hesabın var mı? giriş yap

  • sene 2009, avea'nın avealılarla sınırsız konuşma paketine sahip olduğum zamanlar. süper pinti ve yüzsüz arkadaşıma bu pakete sahip olduğumu söylemek gibi bir gerizekalılık yaptığım için telefonumu benden daha çok kullanıyor olması son derece sıradanlaşmıştı benim için. beraber gittiğimiz kursta kendisine sorgusuz ve rutin bir şekilde telefonu teslim ediyordum sevgilisiyle yarım saat iğrenç "aşkişkom nasılsın" muhabbetini yapsın diye. gün boyu yine bedava telefon olduğu için normalde hiç aramadığı insanları araması da artık "haber" niteliği taşımıyordu.

    paraya kıyıp nasıl yaptığını bugün bile anlamadığım şekilde yeni telefon almıştı. yine bir gün telefonumu istedi, sonuç olarak bedava telefon neden istemesin ki (bu arada gerçekten böyle düşünüyordu, zaten sınırsız konuşma hakkı var, sanki ben bu tarifeye ekstra para vermiyormuşumcasına benim 'bedava' telefonumu kullanma hakkında en ufak şüphe duymuyordu) verdim telefonu, en az bir saat geçti, baktım kendi telefonu da benimki de masada duruyor ve ikisi de açık.

    "hayırdır ne yapıyorsun" dediğimde "abi yaa telefonumun şarjı çabuk eskimesin diye tamamen şarj bitmeden takmayayım dedim, hazır senin bedava (!) hattın varken kendimi senden aradım şarjımın bitmesini bekliyorum" dedi.

    küçük hesapların adamı kimdir, nasıl olunur o gün ufkum açılmıştı.

  • nida nur yıldız... severek evlendiği eski eşi ‘sapık’ çıktı. burak etiler, evliyken yıldız’dan habersiz mahrem videolarını çekti, boşanma aşamasında da sosyal medya gruplarında paylaştı. soluğu savcılıkta alan yıldız “ben değil o utansın” dedi.

    nida nur yıldız; “en mahrem görüntülerimiz. burak’ın 40-50 erkeğin olduğu ‘goygoycular’ isimli bir whatsapp grubu var. boşanma aşamasında oraya atmış videoları. “

    köşe yazısı

    yahu değil eski eşin, hiç kimsenin videosunu arkadaşlarınla paylaşamazsın. bırak videoyu paylaşmayı, yaşadığınız mahrem şeyleri dahi anlatamazsın. işte biz namus mefhumu olmayan insanlara ‘namussuz’ diyoruz. sen de bu zümreye mensup bir yaratıksın.

  • bazen yarmaktan çok hüzünlendirir.

    başlık: yalnızlık nedir lan ciddi ciddi cevap verin

    entry: akşam kapıcı çöpü almaya geldiğinde iyi akşamlar derken ses çatallaşır, tüm gün kimseyle konuşmadığınızı anlarsınız o an.

  • --- tl dr ---

    bu bir koleksiyoncunun, koleksiyon olusturmak isteyenleri bilgilendirmek icin maliyetler ve limited release'ler uzerine yazdigi bir girdidir. ben vaktiyle giristim, simdi birakamiyor, kendimi durduramiyorum. ben yandim, siz hayatinin baharindaki genc arkadaslarim yanmayin.

    koleksiyon olusturmaya niyetlendiyseniz ancak cok paraniz yoksa, elinizde tek tuk plak varsa ya da hic yoksa, aldiginiz plaklari kalitesiz bir pikapta, kotu bir amfi ile oynatacaksaniz, plaklarinizi duzgun depolamayacaksaniz bu sevdadan vazgecmenizi tavsiye ederim. asagidaki girdi turkiye disinda uretilen yabanci eserler ile bagintili olarak yazilmistir, turkiye'de uretilen (turkce) eserler asagida yazdiklarimin disinda olabilir.

    --- tl dr ---

    tanim: turk lirasinin diger para birimleri karsisinda iyice deger kaybetmesiyle, satin almasi hayli guclesen bir urundur plak.

    bundan 3 sene onceye kadar rsd*'de plak almak icin turkiye'den kalkip britanya'ya giden adamdim. simdi ise gonderi ucretiydi, gumruk vergisiydi derken ortalama bir release'in bana gelis maliyeti 40 gbp civari oluyor. hal boyle olunca, ozellikle sinirli sayida basilmis plaklari koleksiyonunuza eklemek istiyorsaniz ve turkiye'de ortalama ustu bir maasla calisan bir bireyseniz, ruhunuzu da o satin alma butonuna tiklayarak teslim etmeniz gerektigini bilin.

    vaktiyle sinirli sayida basilmis ve gercekten talebin cok oldugu bir plagi alamadiysaniz ancak aradan belirli bir sure gectikten sonra almaya niyetlendiyseniz, vay halinize.

    ben yalnizca dub/reggae turlerini barindiran bir koleksiyona sahibim. iclerinde cok nadir de olsa dnb/jungle/indie eserler de bulunuyor. bu turlerdeki release'lerde sinirli sayida demek, 500/1000, test baskisi* ile bilemedin 550/1100 adet satisa surulen urun demek. britanya'daki bagimsiz muzik magazalarina en fazla 2, maksimum 3 adet kopya gelmesi demek.

    milyonlarca dinlenen, yuzbinlerce satan sanatcilarin, sirf fiziksel kopya satmak icin limited edition/limited release/exclusive/collector's edition kisvesi altinda farkli versiyonlar cikartip 10-50 bin kopya bastigi; istisnalar disinda cogu zaman discogs'ta, bagimsiz muzik magazalarindan daha ucuza bulabileceginiz, amazon'da ise her yerden ucuza bulabileceginiz urunlerden bahsetmiyorum. 5000+ uzeri baskisi olan urun limited edition/release degildir. bu bir ticari yaklasimdir, ederi $25 olan albumu $45'a saplamaya kilif bulmaktir. bu mu limited release simdi? https://i.redd.it/w4qtbcevy6h01.jpg

    ne olur ama ne olur, gidip 10/20/30+ bin kopya basilmis plaklara "limited edition" olduklari icin bu paralari vermeyin. dusmeyin bu ticari tuzaga. kaziklatmayin kendinizi. gidin normal baskisini alin. soz konusu versiyonu yalnizca gercekten cok istiyorsaniz, sizi gercekten mutlu edecekse alin. gunun sonunda onemli olan budur. ama aldiginiz, 30k baskisi olan plagi hoplaya ziplaya instagram'a limited edition diye koyup da kendinizle alay ettirmeyin :)

    benim bahsettigim limited release'leri buyuk baliklarin online magazalarinda (amazon vb.) bulmak zaten imkansiz. yazinin sonunda bununla alakali bir ornek veriyor olacagim.

    turkiye'de gencseniz, bir hobiniz varsa, bir seylere ilgi duyuyorsaniz, kisitli butceye sahipseniz ve bu ilgi duydugunuz sey icin para harcamak icab ediyorsa yasamak, o hobiyi devam ettirmek size haram maalesef. gercekten limited release olan plaklar ozelinde ise ya ciktiklari gibi alacaksiniz, alamiyorsaniz yillar sonra benim gibi kat be kat fazlasini vererek alacaksiniz. unutmayin ki bu eserlerde parayi veren degil, parayi once veren dudugu caliyor. digerleri de stok yok uyarisina bakip ya yalaniyor ya da dudagini isiriyor benim gibi.

    --- spoiler ---

    hesap kitap isleri (dub/reggae turleri temel alinarak yazilmistir, diger turler icin baglayici olmayabilir)

    --- spoiler ---

    1000 adet uretilen, 180g heavy weight (double, triple ya da 4 x lp olabilir, box set olabilir, renkli baski olabilir, gatefold sleeve'i olabilir, icinde inner sleeve'i olabilir, yaninda bonus 7" bir plaga sahip olabilir, icinden imzali kartpostal/fotograf cikabilir, plak sanatci tarafindan imzalanmis olabilir; tum bunlar fiyati yukari yonlu etkileyen faktorlerdir) limited release bir urunun bugun cikis fiyati ortalama 27.5 gbp. saticidan saticiya degismek ile birlikte covid sebebiyle royalmail'in parsel tasima fiyatlandirmasi ucusa gecti, ortalama 11 gbp. bunun daha 20% gumruk vergisi var. gumruge sunma ucreti var. gelin hesaplayalim simdi.

    gbp 10,05 tl alinmistir.

    plak 27,5 = 276,37 tl
    kargo 11 = 115,5 tl
    gumruk vergisi (20%) = 55,2 tl
    gumruge sunma ucreti = 8 tl

    ne yapti 455 lira.

    bakin bir eser icin odeyeceginiz ortalama tutar 455 lira. asgari ucretin % kacina tekabul ettigini hesaplamayi da de siz degerli plak sever dostlarima birakiyorum. girdinin basinda da belirttigim gibi, bu yabanci eserler uzerine yazilmis bir girdidir, turkiye'de uretilen turkce eserlerin piyasasina iliskin bir fikrim yok.

    2 sene icerisinde o almadiginiz limited release eser en az 10 kati fiyatina satiliyor olacak discogs'ta. eseri elinde tutan adamin bulundugu lokasyona gore bir kargo ucreti odeyeceksiniz. ve maalesef gelen eser saticinin belirttigi kondisyonda olmayabilir, tasima sirasinda hasar gorebilir, bu durumda oturup uzerine bir bardak su iceceksiniz. paypal ile alisveris yapamadiginiz icin saticiya karsi sizi paypal kadar korumuyor discogs.

    2018 ve 2019 yillarinda yalnizca 500'er adet basilmis ve o donem param olmadigi icin alamadigim 2 dub eser var. birisi discogs'ta 999 gbp + shipping'e (mint/mint) satiliyor, digeri icin hicbir yerde bir listeleme yok ama discogs'taki satis gecmisine baktigimda gecen sene 400 eur + shipping'e (mint/nmint) satildigini gordum. ben bu tarz eserler icin ruhunu satmaya hazir olan bir koleksiyonerim, turkiye sartlarinda 4 asgari ucret maas aldigimi varsayalim. ben gidip nasil alayim simdi bunlari?

    beni gec, bu ise gonul vermis ve eline plak gectikce mutlu olan ancak kisitli butceye sahip oldugu icin bu mutluluktan mahrum kalan insanlar ne yapsin? her seyden once neden boyle bir seyden mahrum kalsin kardesim? refah seviyesi yuksek ulkede yasayan yasitindan ya da plak koleksiyonunu genislettikce mutlu olan diger bireylerden ne eksigi var? niye baskalarinin 30 birime aldigi plagi 400 birime almak zorunda bu insanlar? yazmaya devam edecegim de konu bambaska yerlere gidecek... sinirlendim yine.

    --- spoiler ---

    hesap kitap isleri (dub/reggae turleri temel alinarak yazilmistir, diger turler icin baglayici olmayabilir)

    --- spoiler ---

  • reklam gelirlerinin yazarlara dağıtıldığı yeni bir sözlük kurup hep beraber oraya geçelim.

  • bu sayının içine, testi negatif olup tomografisi pozitif olan hastalar dahil değil.

    t: artmış günlük korona sayısı

    edit: çok soran oldu. nerden biliyorsun, emin misin diye. eminim, türkiye’nin en büyük pandemi hastanesinden yani şehir hastanesinden bir doktor olarak bildiriyorum.

  • 50 karaktere takilmayan hali:
    sigara içen ve içmeyen tek yumurta ikizlerinin yuzlerinin karşılaştırması

    once fotograflari verelim:
    foto1: soldaki ikiz sagdakinden 17 sene fazla sigara icmis, goz torbalari ve dudak catlaklari tespit edilmis.
    foto2: ikisi de su anda sigara iciyor. sagdaki soldakinden 14 sene once sigara icmeye baslamis.
    foto3: sagdaki sigara iciyor, soldaki icmiyor. sagdaki ikizde fazladan kirisiklik tespit edilmis.
    foto4: soldaki sigara icmiyor, sagdaki 29 senedir iciyor. sagdaki ikizin goz cevresinde fazladan yaslanma tespit edilmis. (soldaki sigara icmeyenin saclar beyazlamis, sagdaki komur gibi. demek sigara bir ise yariyor.)

    arastirma icin biri uzun sure sigara icmis, digeri ise hic sigara icmemis veya sigarayi uzun sure once birakmis tek yumurta ikizleri kullanilmis.
    her fotografta sigara icen ve icmeyen farkli taraflarda.

    edit: linkler duzeltildi.
    edit: linkler duzeltildi, 10/09/2018
    edit: linkler duzeltildi, 14/07/2019

  • havacilik sektorunu dolmus ile karistiranlar tarafindan elestirilmektedir.

    senin biletinin barkodunu sisteme giremeyecek, nasil alsin seni ucaga? bos koltuk var hadi gec yine iyisin ;) mi diyecek. ucak dusse yolcu listesinde adin yok. ucagi kaciracak teror eylemi yapacak olsan orada oldugunu bilen yok.

  • hayatımın üç koca yılını harcadığım faaliyetler bütünü (14-17 yaş aralığı). allah belasını versin böyle işin... mahalledeki elektrik trafosunun içinde birleşik kaplar deneyi yaptım, belki yüksek düzeyde elektrik akımına tutulursam süper güçlerim olur diye düşünmüştüm. deney, bekçinin beni kovalamasıyla sonuçlandı. hıfzıssıhha'ya gittim; hormonlu tavuklarla, koyunlarla kucak kucağa uyudum. acımasızca dövdüler...

    onlar olmadı tübitak'ta çalışan arakadaşlarımın yanına gittim ve bir bardak suyun üzerine a4 kağıdı kapatıp bardağı ters tuttum. sözelci olduğum için* bildiğim bir kaç deneyden biriydi bu. su dökülmedi ama amacıma da ulaşamadım... gamma ışını, beta ışını, radyasyonlu börtü böcek varsa gönüllü deney olayım dedim, annemi babamı çağırdılar. çok acılar çektim... çok acılar çektim ama yılmadım demeyi çok isterdim. ama yıldım tabii, çünkü sözelci olduğum için* çok fazla deney gelmedi aklıma. bir de yetkililerin davranışları beni üzdü. bu ülkede bilim yapmak gerçekten çok zor... bu kafayla da bizden nah süper kahraman çıkar.

    *not: sözelci olduğum için öss'de biyoloji sorulardan yaptım birkaç tane. çünkü sözelcilier aslında birkaç biyoloji sorusu yapabilir, çünkü o da sözel bir konu gibi biraz.