hesabın var mı? giriş yap

  • normalde suç işleyen, vergi kaçıran insanlar göz önünde gözükmez, olabildiğince gizli saklı yaşamaya çalışırlar. ancak bizim kaçakçımız da suçlumuz da ünlü olma fenomen olma peşinde. bu kafayla bu kadar parayı kazanacak legal veya illegal işi nasıl yapmış, nasıl başarılı olmuş hayret ediyorum ben yine de. şunu da merak etmiyor değilim bu kadın instagramda sağa sola para fırlatmasaydı acaba yine bugün olanlar olacak mıydı?

  • az önce hatunla;

    -nasıl yani yüzüklerin efendisi'nden daha önceki dönem?
    -baya işte, bu üçlemeden önceki dönemi kapsıyor.
    - bırak allasen ya, bak gandalf ne kadar yaşlanmış, bilip bilmeden konuşuyorsun.
    beyler:/

  • bize ne ya. turistler düşünsün.
    konsolosluklara falan gidip dertlerini anlatsınlar.
    tanım: türk vatandaşlarını ilgilendirmeyen durum.

    yanlış anlaşılma editi: bu taksiciler türkler'i almıyor ya, alsa da mesafe beğenmiyorlar falan. ona gönderme işte. esprisini açıklamak zorunda kalan adam oldum ya la.

  • "ey iman edenler! ... birbirinizin ayıplarını araştırmayın. birbirinizin arkasından gıybet etmeyin. sizden biriniz ölü kardeşinin etini yemeyi ister mi? işte bakın bundan tiksindiniz... " (hucurat, 12)

    benim gibi adama bile ayet yazdırdınız. bravo.

  • şu vasıfsız elemanlar kadar şımartılan başka bir grup yok. işi bu olm, yapacak. fırtınada motosiklet güvensizse arabayla getirsin.

  • bıktık artık her uzun boylu kadının ayakları ile ilgili entry okumaktan. dünya tarihinde hiç kimsenin aklına gelmemiş bir benzetme ile en yaratıcı tespiti yapıştırıyorsunuz.

    fırıncı küreğiymiş...

    fizik kuralları gereği uzun boylu bir kadının küçük ayakları olamaz, hem at gibi kadın istiyoruz diyorsunuz hem de küçük ayak arıyorsunuz. insan oğlum bunlar insan, ayakta duracak, yürüyecek...

  • ş: şık giyimli abi
    ş: şopar dilenci kadın

    ikisi de ş olduğu için diyaloğun gelişinden anlayacaksınız kim kim.

    ş: abi be allah rızası için be abim be, güzel abim bi ekmek para....
    ş: hayır sokaktaki dilencilere para vermiyorum ben.
    ş: oldu ben büro açayım

  • bu başlığa kaçıncı gelişim bilmiyorum ama sevdiğim iki yazar söz konusu olunca araya fazla mesafe koymamaya da özen gösteriyorum. bu kez her iki yazarın, dönemin bir diğer büyük yazarı ivan turgenyev ile olan ilişkisine değinmek istiyorum.

    turgenyev, tolstoy'un en yakın arkadaşıdır. tolstoy'dan on yaş büyüktür. bilindiği üzere turgenyev, aynı zamanda büyük bir romancıdır ve tolstoy'dan çok daha önce rusya'da tanınan bir yazar olmuştur. aralarındaki dostluk da tanınmış yazar turgenyev'in, yeni yeni ilk kitaplarını yazan tolstoyu edebiyat çevresine tanıtmasıyla başlıyor. aslında tanışmalarından çok daha önceleri tolstoy ve turgenyev birbirlerine uzaktan uzaktan hayranlık besliyorlardı. hatta tolstoy, sivastopol öyküleri adlı kitabını turgenyev'e ithaf etmişti. sonradan birbirlerini sık sık ziyaret eder olmuşlar ve kitaplarını yayınlamadan önce birbirlerine danışır olmuşlardı. uzun yıllar süren bu dostlukları, ufak bir yanlış anlama ve onu takip eden talihsizlikler silsilesi neticesinde bozuluyor. ama öyle böyle değil. hatta araları o kadar kötüleşiyor ki tolstoy turgenyev'i , o yıllarda rusya'da oldukça yaygın bir gelenek olan düelloya dahi davet etmişti (rus edebiyatının kurucusu puşkin'in de düello sonucu öldüğünü hatırlatırım). tabi turgenyev bunu reddediyor ve özür mektubu gönderiyor. ancak bu küslük tam on yedi yıl sürüyor. sonrasında ilginç bir biçimde bu kez tolstoy özür mektubu yazıyor ve barışıyorlar. turgenyev'in ölümüne kadar da dostlukları devam ediyor. hatta turgenyev'in ölüm töreninde konuşma yapması için çağrılan kişi olur tolstoy. bu dostluğun güzel yanı, her iki yazarın da birbirini beslemesi, etkilemesidir. tolstoy'un malum olan dini sorgulamaları ve roman yazmayı bıraktığı yıllarda turgenyev, mektupları ve ziyaretleriyle ona büyük destek olmuştur.

    bu iki soylu ve zengin yazar dostane takılırken garibim dostoyevski borç içinde yüzüyor. turgenyev dostoyevski'den üç yaş büyüktür. ikisi de hemen hemen aynı zamanlarda meşhur olmalarına rağmen soylu çevresiyle turgenyev daha tanınan bir yazardır. tolstoyla hayatı boyunca merhabası bile olmayan dostoyevski, soylu ve zengin olan turgenyev ile arayı her ne kadar iyi turmaya çalışmışsa da bunu hiçbir zaman başaramamıştır. zira, rasyonalist olan turgenyev'in aksine coşkulu bir yapıya sahip olan dostoyevski, belki de bu farklılıktan ötürü turgenyev ile hiçbir zaman anlaşamamıştır. aslında farklılıklar bunla da sınırlı değildir. turgenyev zengin, dostoyevski fakirdir. turgenyev alman hayranı bir batıcı, dostoyevski koyu bir rus milliyetçisidir. turgenyev iyimser, dostoyevski pessimisttir. bunca farklılığa rağmen, edebi çevrelerde sık sık karşılaşan bu ikiliden zararlı çıkan her daim dostoyevski olmuştur. hatta bir defasında, herzen, nekrasov gibi dönemin edebiyat dahilerinin de olduğu bir salonda turgenyevi diğerleriyle birlikte kahkahalar atarken gören dostoyevski, yeşilçamvari bir melodrama kendini kaptırıyor. yine alay edildiği düşüncesindedir. nitekim haklıdır da. zira bu koskoca adamlar, bu aydınlar, dostoyevskiyi aşağılayan bir şiir yazmakla meşguldürler. tüm bu problemlere karşın dostoyevski, borçlarından yurtdışına kaçtığı günlerde, gururunu bir yana bırakarak yine de turgenyev'den borç para istemeden duramaz. turgenyev ise daha önce belirttiğim üzere istediği meblanın tamamını asla yollamaz. dolayısıyla da ilişkileri uzun yıllar böyle bozuk durumda kalır. bu ikilinin arasının düzelmesi ise dostoyevski'nin ölümünden sadece bir yıl öncesinde, puşkin'in bir heykelinin açılış töreninde gerçekleşiyor. etkinliğe rusya'nın en büyük yazarları katılıyor ve sırayla konuşma gerçekleştiriyor. sıra dostoyevski'ye geldiğinde turgenyev de dinleyiciler arasındadır. dostoyevski milliyetçiliği, kardeşliği öven konuşmalar arasında turgenyev'in yapıtlarını da övüyor. konuşma bittiğinde neredeyse peygamber katına çıkarılan dostoyevski, karşısında gözü yaşlı turgenyev'i görüyor. ikili tokalaşıp birbirine sarılıyor. böylece neredeyse 35 yıla varan düşmanlık da bitiyor.

    edit: puşkin ile ilgili bilgi yanlışı düzeltildi. ilgili düzeltme için 07nowitzki nickli yazara teşekkür ediyorum.