ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
gökyüzündeki esrarengiz parmak izi
-
videodaki iki genç sahilde takılırken aniden dev bir parmak izi beliriyor üstünde de yeni çağın başlangıcı yazıyor, ne anlama geliyor olabilir altından ne çıkacak merak ederseniz takipte kalın
bkz: esrarengiz parmak izi
edit: altından hangi dizi, hangi olay çıkacak akıllara sorular düşürür.
edit 2: gökyüzünde bir anda beliren parmak izi ipucu olabilir.
dünyadaki en büyük soygunlar
-
1) ırak merkez bankası soygunu - 1 milyar dolar - 18 mart 2003 - bağdat
saddam hüseyin'ın kişisel kasası olarak bilinen ırak merkez bankası, koalisyon güçlerinin ırak'ı bombalamasından bir gün önce saddam hüseyinin kişisel notu ile birlikte bankaya giden kusay hüseyin'in beş saatlik bir operasyon ile 1 milyar dolar alması ile dünyanın en büyük soygunu olarak kayıtlara geçmiştir.
bu soygun saddam hüseyin'in pek de işine yaramadı. oğlu kusay amerikan askerleri tarafından öldürülürken kendisi de bir delikte saklanırken bulundu.
çalınan paraların 650 milyon dolarlık kısmı saddam hüseyine ait sığınaklardan birinin duvarları arasına saklanmış olarak bulunsa da kalan 350 milyon dolarlık kısmına ulaşılamamış ve kayıp olarak kayıtlara geçmiştir.
çalındığı düşünülen paraların kat kat fazlası değerde para ve altının amerikan ordusu tarafından ülkeden kaçırıldığı düşünülmektedir.
2) belediye tahvili soygunu
* - 292 milyon pound - 2 mayıs 1990 - londra
58 yaşındaki postacı john goddard'ın görevi nakit para olarak da kullanılabilen belediye tahvillerini bankalara ve yapı kooperatiflerine taşımaktı. ingiltere merkez bankası'na* ait en büyüğü 1 milyon pound tutarında olan 301 adet tahvili taşıdığı gün bıçakla tehdit edilerek soyulmuş ve ingiltere'nin en büyük soygununun kurbanı olmuştur.
keith cheeseman suçla alakalı olarak yakalanıp 6 buçuk yıl hapse mahkum edilmiştir. bıçaklı gaspı yaptığı düşünülen patrick thomas polisin yakalamasına fırsat olmadan başından vurularak öldürülmüş şekilde bulunmuş, çalınan tahvillerden iki tanesi hariç tamamı bulunmuştur.
1 milyon dolarlık tahviller bugün geçerli olmasa da koleksiyonerler tarafından açık arttırmalarda 70.000 pound üzerinde teklif almaktadır.
3) isabella stewart gardner müzesi soygunu - 500 milyon dolar - 18 mart 1990 - boston
polis kılığında müzeye giren ve güvenlik görevlilerini haklarında tutuklama emri olduğu gerekçesi ile kelepçeleyerek devre dışı bırakan kişiler 81 dakika içerisinde müzede bulunan 12 adet sanat eserini çalmışlardır.
çerçevelerde bulunan alarmların devreye girmesini önlemek üzere eserler çerçeve kenarlarından kesilerek çalınmıştır.
olayın sorumluları halen bulunamamış ve olayın çözülmesine yardımcı olacak kişi başına ödenecek ödül 10 milyon dolara çıkarılmıştır.
fbi'ın yayınladığı güvenlik kamerası görüntüleri
4) dar es salaam bankası soygunu - 282 milyon dolar - 12 temmuz 2007 - bağdat
basında çok az yer verilen bu soygunun, bankanın 3 güvenlik görevlisinin militanlarla iş birliği ile yapıldığı düşünülmektedir. banka şubesinin o gün neden bu kadar fazla nakit para bulundurduğu şüphe çekmiştir. soygunla alakalı kimse yakalanamamış ve paranın izi bulunamamıştır.
5) knightsbridge kiralık kasa merkezi soygunu - 60 milyon pound - 12 temmuz 1987 - londra
bugünkü değerle 163 milyon pounda eşit olan soygun 1986 yılında italya'dan ingiltere'ye göçmen olarak gelen ve italya'da 50 ayrı silahlı soygun suçundan aranan valerio viccei tarafından gerçekleştirilmiştir. kendisine kasa kiralamak istediğini söyleyerek kiralık kasa merkezine giren viccei merkezin dış kapısına kapalı olduğunu belirten bir yazı asarak başka müşterilerin gelmesini önlemiş ve daha sonra kendisine katılan işbirlikçileri ile merkezde bulunan kasaları soyarak 60 milyon poundluk bir vurgun yapmıştır.
viccei sonrasında latin amerika'ya kaçmış ancak işbirlikçileri polis tarafından yakalanmıştır. enteresan bir şekilde bir süre sonra ingiltere'de kalan ferrari'sini geri almak üzere ingiltere'ye geri gelmiş, yakalanmış ve 22 yıl hapse mahkum olmuştur.
çaldığı 60 milyon pound ile yeni bir ferrari almak yerine neden geri gelip eski ferrari'sini almak istediği bilinmemektedir. 2000 yılında italya'da hapishaneden günlük izin ile çıktığında polisle girdiği çatışmada öldürülmüştür.
10.10.2022: kaynak
panzerfaust
-
berlin savaşı sırasında hitlerjugend tarafından da kullanılan anti tank silahı. etkin delici özelliği sayesinde, 13 yaşındaki çocuklar bile rus t-34'lerini kızartmış, kızıl ordu'nun canı epey sıkılmıştır.
https://www.flickr.com/photos/kliski/3840397687
http://ona.c.blog.so-net.ne.jp/…anzerfaust.jpg?c=a1
ayrıca rpg-7'ye ilham kaynağı olmuştur.
lionel messi
-
amk zitvatorok antlaşması gibi adam bundan sonra sen benim değil, sadrazamım suarez'in dengisin dedi resmen ya la.
gelen mesajlar üzerine edit: avusturya-macaristan imparatoru ile osmanlı sadrazamının denk tutulduğu antlaşma, 1533 tarihli istanbul antlaşması'ymış, zitvatorok antlaşması ile bu durum ortadan kaldırılmış, lise tarih bilgisi ile bu kadar oluyor işte. özel mesaj ile durumu ileten arkadaşlara teşekkürler.
hintlerin dünyanın en çirkin milleti olması
-
dünyada bir milyardan fazla türk olsaydı muhtemelen çirkinliğin tanımını değiştirirdik! hepi topu 70 milyonla çok iddialı işler çıkarabiliyoruz.
yazarın notu: ne kadar ırkçı ve ayrımcı bir başlık lan bu! sözlükteki hindistanlı arkadaşları klavye başına çağırıyorum.
korsan içerik indirip ak parti'ye hırsız demek
-
(bkz: oo beyin alırım bi dal)
adam ciddi ciddi başbakan da çalmış ama sen de çalıyorsun bağlamış. şu entryi tayyip erdoğan'a okutsa bilmem neredinde çift hatlı otoyol açar lan. sen bana hırsız mı diyorsun diye?
aptallığın en güzel tarafı da bu... hakketen sınırsız lan...
mantığın ciddi ciddi şu lan farkında mısın? başbakan çaldı ama sen de film indirdin. dağılabiliriz o zaman.
(bkz: şecaat arz ederken merd-i kıpti sirkatin söyler)
ikinci el araba jargonu
-
kupon :
eşi benzeri olmayan, ya da az olan araba. genellikle amerikan arabaları için kullanırlar fakat mesela "hacım bu broadway'den türkiye'de sadece 3 tane mavi renkli var, bu da biri." gibi diyaloglarda da bol bol kullanılır. genel olarak palavradan ibarettir kupon araç muhabbeti.
komple boyanmış ama kazası yok :
meali, araba taklacı güvercinlere özenmiş ve iki takla atmış. biz de baştan aşağı boyattık ama kazası yoktur valla. genellikle "ben aldığımda araç pembe/eflatundu, rengini beğenmedim" gibi bahaneler üretilir.
full+full :
normalde bütün ekstra donanımları olan araçlara "full" denir, "full" donanım standarttır fakat eklenti yaptırabilirsiniz orjinal olarak. mesela ekstra hava yastığı(güvenlik paketi) sport jantlar (spor paketi) gibi. böyle durumda full+full olarak söyleniyor. genelde "abi şimdi normal full'de göstergeler fosforlu değilmiş, bir de bunların hava yastıkları en birinci kaliteymiş. benim kayınço x arabasının bursa'daki fabrikasında çalışıyor." gibi saçma sapan diyaloglarda geçer.
full+full+full :
genelde kartal gibi, şahin gibi, ya da toros gibi araçlarda denk geliyor. bu tür eski model araç kullananlar, araçlarını fabrika çıkışı full almışlarsa ve sonradan cd çalarlı teyp gibi aksesuarlar taktırmışsa full sayısı otomatikman artıyor.
örnek verecek olursak ;
standart şahin + cd çalar teyp = full+full
standart şahin + cd çalar teyp + sunny kolon seti + jant = full+full+full
fullxfull :
(oehh)
20 ekim 2015 denize köpek sokulması rezaleti
-
o köpek de doğanın kuralları gereğince özgür yaşayabilmek için sensiz yaşam alanları istiyor.
rezalet değildir, güzelliktir. can harekettir.
bir köpeğin denize girip eğlenmesini rezalet diye nitelendiren dangalaklarsız plaj alanları istiyorum artık ! !!
ümit özdağ'ın imamoğlu'na destek yok mesajı
-
''oklondon bolo goçormo okrom'' sen kimsin lan gevşek mhp elemanı? triplere bak, 2 ergen övgü yazdı diye kendini polat alemdar sanmış mq japonyalısı.
orhan pamuk
-
nobel ödülü var ve mensubu bulunduğu ulusun bütün milliyetçileri ondan nefret ediyorlar. bir yazar hayatta başka ne ister ki?
thy'de maybach saltanatı
-
haydaaa adamlar maybach'tan aşağısına binmesin diye bizim başlığı yasaklamışlar.
ilahi saltanat müminleri sizi.
adana'da türktelekom bayine sıçan kadın
-
ulan oturmuşum isveçte nobel ödül törenini izliyorum 2 dk sözlüğe bakayım dedim gördüğüm manzaraya bak.
düğünde uzun saçlı erkek olmak
-
süper bir imtihandır. bunu çeken bilir. şahsen ben ne zaman düğüne gitsem hakikaten rahatsız edici boyutlara geliyor. o yüzden düğünlerde çok sıkılıyorum tadım kaçıyor. bir kere girer girmez o yandan lüleli saçlı, simli kadınlar size bakıyor. aralarında gülüşüyor. hadi bunu atlatırsınız fakat asıl animasyondan da sorumlu piyanist şantörün birinci hedefisinizdir. gece boyunca en az iki espriyi sizin üzerinizden yapar. "uzun saçlı çok içme bayılırsın!" diye başlayıp "uzun saçlı sünnet oldun mu?"ya kadar gidebilir. benimki gitti. hayır bizim aile komple espri şaka yapan adamlar olduğundan, hiçbirinde zerre ciddiyet olmadığından onlar da gülüyor. yetmiyor sizi zorla oynamaya kaldırıyorlar. çünkü oynayışı komik görünebilecek, pistte eğreti durabilecek tek adam sizsiniz. geçmişte beni oynatmak için kuzenlerden, teyzemden, annemden kurulu bi kurulun mikrofonu alıp bana tezahürat yaptığını biliyorum. ve akıbet kaçınılmaz oluyor. kendimi serçe parmaklarından tutulmuş, esir alınmış olarak buluyorum. kürt halayına, üç ayağa zorlanıyorum. halayı çekerken ısssss diye şarkıya eşlik eden, zılgıt atan adamlarla kameraya alınıyorum. küçükken anneyle, teyze kızlarıyla utandırılarak dansa kaldırılan ben o günlerimi geri ister hale geliyorum. adeta aralarında köylü diye dalga geçilen zeynep değirmencioğlu gibiyim... yıllardır bitmiyor bu işkence... ama yalnız olmadığımı aranızda benim gibi mağdur olanlar vardır diye umut ediyorum... gelin birleşelim.