hesabın var mı? giriş yap

  • amerika'da yillarini bu ise harcamis bir psikolog var. (bkz: john gottman) wikipedia

    adam diyor ki yillardir bosanma konusunda hangi faktorlerin etkili oldugunu anlamaya calisiyoruz. sadece 1 faktor 90% basariyla kisilerin bosanip bosanmayacagini cok iyi gosteriyor diyor.

    o da contempt, yani ciftlerden bir tanesinin digerini kucumsemesiymis. bunu da bu ciftlerle konusurken ciftlerin birbirlerine bakmasindan anliyorlarmis.
    adam yillardir evli insanlarla mulakat yapiyor, sonra da 20 yili askin bir sure sonra bu ciftleri takip ediyor hayatlari nasil diye. sorulan sorulara cevap verirken ciftler oteki cifte bakiyorsa bu ciftlerin bosanmadigini gormus. tam tersi sekilde de, cevaplarken oteki cifte bakmayan ciftler bosanmislar.
    arastirmanin ozetinin bulundugu blog: link link2

  • mısırlılar, nil nehrinin altına tünel yapacaklar.
    farklı ülkelerden projeler istemektedirler.
    fransızlar önerilerini getirmişler:
    -iki farklı ekip halinde işe başlayacaz. iki ekip, iki uçtan beraber çalışmaya başlayacaklar ortada buluşacağız. güzel bir tünelininiz olacak
    öneri beğenmişler ancak almanları da dinleyelim demişler.
    almanlar önerilerini getirmişler:
    - iki farklı ekip halinde işe başlayacaz. iki ekip, iki uçtan beraber çalışmaya başlacaklar ve ortada dışarı bir çıkış açacaklar. ekiplerimiz ortadaki çıkışta buluşacaklar. güzel bir tüneliniz olacak.
    bunu daha çok sevmişler ancak yine de türkleri de dinleyelim demişler.
    türkler önerilerini getirmişler:
    - iki farklı ekip halinde işe başlayacaz. iki ekip, iki uçtan beraber çalışmaya başlacaklar. ortada buluştuk buluştuk, buluşamadık iki güzel tüneliniz olacak.

  • bir anne-baba, çocuğunu 'acı çekmesin diye' öldürebilecek duruma gelmişse, bilin ki oğlunu kızını o kadar çok seviyor ki, artık acı çekmesine gönlü razı olamıyor demektir.

    yaşlı anam, kalp krizi geçirip ameliyat oldu ve yoğun bakımda uzun süre yattı. artık kapalı yerde kalmak nasıl bir acı verdiyse, yanına her girişimde, "oğlum beni bi 5 dakika dışarı çıkar etrafı göreyim, ne olur!" diye yalvarır oldu. doktorlara söyledim, 'olmaz' dediler, 'yapamayız, ölürse sorumluluk bizde olur', dediler. ben de mecburen boyun eğdim. annem, 1 hafta sonra öldü.

    şimdi düşünüyorum da, keşke son kez çıkartabilseydim, şöyle doya doya gökyüzünü seyrettirebilseydim, o gün de ölseydi. işte çaresizlik.

    'o duruma düşmeden anlaşılamayacak bir olay' kanımca.

    debe editi: ilk debe'mi, canım anneme armağan ediyorum. huzur içinde uyusun.

  • nesine şaşırıldığını anlayamadığım kuyruklar.

    yani hiç kimse size ülkedeki tepeden tırnağa bütün insanlar açlık sınırının altında yaşıyor demiyor ki şaşırıyorsunuz.

    ülkenin yüzde 60'ından fazlası yoksulluk sınırının altında yaşıyor diyoruz.

    bunları alabilecek insanlar da var evet biliyoruz ama çoğunluk değil işte.

  • tinnitus genellikle yüksek sesli bir konsere gittikten sonra geçici olarak yaşayabileceğimiz “kulak çınlaması” sorunu olarak düşünülür. bununla birlikte, 25 kişiden birinde, günlük yaşamlarını uzun vadede etkileyen ve genellikle depresyon gibi zihinsel sağlık koşullarıyla birlikte gözüken kulak çınlaması bulunur. bu ses her zaman çınlama olarak duyulmaz, sorunu yaşayanlarca bazen uğultu olarak da tanımlanır.

    bazı insanlar için ses, kalp atışlarıyla senkronize olarak belirir. buna “pulsatil tinnitus” denir. tinnitus genellikle içten gelen bir sestir. etkilenen kişinin bir ses olarak algıladığı, ancak beyinde üretilen bir sinyaldir. daha nadiren de olsa kulakların yakınından geçen damar ve kaslardan gelen "gerçek" ve bazen algılanabilen sesler de duyulabilir. buna, “somatosound” denir.

    *tinnitus'un nedeni nedir?
    algılanabilir ses veya somatosound, yüksek tansiyonla ilgili olabilir. ancak kulak tinnitus hastalarının çoğunda sorunun ne olduğunu açıklamak daha zordur. tinnitus’un büyük olasılıkla kulaktaki veya beynin işitme ile ilgilenen kısmı olan işitsel korteksteki hasar veya değişikliklerden kaynaklandığı bilinmektedir.

    hasar, yüksek sese tekrar maruz kalmaktan veya sadece yaşlılık kaynaklı olabilir. sebebini ayırt etmeyi zorlaştıran bir yön de insanların tinnitus ile ilişkilendirdikleri sesi, buna neden olan hasar meydana gelene kadar her zaman duymamalarıdır. araştırmalar, sinyalin başlangıçta beyin tarafından maskelendiğini, ancak stres gibi diğer tetikleyiciler devreye girdiğinde, bu yerleşik "gürültü önleyici sistemi" bozulur ve sinyal, işitsel korteksteki değişikliklerle beyinde sürdürülür.

    *kimlerde görülür:
    tinnitus olma olasılığı daha yüksek olan birkaç grup insan vardır:
    işitme kaybı olanlar bunlardandır. bazı tahminlere göre, tinnitus olan her 10 kişiden 9'unda bir miktar işitme kaybı da bulunur. tinnitus, müzisyenlerde, askeri personelde de yaygındır.

    daha nadir olsa da hamilelerde de bu risk bulunur. hamilelikle birlikte kan hacmi ve basıncında, su tutulmasında ve dolaşımdaki hormonlarda meydana gelen değişikliklerin kulaktaki doku veya sinirleri etkileyerek beyne gönderilen sinyalleri değiştirebileceği düşünülmektedir.

    ayrıca 2021'de yapılan bir çalışmada covid-19'un tinnitus’a neden olabileceğini gösteren kanıtlar görülmüştür. ancak, kulakların veya beynin covid-19 nedeniyle doğrudan etkilenip etkilenmediği veya tinnitus’un pandemi sırasında ortaya çıkan duygusal stres tarafından tetiklenip tetiklenmediği net değildir.

    *kendi kendine iyileşir mi?
    hafif vakalar, gürültülü bir konsere gitme örneğinde olduğu gibi, genellikle birkaç gün içinde düzelir. bununla birlikte, bilimsel çalışmaların semptomların daha uzun süre devam ettiği kişilere odaklanması daha olasıdır. 1992-2016 yılları arasında yayınlanan çalışmalardan elde edilen kanıtları gözden geçiren araştırmacılara göre, semptomlar, kişinin ilk fark etmesinden sonraki ilk dört ayda iyileşme eğilimindedir. bu süre sonrasında bir değişiklik olması ise beklenmemektedir.

    birçok insan tinnitus ile yaşamayı öğrenmek zorunda kalır. hastalık yaşam kaliteleri ile ruh sağlıkları üzerinde ciddi etkilere yol açar. bazı araştırmalar, tinnitus’un depresyon ve anksiyete gibi durumları daha da kötüleştirebileceğini öne sürmektedir. ayrıca tinnitus olan kişilerde daha fazla stres ve kaygıya neden olan hiperakuzi (normal ses seviyelerine karşı artan hassasiyet) gelişmesi de çok yaygındır.

    *tedavi yöntemleri nelerdir?
    çoğu durumda, tedavi yoktur. tedavi, kulak çınlamasını doğrudan tedavi eden ilaçlardan ziyade, antidepresanlar ve anti-anksiyete haplarından oluşur. bilişsel davranışçı terapi, insanların sesle ilgili olumsuz düşünceleri ve duyguları yeniden çerçevelemelerine ve sağlıklarını iyileştirmelerine yardımcı olurken, eğitim ve danışmanlık safhaları, sesin kötü bir şeyin belirtisi olmadığına dair güvence sağlar.

    bazıları, tinnitus’u maskelemek için beyaz gürültü, müzik veya akıllı telefon uygulamaları aracılığıyla çalınan sesleri kullanan ses terapisinden fayda görür. işitme kaybı olanlar için, işitme cihazları ya da koklear implantlar kullanılarak tinnitus iyileştirebilir ancak herkese uygulanamaz. sinir ve beyin stimülasyonu potansiyel olarak heyecan verici yeni tedavilerdir. epilepside kullanılanlara benzer implantların yardımcı olabileceğine dair sağlam kanıtlar vardır, ancak bunlar beyin cerrahisini içeren seçeneklerdir.

    daha güvenli bir seçenek ise vagus sinirinin kulakta veya boyunda bulunan, beynin işitsel korteksine uzanan dallarını uyarmaktır. çalışmalar, tinnitus’un algılanan ses şiddetinin daha düşük stres seviyelerinde, biraz da olsa azaldığını göstermektedir. avustralyalı araştırmacılar ise bazı tinnitus’u birkaç gün boyunca geçici olarak susturduğunu iddia ederek, hastaların kafalarının dışına sarılı elektrotlar kullanılan beyin stimülasyonu üzerinde çalışmaktadır.

    kaynak: science focus

  • futbolcular yardim etmez.
    inşaat zenginleri ihale zenginleri etmez.
    milletvekilleri adaylar aday adayları siyasi partiler etmez.
    ulkenin sosyal kurumlari yardim etmez.
    yine biz sozlugun fakirleri ustuste para koyariz toplariz o parayi.
    tanim: zengin ve fakir kavramlarini tekrar sorgulatan kampanyadir

  • şanlı türk ordusunun korkusuz askerlerinin kaybettiği prestij kadar hiçbir şey değer kaybetmemiştir bu ülkede.