• yeni de bir moda türedi; "transfer yapılmıyor diye eleştiren taraftarlarsınız". bunu söyleyen galatasaraylılar, yıllardır dalga geçtikleri aziz yıldırım'ın "top çizgiyi geçmedi diye bizim suçumuz mu oluyorrre?" retoriğinin bir santim altındalar işte. keza aynı şekilde savunular; ileride çok dualar edilecek, stadlar yapıldı tesisler yapıldı, rivalar falan satılıyor, şirket birleşiyor sportif başarı da olmayagörsün aynı cümle kalıplarıyla yine çok eleştirilen, dalga geçilen aziz yıldırım'ın işler sıkıştığı zaman fbtv'de, fenerbahçe dergisi'nde, hiç olmadı özel kalem müdürü alaattin metin vasıtası ile söylediği şeyler. 10 yıldır bu masala inanan fenerbahçelilerle dalga geçeceksin, onları eleştireceksin, sonra sen aynısını yapacaksın. üstelik büyük bir yanılgıyla.

    stad yapılıyor, riva satılıyor, şirket birleşmesi gerçekleşiyor=büyük başkan adnan polat denklemi kuranlara soruyorum. allah'ın her günü küfredilen, bela okunan, şu dünyadan ayrıldığında bile kendisine rahmet dilenmeyen özhan canaydın değil miydi o stadı yapan? özhan canaydın değil miydi riva projesini genel kurulda tüm muhalefete rağmen savunan? özhan canaydın değil miydi temettüleri ödememeye karar verip şirket birleşmesinin gerçekleşeceğini söyleyen? adnan polat'ın vizyonu, adnan polat'ın bu olaylardaki müdahilliğini biri çıksın bana anlatsın. stad konusunda binlerce sorun çıktı ışın çelebi uğraştı, ha keza riva konusunda ışın çelebi'nin telkinleri olmasaydı üç kuruşa elli defa satılmıştı. ortada adnan polat'a ait, adnan polat'a özel bir kazanım da yok yani. tarihin sayfalarında bu işlerin temelini atan, kazmayı vuran adam "galatasaray tarihinin en kötü başkanı" olarak anılacakken adnan polat "dua edilecek başkan" olacak öyle mi? adnan polat'ın maaşlı pr elemanı melih abinizin tarih kitaplarında böyle olabilir ama zihninde mum ışığı bulunan bir galatasaraylı gerçekleri görecektir, görmeye başlamıştır.

    deniyor ki, futbol harici diğer branşlarda çok önemli takviyeler yapılıyor. hangi branş? furkan aldemir'i 1 ay kovalayıp alamayan erkek basketbol şubesi mi? taurasi'yi getirmiş fenerbahçe karşısında bu sene de yine nal toplayacak kadın basketbol şubesi mi? branşında dünyanın en büyük takımı olma muvaffakiyetini göstermesine rağmen hala sözleşmeleri yapılmayan engelli basketbol şubesi mi?

    galatasaray bir spor kulübüdür. bir moda markası değildir, bir inşaat firması da değildir. yeni ve renkli formalar, özhan canaydın döneminde harekete geçirilen önemli gayri-menkul projeleri, gsyiad sayesinde yapılan tesisler ve buna benzer hiç bir aktivite adnan polat'ın bir kulüp başkanı, galatasaray kulübü başkanı olarak hanesine artı olarak eklenmemiştir, eklenemez, eklenebilemez. sen basketbolda küme düşmemeye oynuyorsan, üç dört yıl önce domine ettiğin branşlarda artık yoklardaysan, yıllardır esas hedefimiz denilen şampiyonlar ligi'ne katılamıyorsan, üçüncülük beşincilik gibi sonuçlar almışken tek suçlu olarak her zaman hocaları seçip tam 5 tane hocayı toprağa gömmene rağmen orada durabiliyorsan başarısızsındır.

    şu an galatasaraylıların adnan polat'ı eleştirmesi de bu başarısızlığa tahammül ettirilmeye çalışılmasından kaynaklanıyor. galatasaray her branşta şampiyonluğa oynayan, buna alışmış bir kulüptür. ve adnan polat bu kadrolarla hiç bir branşta şampiyon olamayacağını çok ama çok iyi biliyor. özellikle futbol branşında beşiktaş'ın transferleri, fenerbahçe'nin dengeli kadro kurma çabaları, trabzonspor'un kusursuza yakın sistemi sayesinde galatasaray'ın şu durumda şampiyon olması hayal. durum buyken adnan polat ne yapıyor? bloglardaki, twitterdaki pr'cılarına rosicky diyor, ledesma diyor, misimovic diyor. tıpkı geçen sene melih abiniz ile yaptığı gibi. her hafta farklı bir isim, her hafta farklı isme düzülen farklı methiyeler, farklı hayaller. ve bu şekilde başarısızlığının gazını alıyor. günlerdir "her an transfer olabilir :dddd" diyor, "5 transfer yapacağuk, 1'i kewell, 2 tane pino ve cana, 1 tane alacağız, 1 tane de bonus sayın yaww" diyor. ilk önce "taraftar istedi diye transfer yapmayacağız" derken, dün yaptığı açıklamada "taraftarın istediği oyuncuları alacağız" diyor. ne yaptığını kendisi bile bilmiyor.

    biz de hiç bir şey bilmiyoruz.
    bu kulüp bu sene sadece sponsorluklardan 125 milyon dolara yakın gelir elde etmiş, oyuncu satışı ile 25 milyon euroya yakın, henüz açılmayan aslantepe'nin localarının geliri 75 milyon dolar. şirket birleşmesi için bankalardan 70 milyon dolar kredi alınmış.
    şirket birleşmesi için harcanan para 50 milyon dolar, futbolcu transferi için harcanan para 5-6 milyon dolar. geriye korkunç bir rakam kalıyor, bu paranın akibeti hakkında kimsenin bir şey bildiği yok. adnan polat işte bu belirsizliği kaldırmak için sanıyorum dünyada hiç bir kulübün sikine takmadığı bir 2012 kriteri uydurdu. barcelona "öyle böyle 700 milyon dolar borcumuz var ama her sene 50 milyon euro harcıycaz arkadaş" diyor. manchester city gidiyor yılda 140 milyon euroluk transfer yapıyor. adnan polat sanıyor ki bu mali tablolarla fenerbahçe'yi, beşiktaş'ı avrupa kupalarına almayacaklar, lisans vermeyecekler, sonra biz de ona "vay be, atatürk gibi ileri görüşlü, kara yağız delikanlım nasıl da sezmiş tehlikeyi" diyeceğiz. fifa çünkü siktiriboktan bir mali tablo uğruna milyonlarca taraftarı bulunan, milyonlarca izlek/rating/para denkleminden vazgeçebilecek. bunu kimse göremiyor, bir adnan polat görüyor, bir o doğru adım atıyor. hakikaten süper bir başkan, bir tek düzenli olarak istifa edip geri dönmeleri kaldı. onu da yaparsa tam olacak, kusursuzluğa erecek.
  • muhakkak ki iyi işler yapmaya çalışıyor. muhakkak ki o da galatasaray tarihine girmek istiyor ve bunun için uğraşıyor. düşününce; tutarsa fena olur bu iş dediğimiz şeyler de yapıyor. ama eminim o da biliyor ki, 2 yılda bir şampiyonluk gelmezse kendisi hiçbir zaman arzu ettiği gibi hatırlanmayacak.
  • zumaya teknesiyle gelip şov yapmayı iyi biliyor ama iş yöneticiliğe gelince sınıfta kalıyor.
  • yaptığı tek bir tane doğru işini söyleyin bana, eleştirmeyeceğim. çok ciddi söylüyorum. yaptığı tek bir tane tutarlı eylem yok, söylediği bir tane tutarlı söz yok.

    bir hiç uğruna durduk yere gıcık kaptı gerets'in ipini çekti, takım şampiyonluğa oynuyordu ve daha 2 ay önce sözleşme yenileyen gerets'i "noluyoruz amk" kafasına sokup takımın ahenginin içine etti.
    kendi bildiğini yapma uğruna kalli'yi getirdi, onu da hiç bir somut gerekçe olmadan kovdu. ardından aynı sistemi devam ettireyim diye skibbe'yi getirdi, adam forvet olmadan, kalede aykut'la steau bükreş'e yenildi diye daha o an kafasında bitirdi. onu da postaladı.
    sonra gitti rijkaard'ı getirdi, baktı yine işler istediği gibi gitmiyor onu da yazılı basındaki, net alemindeki pr'cılarına yem etmeye başladı.

    sanıyorum 25 defa "federasyonla çok iyiyiz, hakemler felan aramız pırlanta gibi" dedikten sonra sezon sonları "hakemlerimiz başarısız, sertliğe müsaade gösteriyorlar, federasyon bu işe bir şey yapması lazım" diye lafından döndü. her sene 50 tane sakat verdi, 50 tane sakat verilmesini zuhurat baba'ya gitmemize bağlamış olsa gerek 3 yıldan sonra yeni değiştiriyor sağlık ekibini; o da ankaragücü yönetiminin işbilmezliği yüzünden. ankaragücü yönetimi sağlık ekibinin paralarını ödemiş olsa o adamlar galatasaray'a gelmeyecekler. geldiler de bir şey değişmedi ya; sabri'nin kılı dönüyor, cana'nın tüyü sararıyor diye yine sakatlık furyası devam edegeldi, pino sakat ve sakatlık raporunda ismi 8 gündür geçmiyor bile.

    scout ekibi kuruluyormuş. bizim fm'ci romantik galatasaraylılar yine damgayı vurdular "işte adnan polat vizyonu" diye. bu adamların yazdığı 3 paragrafran 2'si "yea abi scout ekibi kuracaksın ucuz oyuncuyu bulacaksın, sen satacaksın, işte lyon işte metalizkarkiv" olduğu için şimdi scout ekibinin kurulmasıyla lyon'laşacaklarını sanıyorlar. daha 2 hafta önce prekazi televizyon ekranında galatasaray'a oyuncu önerdiğini, oyuncunun kasetlerini bizzat kendisinin hazırladığını ve bunu yönetimle teknik heyete gönderdiğini söyledi. ne oldu o oyuncu? hiç bir şey olmadı, 3 kuruş için almadılar tabii ki. ne olacak scout ekibi kurulunca, döner ekmek mi verecekler o oyuncuyu satın almak için. manchester united ronaldo'yu scout ettiği zaman ne kadar vermiş, arsene wenger henry'yi scout ettiği zaman ne kadar transfer ücreti vermiş, bundan habersiz bir şekilde konuşuluyor. galatasaray kaç tane oyuncu kaptırdı fenerbahçe'ye? gökhan gönül'ü ilk galatasaray keşfetmişken fenerbahçe'ye 100bin dolar için kaptırmamış mıydı? özer hurmacı için ankaraspor'la sözleşme imzalanmış ama ödenmesi gereken 200-250bin dolar ve gönderilecek oyuncuda anlaşılmadığı için o transfer yatmamış mıydı? 1995 yılında bu takıma gana'dan stephan appiah diye bir adam geldi. çok iyi hatırlarım düz siyah, üstüne sarı kırmızı adidas yazan eşofmanlarımız vardı o dönem de, bu eşofmanlarla dolaşırdı ganalılar bütün gün. sultanahmet köftecisinde rastlamıştım, 6 kişi falandılar. ardından aynı adama parma'da, fenerbahçe'de rastladım. işte galatasaray'ın scouting anlayışı bu. hala scouting'den medet uman varsa bunları göz önünde bulundursun.

    galatasaray'ın başkanı olması, başarısızlığına tahammül etmemiz anlamına gelmez. bilhassa kendisi bu başarısızlığın farkındaysa, ve bu başarısızlığı düzeltecek imkanlara sahipse, işte o zaman durum daha da vahim bir hal alıyor. 3 kuruş için elden kaçırdığı kaç tane oyuncu var galatasaray'ın bu sene. artık bırak fenerbahçelileri, beşiktaşlıları galatasaraylıların kendisi bile galatasaray'la dalga geçer hale geldi bu çingene pazarlıkları yüzünden. 1-2 milyon cepte kalacak diye kaybedeceği prestij ve sezon sonu pozisyon ile nereye geleceğini umursamıyor. işin arka planını bilmeyenler de saygıdan, teveccüden bahsediyor. halbuki bu işleri yapması gereken adam arda'yla karşılıklı tavla oynar, pişpirik atarken görevlendirdiği adamlarla transfer yapmaya çalışıyor, o görevlendirdiği adamlar da işin kaymağını yiyip oyuncuya verilmemesi için kırk takla atılan 1-2 milyon doları komisyon olarak istiyor.

    hakikaten çok sanslı bir insan olduğunu düşünüyorum. elle tutulur hiç bir doğru şey yapmadan "büyük insan" olmak herkesin harcı değil. düşün ki evinde oturuyorsun ve tek yaptığın izdivaç izlemek, birden binlerce onbinlerce insan "büyük rafet" diyorlar senin için, "çok büyük adam vesselam, çok saygı değer bir insan doğrusu". ne yaparsın? ne yapacaksın, mal gibi izdivaç izlemeye devam edersin, nasıl olsa kerizleri bulmuşum diye de düşünmen çok olası.
  • (bkz: #20062167)
  • - nasıldı transfer döneminiz?
    + 10 numara. evet.
    - kolaydı yani?
    + tabi ya, çalıştım. gerekeni yaptım. sattım. keita'yı sattım sadece. attım kasaya. sözleşmesi bitenler bedava, bedava ya. alıyorum, niye para veriyim? kewell karşıma çıktı, yeni transfer diye yutturdum. bu kadar.
    - geçmiş olsun.
    + teşekkür ederim.
  • her ne munasebetleri varsa adnan sezgin'i göndermemek adına haldun üstünel'in başını yiyebilmiş, sattıkları onca adamdan sonra transfer yapmayarak kulübü giderek küçülten zat-ı muhterem. taraftarı misimoviç filan diye oyalayıp hiç bir halt yapmayacaklar. çaktırmadan ekonomi yapıyorlar. mehmet'ten, keita'dan aldıkları paralarla takımı küçültüyorlar. galatasaray'ı nereden alıp nerelere getirdiler... takım başaltı takımlara bile mukabele edemiyor. sıradan bir orta sıra takımı haline geldi. ne avrupa ufku kaldı, ne şampiyonluk özlemi... zavallı taraftarlar... daha kaç sezon daha bu takımdan medet umacak!.... takıma avrupa'nın sakat futbolcularını getirip rehabilite ediyorlar. sakata getirdiler takımı...
  • transfer dönemi 1 eylülde bitiyor. içi rahat olsun. biz gerizekalıyız nasıl olsa bekleriz.

    değil mi adnan?

    yavaş yavaş yapın transferlerinizi.
  • 22 ağustos 2010 galatasaray bursaspor maçı sonucunda kendisine birşey sormak istediğim galatasaray başkanıdır. sorum da şudur : adnan bey, tamam bir sürü futbolcu sattınız, hatta o kadar çok futbolcu sattınız ki takımı bile sattığınızı düşünmekteyim. aldığınız oyuncular ise gidenler kadar bile iyi değiller. beceriksiz olduğunuzu hiç zannetmiyorum. peki bizi orta sıralarda mücadele eden bir anadolu takımına çevirmeyi neden bu kadar çok istiyorsunuz?
  • takımı çürük çarık bir ton futbolcuyla doldurup kaliteyi 3 kat aşağıya çekmesinin, en değerli futbolcuları pazarlamaya çalışırken koca transfer sezonunda avcunu yalamasının bedelini ağır ödeyecektir. ödemelidir.
hesabın var mı? giriş yap