• vulpius var vulpius var.

    ama akla gelen ilk ikisi christiane vulpius ile melchior vulpius

    ikincisi 1570-1615 yillari arasinda ya$ami$ alman kompozitor.

    ilki ise goethe'nin 1788'te weimar'da tani$ip kokla$ip birlikte ya$amaya ba$layarak 1806'da evlendigi, kendisinden ancak biri hayatta kalabilen be$ cocuk yaptigi hatun ki$i.
  • latince'de kurt anlamına gelen kelime.

    kaynak için (bkz: der steppenwolf)
  • yeni bir sekizinci nesil yazar, hoşgelmiş.
  • 50 yıl önce var olmamış, 50 yıl sonra da var olmayacak olan; devasa zaman-mekan içinde küçücük bir saman alevi.
  • sağlam yazar, severek izliyoruz.
  • şimdi bir yazarın mahlasının altına neden yazı yazılır?
    neticede herhangi bir sözlük (sanal veya taşbaskı) tanımlara dayalıdır, sonra çıkarsamalara ve açıklamalara. bunlar kişiseldirler çok büyük oranda. işte bu da böyle.
    vulpius hakkında, kafamda bulunan tanım veya verebileceğim bir örnek var elbette.

    peki bu tanımı diğer tanımlardan özge kılan nedir?
    düşünmedim ama, en azından şunu biliyorum ki, tanımlar iyidir! yani evet, tanımlar iyidir,
    üretimin sonucudurlar, dolayısıyla haysiyettirler.
    diyebilirim ki, vulpius üretebilmenin haysiyetine inanmaktadır, çünkü haysiyetle üretiyor! budur!
    evet ! evet ! evet!

    aklımda vereceğim tanım şudur ki, vulpius; nefis yazılarıyla bambaşka bir bilginin varlığına kapı aralıyor bana, öğreniyorum mütemadiyen.
    ama tabii ki uzun soluklu bir süreç bu, ağır ağır işleyen bir süreç,
    merdivenlerden ağır ama emin adımlarla çıkmak gibi.
    o emniyet de vulpius’un yazılarının verdiği emniyettir, içerikten kaynağını alır ama sadece bu değil, üslub!

    üç vakte kadar dinlenme seanslarımda yazılarını özümek için oturup,
    sükunetle (elde edebilirsem sükuneti) okuyacağım değerli yazıların sahibidir.
    opera’nın rss estetiği sağolsun, vulpius’un klavyesi de.
  • daha ilk entrysiyle bile (bkz: #11320965) adımlarını emin atmış sağlam yazar. ha bir de dokunmaya bile ürktüğüm gödel, escher, bach'ı da sanırım elden geçirmiş ki aç gözünü seyret tekrarı yok bunun dememek elde değil...
  • 64 kare ve o anasir i erbaa da erbap . dusunmeye mecbur kiliyor .....
  • (bkz: vulpix) ` : lutfen benden nefret etmeyin`
  • tekrarlar önemlidirler, bir şeyin üzerinde tekrar durmaya, ama daha çok vurguya yararlar. bu açıdan bir şeye vurgu yapmak istiyorsak, buna ihtiyacımız var demektir.

    bunu eğer photoshop cs3 ile örnekleyecek olsaydık, herhangi bir imajın üzerine eklediğimiz adjustment layer ile filtre uygularız ve buna photo filter deriz. bu filtrenin uygulanacak density oranının % 25 olması imaj açısından sağlıklıdır ve bunun için bir renk seçeriz. bu renk, # 2c3032 kodunu taşır. ancak, bir başka filtre gereklidir bir başka renkte, yani sonsuz olan renkler içerisinden bir başka renk. işte bu bir tekrardır ancak içeriği başkadır.

    vurgulamak istediğim, vulpius’un yazını, yani elimizde başka ne var ki? ancak, epeyce yeterli bir şeydir bu. bir yerden sonra yazı kendisini belli eder, bu açıdan kendi kendisine sebep teşkil eder; causa sui.

    bu adam hakikaten yazıyor, hiçbir şeye bulaşmadan hem de. takdire şâyan derecede hem de. bunu takdir edecek kadar yetkin olmadığımı biliyorum ancak diyebilirim ki, vulpius yazıları okunur, yepisyeni ufukların sahibidir kendisi. sözlüğe, gerçekten iyi ki yolu düşmüş.

    bak ne güzel bir silsile:

    (bkz: mesajlar evreni/@vulpius)
hesabın var mı? giriş yap