hesabın var mı? giriş yap

  • son derece normaldir.

    başlık sahibi veya araştırma sahibi sağolsun matematiği dikkat çekmek için güzel kullanmış.

    bugunkü toplam ölüm sayısı kaç ? 98. toplamda 1296.

    peki bugünkü ölü sayısı yüzde 40-45 daha fazla olup 140 civarı olsaydı nolurdu? hepimiz endişelenirdik noluyor derdik. 1338 ölü sayısına ulaşırdık ne yazıkki toplamda. peki o zaman oran ne olurdu?

    1338 / 61049 = 0.021

    aaa aynı çıktı.

    virgülden sonra 3 rakamı yazıp karşılaştırma yazacaksak ve binde 1 fark istiyorsak 60000 kişide son gün 60 kişi fazla yada az ölmesi lazım ki çok büyük farklar.

    böyle çıkmasının nedeni ise hem vaka sayısında hem ölü sayısında günlerdir grafiklerin yatay seyretmesi. artık vaka sayısı ( bölen ) iyice arttığı için yarın 4500 vaka açıklandığını varsayarsak, ölü sayısı 1376 ile 1442 arasında çıkarsa yine 0,021 çıkacak. yani yarınki değerler için;

    vaka sayısı / vefat sayısı

    3500 / 60-124
    4000 / 70 - 135
    4500 / 80 - 146
    5000 / 91 - 157
    5500 / 101 - 168 arasında aynı oran çıkacak.

    son bir haftadaki ölü sayıları ve vaka sayıları göz önünde bulundurunca aynı oranın olması muhtemeldir.

    kaldı ki bu oran bir şeyi ifade etmemektedir bence. iyileşme oranı 10 gün önceki vaka sayısıyla, ölüm oranı ortalama ölüm süresi ne kadarsa o kadar gün önceki rakamla kıyaslanmalıdır.

  • muharrem ince'nin en hafif tabirle, ne kadar 'saf' bir adam olduğunu gösterir. akp'li milletvekillerini bırak, 15 temmuz'da kamyonla şov yapan kadın bile bundan daha fazla para kaldırmıştır.

  • ortalıkta bırakılan telefon anne tarafından karıştırılmış ve bi arkadaşla yapılan muhabbetteki bolca amklar dikkat çekmiştir. anne dayanamayıp amk ne demek diye sorunca aklıma gelen ilk cevap. acayip merak ettim.

    ertesi gün annenin mesaji beni iptal eder.

    -nerdesin amk?

  • açıkçası karma pek de umrumda değil. ben istediğimi yazamayacaksam ne işim var burada. isteyen eksilesin bana ne aq.

  • bütün bu yapılanlar türkiye'deki eğitim sistemini berbat hale getirmek ve kaliteyi iyice düşürmek içindir. eve ödev verilmeyecek dediler bizim velilerimiz ise çok sevindi ama yapılan tembelliğe alıştırmak ve çocuğun evde eline kitap almasını engellemekti. tekli eğitime geçiriyorlar ki sınıflar kalabalık olsun çünkü onlar da biliyor elli kişilik sınıflarda eğitim filan asla olmaz. çiftli eğitim yapıyoruz sınıfım kırk bir kişi. vakıflar ve sendikalar eğitimin göbeğine alındı ki ideolojilerini rahatlıkla aşılayabilsinler. erken yaşta çocukları okula başlattılar amaç oyun oynama çağındaki çocuğu elli kişinin olduğu dört duvar arasında zorla tutmak böylece çocuk hayatı boyunca okuldan nefret etsin. sürekli yazı sistemini değiştirip dur kafaları karışsın, bilime, sanata, kültüre harcayacağın zamanı yirmi dokuz harfi bir el yazısı bir düz yazı şeklinde yazdırmakla uğraş. ders saatlerini kısalt fakat teneffüs sürelerini uzat ne kadar boş gezerlerse o kadar iyi. matematik, fen, türkçe derslerini olabildiğince azalt, eve ödev vermek de yok zaten bunun yanında ver verebildiğin kadar din derslerini ki ülkede zihni pırıl pırıl, araştıran, soran, sorgulayan, kolay kandırılmayan, ilkeli çocuklar yetişmesin. en son tatil sürelerini iki hafta daha eklediler. bol bol tatil yaptır eve ödev de verme. sonra her sene bir sınav sistemini değiştir, dur. sonra al sana tam istedikleri gibi bir gençlik!!!

  • bu gece de muthis olan efsane program. ızleyin, mutlu olun.

    --- spoiler ---

    ahmet cakar : bir cin atasozu vardir; kakayi ustune oturarak saklayabilirsin ama kokusunu saklayamazsiniz.

    sinan engin: kurutursun.

    --- spoiler ---

  • erhan afyoncu: hocam, şimdi tarihte kurulan ilk türk devleti hangisidir?
    ahmet taşağıl: büyük hun imparatorluğu..
    murat bardakçı: tarih kaç?
    ahmet taşağıl: 2259
    erhan afyoncu: milattan önce mi?!

    lan be olsam milattan sonra derdim amk. doktor emmett brown kuruyor.

  • başlık: sıçmadan önce 74 kiloydum.

    sıçtım tartıldım yine 74 kiloyum. acayip mantık hatası.

    @2- adam tartıya sıçmış beyler.

    not: aramaya inandım aradım bulamadım. gören olurda uyarırsa silerim.

  • osmanlı sarayında padişahları eğlendirmek için soytarı bulunmazdı pek. üçüncü murad'ın falan vardı iki cücesi. oysa abbasîler, fatımîler, emevîler vs. sayısız soytarıyla doldurmuşlardır sarayları. selçuklularda da yoktu bu soytarılar.
    haremde soytarılar ve maymunlar vardı lâkin padişahtan ziyade harem ahâlisine hizmet ederlerdi bunlar.

    osmanlı imparatorluğu, padişahın resmî görüşmelerinde ciddiyetten asla taviz vermezdi. elçiler, padişahın yüzüne bile bakamazlardı değil sırıtmak.
    yine şairlerin hicivleri pek iyi karşılanmazdı. bu arada nef'î hakkında bilinen bir yanlış şudur ki kendisi sultan dördüncü murad'ı hicvettiği için değil, vezir bayram paşa'yı hicvettiği için öldürüldü.

    osmanlı padişahları içerisinde ironik olarak nükteye en çok gülen ve eğlenmeyi seven padişah dördüncü murad idi.
    tabii onun da resmî kararlarda şakası yoktu. tütün içeni, gece sokakta el feneriyle dolaşan adamı vs. oracıkta öldürdüğü bilinmektedir.

    tabii harem hayatları nasıldı bilmiyoruz. hâtunlar, padişahları etkilemek için şakalar yapıyorlardır elbette. yaşamışlar bu hayatı.

  • kronik gastrit, reflü nedeniyle ve sevdiğim her şey mideye karşı olduğu için, bol bol çekiyorum bu ağrıyı.

    bol bol su, yoğurt, gaviscon ile önüne geçmeye çalışıyorum, süt ilk başta rahatlatsa da, aradan biraz geçince tekrar yanıyor.