aşk-ı memnu

• son bölüme sertab erener'in koparılan çiçekler parçası uygun olabilir. bihterciğim sana gelsin ;
  
  ''ben yazdım kadere hüznü perişanı
  sonu gelmez yine de bitemez ümitler
  ama yoksa bahçemin eski şanı
  sebebi koparılan çiçekler''
• bilmiş gibi şu veda fragmanını değiştirsenize gayrı diye yazmıştım dün. bugün yeni fragmanı gördüm. fonda, dizide de kullandıkları bir günah gibi var, tek piyano ile ve sözsüz. güzel olmuş, yapanın eline sağlık. bir daha göstermeyin o feykaladenin feykinde fragmanı.
• nihale harbiden kıl oluyorum, seni evladı gibi seven, kardeşinle sana hem annelik hem yoldaşlık yapmış, yetiştirmiş kadına ne güzel posta koyuyorsun öyle, zaten o behlül piçi için sen herkezi satarsın, o zaman sana müstahak, oh olsun. öğren cici annenle nişanlının yediği haltları da yataklara düş.
• --- spoiler ---
  veda fragmanının ikincisi ne hüzünlü öyle ya.
  yalı bomboş. halbuse iki sezonda acı tatlı ne hatıralar vardı o odaların her birinde, hala soluyabiliyorum ve dalıyorum anılar tüneline. ^*
  --- spoiler ---
• gecen bolumu hakkinda yorum yapmayip yarin iki bolumune birden laf edecegim dizi. son 3 bolum, tekrarlamaktan bikmiyorum, o nihal ve behlul'e bir sey yapmaz da bihter'i oldurmeye kalkarsaniz, senenin final faciasi odulunu alirsiniz, sevgili senaristler. kitap gibi son yapamazsiniz artik. cunku o firsati nihal karakterini bu kadar erkek delisi, bombos bir insan haline getirerek teptiniz, bir. ikincisi de behlul efendi kitapta gercekten nihal i sevmisti, burda o duyguyu veremediginiz gibi adami kostura kostura bihter'e gonderdiniz. "bir dakka, bir dakka" dedirtip, parfumu torpido gozunden cikarttirip boca ettirmekle kitabin sonuna gule gule dediniz. simdilik bu kadar. yarini dort gozle bekliyorum. haydi bakalim...
  
  edit: imla
• senaristler gider ayak da olsa biraz daha detaylı düşünmeliler fikrimce.
  
  toplumun lüks ihtiyaçlarını sanal olarak karşılayarak reklam sektöründen çuvalla para götürüp, tarık akandan beridir -kenan'ı da saymazsak- onlarca yıl sonra ekranlarımıza ve genç kız odalarındaki posterlere taş gibi bir jön kazandırmış bu dizinin çok saçma açıkları, özensizlikleri var.
  
  bir kere onca para sarfediliyor, bihter beyaz dekolteli bluzuna reçel, adnan da kravatına kahve döküyorsa, oturup onları yıkacayacak halleri yok ekipteki kimsenin.
  yoksa o stilize ve de nuiw yuork aksanlı hanımlar, aslında birer çamaşırcı mı? bu kadar da ekonomik olmaya kalktığınıza inanmak istemiyorum.
  
  olayların akışını değiştirmek için çok gerçekdışı, sert manevralar yaptırıyorsunuz karakterlere.
  kapı dinlemeleri bile daha iyiydi. acemiceydi ama daha iyiydi.
  ne yani firdevsin yoluna güller döken amatör şair çetin, bi kızıyla arası hakkında ketum davranıp beyaz yalan söyledi diye mi vazgeçecek ikinci bahar aşkından?
  bu kadar mı kolay bu işler?
  firdevs de hırslı mırslı da ne geldiyse başına bu salak kızlarından geldi ha.
  
  bihteri iyice sapıttırdınız ve evet intihara meyilli hale geldi sonunda.
  deli deli kahkahalar, fırıl fırıl gözler. piç ettniz, maymun ettiniz kızı.
  itici olsun da onu seven seyirci kalıntısı bile kalmasın diye iyice saçmalattınız.
  tamam, suçlu anladık da niye behlül'e bu kadar yatırım yapılıyor, gözlerine her sahnede sıvı damlattırılıyor; acı pişmanlık kokan romantik itiraflarda bulundurtuyorsunuz?
  niye onu daha çok sevelim??
  neden onu affedelim?!
  bi kere kızı o ayarttı hatırlatırım önceki yazdıklarınızı.
  bu kadar da ayrımcılık olmaz ki canım!
  
  evet, bihter dizideki sınıf farkını en fazla tırnak içine alan şahsiyet ve aslında beni sırf bu sebeple birinci bölümden beridir illet ediyor; ama sırf onu bu kadar itici yapmaya bilinçli olarak gayret ettiğiniz için, gözümde şimdi daha mağdur.
  aldatan kadın ve erkeği konu alan bu dizide, ikisinin de yediği halt aynı hatta behlül'ünki bir kat daha feci olmasına rağmen; kahpe olarak gösterilen kadınken, neredeyse "erkek" behlül'ün beşirli sahnesinde attığı o şiirsel tirad, içimizdeki anaçlığı harekete geçirsin diye özenle hazırlanmış!
  
  herkese gıcık oluyorum, hepsi bir ayrı sinir. boynuzlu adnan, salak aşık nihal, kendini harcayarak gözümde hiç de iyi kalpli olmayan umutsuz lover beşir, sadakati sinirime dokunan o bahçıvan amca, ketumluktan ölen botokslu matmazel, mıy mıy peyker...
  bihteri geçti toplamda bu cümle dizi alemi kıllıkta. bravo yani!!
• bir neslin yalan rüzgarı ve cesur ve güzel ile alıştığı sarmal ilişkiler yumağı konseptini başarılı bir şekilde devam ettiren dizidir.
• geçen hafta kafa izninde olduğum için yazamamıştım şimdi özetini görünce aklıma geldi.
  yata binerken ayakkabılarını mı çıkardılar yoksa bana mı öyle geldi? hiç yatım olmadığı için bilemiyorum tabi yata nasıl binilir.
  bir de bunca zaman oldu bihter'in bir tane bile arkadaşını görmedik. hadi yurtdışında okudu üniversite arkadaşları yoktur diyelim ama hiç mi sosyeteden falan arkadaşı olmaz insanın ya. arsen hanım denen yaşam formunun bile italyadan ordan burdan arkadaşları gelmişti vakt-i zamanında. bihterin bir tek tane arkadaşı yok, lafı bile geçmedi bugüne kadar.
  e tabi işin gücün arkadaşın olmazsa kocanın yeğenine sarman normal. bir tek ev ahalisini görüyorsun çünkü, tek sosyal çevren o.
• --- spoiler ---
  
  matmazelle behlülün cd kavgasını dizinin gelmiş geçmiş en komik sahnesi ilan ediyorum. "benim o!" "hayır benim!" kavgasından sonrasında "sen bana seninkini göster ben de sana benimkini" muhabbetinin başlamasını bekledim, senaristler orayı atlamışlar herhalde.
  
  --- spoiler ---
• matmazel bu bolum ile siddet uygulamaya baslamistir ilk defa. behlul'un arabasina nasil vurdu, nasil kolundan tutup cevirdi behlul'u.. valla korkulur bu kadindan..