herşeyden önce bence tek negatif yönü 8 kilo aldım bu aralar vermek için yırtınıyorum. bi dönem gördüğüm herşeyi yutasım geliyordu. ancak vericez bu kiloları işşallah, olumlu taraflarından bahsedeyim ama bunu zaten herkes bilir bu nedenle sadece birkaçı şöyle ki; artık daha kolay uyanıyorum, sabahları ağzımda bir pas kokusu olmuyor, ne kadar içersem içeyim sabah kalktığımda baş ağrısı ile karşılaşmadım şimdiye kadar, 25 sene sonra sebze yemeye ve hatta yemekten keyif almaya başladım, meğer bamya, kabak, ıspanak ne lezzetli şeylermiş öyle :), evim 9. katta canım istediği zaman merdivenle çıkabiliyorum artık önceden asansör arıza yaptığında yolda mola vermek zorunda kalıyordum, bu arada en önemli faydalarında biride vücudun orta kısmına oldu, laf aramızda 40 yaşındayım ve hiç takviyesiz geceyi 3 hatta bazen 4 seferle kapatabiliyorum.
    en önemli tespitimde şu ki isteyen herkez bu mereti bırakabilir. bir zaman belirleyin ve deneyin hemen.

  • kızlar, size sesleniyorum.

    eğer erkek arkadaşınız sizi ekipmansız bir şekilde motosiklete bindiriyorsa emin olun ki ya sığırın önde gidenidir ya da size sevgisi yoktur.

    her iki durumda da o andavalın size muhakkak bir zararı dokunur.

    uzak durun. arkanıza bakmadan kaçın.